Til Koçer artık açılmalı

Sînem Mihemed

Sînem Mihemed

  • Rusya ve Çin, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından Suriye’ye gönderilen sınır ötesi uluslararası yardımlara imkan tanıyan mekanizmayı 9 Temmuz 2021’de veto etti. Türk devleti ve çetelerinin kontrolündeki Bab El Hewa Sınır Kapısı açık tutulurken, Özerk Yönetim’e açılan Til Koçer Sınır Kapısı kapalı kaldı. Rusya ve Çin’in vetosuna takılan kararın süresi, 10 Ocak 2022 sona eriyor. 

Kararın yeniden gözden geçirilmesi için BM Güvenlik Konseyi’nin bir toplantı gerçekleşmesi bekleniyor. Uzatma kararı öncesinde İrlanda ve Norveç, Rusya’nın tutumunu kabul etmek zorunda kaldı ve bu mekanizmayla ilgili olarak daha önce Konsey’e sunulan taslağı değiştirdi. Bu taslağın temel biçimine göre; Suriye ile Türkiye arasındaki Bab El-Hewa Sınır Kapısı’ndan yardım geçiş mekanizması genişletilmeli. Söz konusu mekanizmaya göre Irak ile Suriye arasında bulunan Til Koçer Sınır Kapısı’nın da açılması gerekiyor. Rusya’nın baskıları sonucu taslaklarında değişikliğe giden Norveç ve İrlanda, Til Koçer Sınır Kapısı’nı taslaktan çıkardı.

Uluslararası İlişkiler Danışmanı Mereh El Biqaî, BM’nin Suriye’de kimin kontrolünde olduğuna bakılmaksızın tüm sınır kapılarını açtırması gerektiğini söyledi. Mereh El Biqaî, bir kapının kapalı tutulup diğerlerinin açılmasının garip bir durum olduğunu vurguladı. ANHA’ya konuşan Mereh El Biqaî, “Bütün sınır kapılarının açık kalması için BM’nin ağırlığını koyması gerekirdi. Hepimiz Şam hükümetine ulaşan insani yardımların diğer bölgelere ulaşmadığını çok iyi biliyoruz. Şam hükümetinin eline ulaşan yardımlar belli bölgelere dağıtılıyor. Til Koçer dahil olmak üzere tüm kapılar bir an önce açılmalı ve ihtiyaç sahibi herkese yardımlar ulaşmalıdır. Özellikle salgınının yaşandığı bir dönemde halkın insani yardımlara büyük bir ihtiyacı var” dedi.

Uluslararası İlişkiler Danışmanı Mereh El Biqaî

BM Güvenlik Konseyi, 2014’te Suriye’ye yapılacak insani yardımların sınır kapıları üzerinden gönderilmesi kararını aldı. Yardımlar Irak ve Ürdün üzerinden Suriye’ye gönderiliyordu. Bu çalışma 2020’de durduruldu. BM’de veto hakkı bulunan Rusya ve Çin bu haklarını kullanarak yardımların belli kapılardan gönderilmesine neden oldu. Til Koçer Sınır Kapısı’ndan yardımların geçmesini engelleyen Rusya, Türk devletinin kontrolündeki çetelerin elinde bulunan Bab El Hewa Sınır Kapısı üzerinden yardımların gitmesine izin veriyor. Til Koçer Sınır Kapısı’nın kapalı olması 5 milyon insanın yaşadığı Özerk Yönetim bölgelerinde yaşamı olumsuz etkiliyor. Özerk Yönetim bölgelerinde bir milyona yakın göçmen ve mülteci de bulunuyor. Til Koçer Sınır Kapısı’nın kapalı olmasının büyük tehlikelere gebe olduğunu ifade eden Mereh El Biqaî, şunları söyledi: “Sağlık konusunda ciddi sorunlar yaşanıyor bölgede. Birçok temizlik ürünü temin edilemiyor. Özellikle uygulanan ambargo nedeniyle kamplarda ciddi sorunlar yaşanıyor. Kış koşullarında birçok insan ısınamıyor. Bunlar ciddi tehditlerdir. Rusya’nın bu veto ile siyasi amaçları var. ABD Temsilcisi Sayın Linda Thomas Greenfield Suriye’deki sınır kapılarını ziyaret ederek Til Koçer Sınır Kapısı’nın da açılması gerektiğini söyledi. Rusya elbette bu kararla ABD’ye baskı kurmak istiyor. ABD’nin tavizler vererek Cenevre’deki görüşmelere katılmasını sağlamaya çalışıyor.”

