Zîlan Kadın Festivali: İlk kez alanlarda

• Farklı etkinliklerle ilk kez açık alanda kutlanan Zîlan Kadın Festivali, büyük coşku ve kitlesel bir katılımla yoğun bir ilgi gördü.

 

NEJLA ARÎ /LONDRA

Britanya’da Kürt kadınlarının öncülüğünde gelenekselleşen ve bu yıl 20’ncisi düzenlenen Zîlan Kadın Festivali, iki günlük kapsamlı programıyla büyük bir coşku ve katılımla gerçekleştirildi. Festival, 14 Haziran Cumartesi günü Kürt Toplum Merkezi’nde düzenlenen “Kürt Kadın Mücadele Tarihi ve Demokratik Toplum” başlıklı panelle başladı; 15 Haziran Pazar günü ise ilk kez açık alanda, Londra’daki Bull Lane Parkı’nda kitlesel bir kutlamayla sona erdi. 

 Festivale yoğun ilgi

Zîlan Kadın Festivali, önceki yıllardan farklı olarak, geniş bir katılımla görünürlük kazandı. Etkinliğe yerel belediye meclis üyeleri, akademisyenler, uluslararası sivil toplum temsilcileri ve medya kuruluşları yoğun ilgi gösterdi. Festival, yalnızca Kürt toplumu için değil, aynı zamanda farklı etnik kimliklerden, toplumsal gruplardan kadınlar ve demokratik çevreler için de ortak bir buluşma alanına dönüştü.

 

 

Halklara ilham verdi

Festivalin ilk günü, Kürt Toplum Merkezi’nde düzenlenen panelle başladı. Etkinlikte siyasetçi Feleknas Uca, DEM Parti Amed Milletvekili Adalet Kaya ve Brezilyalı siyaset bilimci Letícia Gimenez sunum yaptı. Panel, Jiyan Kadın Meclisi’nin mesajıyla açıldı ve konuşmalarla devam etti. Milletvekili Adalet Kaya, Zîlan’ın direnişini 50 yıllık özgürlük mücadelesinin sembolü olarak nitelendirirken, “Zîlan yoldaş, anlamlı bir yaşamın ve büyük bir eylemin sahibi olmak istediğini söyleyerek halklara ilham verdi” dedi.

Rojava’ya saldırı ekokırımdır

Konuşmacılardan Letícia Gimenez, Rojava’daki kadın mücadelesinin ekolojik boyutuna dikkat çekti. Êfrîn’de zeytinliklerin yok edilmesi, su kaynaklarına yönelik saldırılar ve tarım alanlarının tahribatını sistematik bir “ekokırım” olarak tanımlayan Gimenez, Kadın Koruma Birlikleri’nde yer alan kadınların hikâyeleri üzerinden doğa ile özgürlük mücadelesi arasındaki ilişkiyi anlattı. Ayrıca, Jineoloji’nin kadın ve yaşam eksenli bir bilim olarak bu sürece nasıl yön verdiğini aktardı.

 

 

Kürt kadını artık savunmasız değil

Panelde konuşan Feleknas Uca, Kürt kadınlarının etnik, dini ve toplumsal cinsiyet temelli baskılara karşı geliştirdiği direnç mekanizmalarına dikkat çekti. “Zîlan, Sur, Şengal, Rojava ve Rojhilat direnişleri, bu mücadelenin zirvesidir” diyen Uca, Kürt kadınlarının örgütlü mücadeleyle yalnız ve savunmasız olmadığını ifade etti. 

 

 

Açık alanda ilk kutlama

Festivalin ikinci günü, Bull Lane Parkı’nda yüzlerce kişinin katılımıyla gerçekleşti. “Jin Jiyan Azadî ile Barışı ve Demokratik Toplumu İnşa Ediyoruz” şiarıyla düzenlenen etkinlik, Kürdistan şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başladı. Jiyan Kadın Meclisi’nden Rozerîn Mêrdîn, Zîlan’ın mücadelesinin demokratik toplum çağrısıyla buluştuğunu belirtti. Feleknas Uca ise, festivalin özgür koşullarda kutlanma hedefini vurgulayarak, “Bu mücadelenin nihai hedefi, Zîlan Kadın Festivali’ni Rebêr Apo ile birlikte özgür koşullarda kutlamaktır” ifadelerini kullandı.

Şarkılarla Zîlan’ın hikayesi

Kutlamada sahne alan sanatçılar Burcu Aytaç, Zeyno Durar, Gülseven Medar, Suna Alan ve Zîne Botan, Zîlan’ın hikâyesini şarkılarla sahneye taşıdı. Geleneksel kıyafetleriyle alanda renk cümbüşü oluşturan kadınlar, “Jin Jiyan Azadi”, “Şehid Namirin” ve “Biji Serok Apo” sloganlarıyla coşkuyu doruğa taşıdı. Davul-zurna eşliğinde çekilen halaylar, özgürlük ve mücadele ruhunu parkın dört bir yanına yaydı.