Türkiye DAİŞ'le çalışıyor

Foza Yûsif

Foza Yûsif

  • PYD Başkanlık Komitesi üyesi Foza Yûsif: DAİŞ ve MİT ortak çalışıyor. Türk devleti aktif olamadığı yerlerde DAİŞ'i devreye koyuyor. DAİŞ, Reqa, Dêrazor ve birçok yerde aktifleşti.
  • Til Hemis, Til Berak gibi bölgelerde DAİŞ hücrelerini aktifleştirdi. Türkiye ve DAİŞ paralel operasyonlar yapıyor. Türk devleti yukarıdan, DAİŞ de gizli hücreleriyle.

PYD Başkanlık Komitesi Üyesi Foza Yûsif, Türk hükümetinin seçimler öncesi saldırı olasılığını hesaplayarak her alanda hazırlıklarını sürdürdüklerini söyledi.

Türk hükümeti, 19 Kasım 2022’de Kuzey-Doğu Suriye kentlerine yeni bir saldırısı başlattıktan sonra Moskova’da Suriye rejimi ile resmi temasa geçti. Rusya garantörlüğünde 28 Aralık 2022'de yapılan görüşmede Türk Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan, Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ve Suriye Savunma Bakanı Ali Mahmud Abbas bir araya geldi. Bu görüşmenin ardından Türkiye'nin bölgeye saldırıları arttı. Saldırılar sonrası DAİŞ'lerin bulunduğu cezaevleri ve kampların yer aldığı Reqa ve Dêrazor'da DAİŞ hareketliliği yaşandı. Türkiye'nin kontrolündeki Suriye kentlerinde görüşmelere dair tepkiler yükselirken, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad, “Türkiye işgal ettiği alanlardan çıkmadan görüşme olmaz" açıklaması yaptı. İki ülkenin dışişleri bakanlarının Rusya garantörlüğünde bir araya gelmesi beklenirken, QSD Genel Komutanı Mazlum Ebdî’den “Türkiye Şubat ayında karadan saldırabilir” açıklaması geldi. Demokratik Birlik Partisi (PYD) Başkanlık Komitesi Üyesi Foza Yûsif, bölgedeki gelişmeler ve olası saldırılara dair MA'dan Müjdat Can'a konuştu.

Paralel hareket ediyorlar

Türkiye'nin bölgeye dönük saldırılarının sürdüğünü belirten Yûsif, son dönemlerde Silahlı İnsansız Hava Aracı'yla (SİHA) bölge halkının ve bölgedeki araçların hedeflendiğini söyledi. Yûsif, "Türkiye'nin saldırılarının artmasıyla beraber DAİŞ de hareketlendi. Aldığımız bilgilere göre DAİŞ ve MİT arasında ortak çalışma var. Türkiye devleti aktif olamadığı yerlerde DAİŞ'i devreye koyuyor. Son dönemde Reqa, Dêrazor ve birçok yerde DAİŞ'in aktif olduğu ortadadır. Til Hemis, Til Berak gibi bölgelerde DAİŞ hücrelerini aktifleştirdi. Bu nedenle Türkiye ve DAİŞ paralel olarak operasyonlar yapıyor. Türk devleti yukardan, DAİŞ ise gizli hücrelerinden çıkarak bunu yapıyor" diye konuştu. 

Görüşmeler, Rusya'nın baskısıyla

Türkiye ve Suriye arasında Rusya garantörlüğünde 11 yıl sonra gerçekleşen görüşmelerin, Suriye hükümetinin isteğiyle olmadığını, Suriye hükümetinin Rusya baskısı altında katıldığını belirten Yûsif, Suriye'nin, Türk tarafının bu görüşmeleri seçim için yaptığını bildiğini söyledi. Yûsif, şöyle devam etti: "Erdoğan'ın işgal ettiği alanlardan çıkma niyeti yok. Ondan dolayı da Suriye hükümeti, bu görüşmeleri ağırdan alıyor. Rusya ise Ukrayna savaşı nedeniyle Türkiye'ye bağlı. Bu nedenle görüşmeleri aktifleştirip ilerletmek istiyor. Bence kolay kolay bu görüşmelerden sonuç çıkmaz. Türk devleti işgal ettiği alanlardan çıkmadığı müddetçe Şam hükümeti, Türkiye'nin şartlarını kolay kolay kabul etmez. Bu da başka konularda adım atmayacakları anlamına gelmez. Bizim fikrimize göre Rusya baskısıyla Suriye küçük adımlar atacaktır ama stratejik konularda işgal devam ettikçe Suriye hükümeti anlaşmalara katılmayacaktır." 

Özerk Yönetim'in duruşu net

Rusya'nın, rejimin bütün kurum ve güçleriyle Özerk Yönetim bölgesine dönmesini istediğini bunu da Türkiye'nin baskısıyla hedeflediğini belirten Yûsif, "Rusya, Özerk Yönetim'i Şam'a muhtaç etmek istiyor. Özerk Yönetim ve QSD'nin ise duruşu nettir; eğer kalıcı bir siyasi çözüm sağlanmazsa, bütün halkların hakları demokratik bir anayasayla garantiye alınmazsa Özerk Yönetim hiçbir uzlaşmayı kabul etmez" dedi.

Karadan saldırı olabilir

Türk devletinin olası karadan saldırı ihtimaline işaret eden Yûsif, şöyle devam etti: "Erdoğan şu an çok zor durumdadır. Bu seçimleri kazanabilmek için her şeyi yapabilir. Dolayısıyla saldırı, çok uzak bir ihtimal değil. Erdoğan’ın bir zafere ihtiyacı var. Buraya saldırdığı zaman milliyetçi kesimlerin desteğini kazanacağını düşünüyor. Elbette bu sefer gerçekleşebilecek bir savaş, ne Efrîn ne de Serêkanîyê savaşına benzeyecek. Bizim için her anlamda varlık yokluk savaşı olacaktır. Geri adım atılacak bir durum değildir. Herkesin ona göre hesaplarını yapması gerekiyor. Bizim de zaferden başka hiçbir yolumuz yok. Bu bizim için kader savaşına dönüşecektir. Buna böyle yaklaşıyoruz. Umut ediyoruz ki; kimse yanlış hesapların içine girmez."

Özerk yönetim hazır

Özerk Yönetim'in, askeri, siyasi, diplomasi, toplumsal, ekonomi olarak hazırlığını yaptığını; bütün olasılıkları göz önünde bulundurduğunu vurgulayan Yûsif, şunları ekledi: "Bütün saldırılara karşı koymaya hazırdır. Bunu halkın duruşunda görmek mümkün. Çoğu kişi bu saldırılarda halkın sınırlara doğru kaçacağını düşünüyordu fakat halk güçlü bir şekilde Özerk Yönetim'i sahiplendi ve bütün planları boşa çıkardı." MA/URFA

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.