Til Koçer Sınır Kapısı’nın kapatılmasının Rusya’nın uzun vadeli planlarının bir parçası olduğunun altını çizen Mereh El Biqaî, “ABD’yi bölgeden çıkarmak istiyor. ABD’nin Fırat’ın doğusunda desteklediği güçler DAİŞ’e karşı büyük zafer elde etti. Bu durum Rusya’nın endişelerini arttırıyor. Rusya müttefik olmasına rağmen Türkiye ve İran’ı da Suriye’den çıkarmak istiyor. Tek başına Suriye’de siyasi egemenliğini kurmak ve kendi projelerini hayata geçirmeye çalışıyor. Beşar Esad’ın zayıflığını fırsata çeviren Rusya, tarihi emellerine kavuşmak için her türlü yolu deniyor. Bu amaçlarına kavuşmasına hiç olmadığı kadar da yakın duruyor” dedi.

BM’nin Til Koçer Sınır Kapısı’nı açamaması BM’nin kuruluş amacından uzaklaştığını ve oldukça zayıfladığını gösteriyor. BM küresel güçlerin birbirini kontrol etmeye çalıştığı bir sahneye dönüşmüş durumda. BM’nin misyonuna ilişkin olarak Mereh El Biqaî, şunları dile getirdi: “BM önüne çıkan engelleri artık aşabilmelidir. 2254 sayılı kararını hayata geçirmek için adım atmalıdır. BM’nin tarihi kara lekelerle doludur. Til Koçer Kapısı’nın kapatılması kararı da bu kara lekelerden biri olarak duruyor. Rusya dahil olmak üzere dünyadaki bir çok devletin onayladığı bir mekanizmanın önünün tıkanması BM’yi alternatifsiz bırakmamalıdır. Bu durumu kulak ardı etmek artık çözüm değil. Suriye’de siyasi çözümün sağlanması gerekiyor.” 

Demokratik Suriye Meclisi (MSD) Washington Temsilcisi Sînem Mihemed, konuya ilişkin olarak yaptığı değerlendirmelerde, “Önümüzdeki günlerde BM Güvenlik Konseyi yeniden toplanarak Suriye’ye insani yardımların ulaştırılması mekanizmasını yeniden görüşecek. Bab El Hewa Sınır Kapısı’nın açılması ABD ve Rusya’nın anlaşmasıyla sağlanmıştı. Kuzey-Doğu Suriye’de sınır kapılarının kapalı olmasından dolayı ciddi sorunlar yaşanıyor. İnsanlar yoksullaştı. Temel ihtiyaçlarını temin edemez hale geldiler. Öte yandan Özerk Yönetim’in ihtiyaçlarını karşıladığı kamplarda milyonlarca insan var. Yardımların ulaşmamasından bu insanlar olumsuz etkileniyor” şeklinde konuştu.

Kuzey-Doğu Suriye’de 5 milyon insanın yaşadığını hatırlatan Sinem Mihemed, “Kapıların açılması bu insanları ekonomik olarak çok rahatlatacaktır. Sınır kapılarından gelen yardımlar insani bir konudur ancak uluslararası alanda siyasi bir kart olarak kullanılıyor. İnsani durumların siyasi çıkar için kullanılması doğru bir davranış değil. Herkese çağrımız Til Koçer Sınır Kapısı dahil olmak üzere Suriye’ye açılan sınır kapılarının insani yardımlara yeniden açılmasıdır. Bu insanların bir suçu yok. Bu şekilde masum insanlar cezalandırılıyor. Suriye’deki kamplarda yüz binlerce DAİŞ çetesi var. Buralarda DAİŞ tehlikesi devam ediyor. Uluslararası kamuoyu bunları unutmamalıdır” dedi.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.