YJK-E’den uyarı: Yasal haklarımızı kullanacağız

Kadın Haberleri —

.

.

  • Almanya Kürt Kadın Hareketi YJK-E, polisin Mainz ve Bremen derneğine yaptığı baskınları ve arkadaşları Emine Demir’e yapılan çıplak arama işkencesini yazılı bir açıklamayla kınadı. YJK-E, Emine Demir’e yapılan uygulamayı kabul etmediklerini ve yasal haklarını kullanacaklarını kaydetti.

Almanya’da Kürt derneklerinin basılması ve Kürtlerin kriminalize edilme çabası sürüyor. Geçtiğimiz hafta Almanya’nın Mainz ve Bremen kentlerinde polis Kürt derneklerini bastı.

6 Aralık Salı günü Almanya’nın Mainz kentinde Kürt derneği ve dernek yöneticilerin evi basıldı, telefonlarına el konuldu. 7 Aralık Çarşamba günü ise Bremen kentinde bulunan Brati Kürt Derneğine sabahın erken saatlerinde polislerce baskın yapıldı. Dernek binasında bulunan daireler de arandı. Aynı saatlerde dernek yöneticilerinin evleri de basıldı, telefonlar ve teknik bütün materyallere el konuldu.

Bremen’de yıllardır kadın çalışmalarında yer alan 58 yaşındaki 3 çocuk annesi Emine Demir’in de evini basan polis, Demir’e çıplak aramada bulunarak işkence etti.

Konuya ilişkin açıklama yapan Almanya Kürt Kadın Hareketi YJK-E derneklere yapılan baskınları kınayarak, Emine Demir’e yapılan uygulamayı kabul etmediklerini ve yasal haklarını kullanacaklarını kaydetti.

YJK-E açıklamasında şöyle dedi:

“O6 ve 07 Aralık tarihleri arasında Mainz ve Bremen’deki Kürt dernek ve kurum yöneticilerinin yerleşim yerlerine Türk polislerini aratmayacak bir uygulamayla sabaha doğru ev baskınları düzenlenmiştir. Yasal mevzuat ve Almanya dernekler  kanunlarına göre kurulan kurumlarımıza yönelik bu baskıları şiddetle kınıyor, özellikle baskınlar sırasında uzun süredir dernek yöneticiliği yapmış ve kadın meclisimizde halen aktif çalışan arkadaşımız Emine Demir'e yönelik çıplak arama uygulamasının kabul etmeyeceğimizi, bununla ilgili yasal işlemlerin başlatılacağını da buradan belirtmek istiyoruz.

Arkadaşımızın evinde yapılan ince aramadan sonra bir şey bulunmadığını gören polisler, 2 saat sonra üst arama bahanesiyle ailesinin yanından alınıp başka bir odaya götürülerek iradesi kırılmak istenmiştir. Çıplak aramanın kişi hak ve özgürlüklere yönelik bir müdahale olduğu ve yasalarla da güvence altına alınarak kişinin mahremiyeti ve utanma duygusunun hiçe sayılması anlamına gelmesi itibariyle kimin başına gelirse gelsin kabul edilemez bir davranış olduğunun altını bir kez daha çiziyoruz. 

Almanya'nın son 29 yıldır Kürt Halkına yönelik ötekileştirici ve baskıcı politikasının iflas etmeye yakın olduğu bir süreçte kriminalize etmedeki ısrarı kabul edilemez. Kürt halkına yönelik bu uygulamalardan bir an önce vazgeçilmesinin zamanı gelmiştir. 

Düşman hukuğunu aratmayan bu yönelimlere son verilerek, 30 yıllık bir yasağın analizini yaparak artık demokratik ve hukuksal bir anlamda Kürt halkı ile ilişkilenmesi gerekmektedir. Bunu da Türkiye’nin arka bahçesi olmasından ziyade, ekonomik ve devlet ilişkileri bir yana, daha çok kendi entegrasyon ve uyum politikaları çerçevesinde ele alarak halkların, kültürlerin zenginliği kapsamında dialog kanallarını açmasıyla mümkün olacaktır.”

HABER MERKEZİ

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.