86 milyonun kazancına dönüşsün

Tülay Hatimoğulları
- Komisyon'un gecikmeksizin İmralı’ya gitmesini isteyen DEM Parti Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, “Sayın Öcalan’ın rolünü tam olarak oynayabilmesi, ortaya koyduğu iradenin 86 milyon yurttaşımızın ortak kazancına dönüşebilmesi herkesin talebi olmalıdır” dedi.
Barışın, basitçe anketlere, memnuniyet testlerine, belirsiz kamusal araştırmalara indirgenemeyeceğini; seçim hesaplarına kurban edilemeyeceğini kaydeden DEM Parti Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, şunun altını çizdi: "Barışın bir nabzı var, bir ritmi var ve bir zamanı var. Hiçbirini ıskalama lüksümüz yok."
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin dünkü Grup Toplantısı'nda konuştu. AİHM ve AYM kararlarının uygulanmasını ve tüm siyasi tutsakların serbest bırakılmasını isteyen Hatimoğulları, "Bir yılı aşkın süredir devam eden süreç, ikinci aşamaya geçmiş durumdadır. İkinci aşama, demokratik siyasetin zamanıdır. Bu dönem, örgütlü halk iradesinin, yerel yönetimlerin, sivil toplumun ve demokratik kamuoyunun aktif rol alabileceği bir dönemdir. Barış tohumu bu toprağa düştü. Tohumu toprağa gömdükten sonra ‘artık biter’ deyip çekip gidemeyiz. Barışın filizi kırılgandır. İhmal edilirse kurur, sulanmazsa solar. Toplumsal muhalefet ve demokratik güçler olarak bizlere düşen, bu filizin daha güçlü bir ağaca dönüşmesi için gereken emek, özveri ve kararlılığı daha fazla göstermektir. Bu dönemde daha fazla örgütlenmeli, barışın ve demokrasinin sözünü daha güçlü kurmalıyız. Biz örgütlenmezsek şayet, barış karşıtları örgütlenir; savaş örgütlenir ve nefret örgütlenir" dedi.
Barışa karşı çıkmak suçtur
Muhalefette barıştan yana olmayan bir kesimin, tarihi fırsatın önüne set çekenlerin, çatışma ve kutuplaşma ekonomisinden beslenenlerin, siyaseten barış karşıtlığından nemalanmak isteyenlerin varlığına dikkat çeken Hatimoğulları, "İktidar içinde iktidar adına açıktan barış karşıtlığı yapan manşetler görebiliyoruz. Bu, büyük bir utançtır. Barış korkusu yaşayanlar, savaşın devamından beslenenler, toplumsal yaraların derinleşmesinden medet umanlar, yüzyıllar geçse de tarih huzurunda ve halkların vicdanında kötülüğün timsali olarak anılacaktır. Barışa karşı çıkmak, gelecek nesillere karşı işlenmiş tarihi bir suçtur" şeklinde konuştu.
Seçim hesaplarıyla olmaz
Barışın, basitçe anketlere, memnuniyet testlerine, belirsiz kamusal araştırmalara indirgenemeyeceğini; kimi siyasi partilerin seçim hesaplarına kurban edilemeyeceğini kaydeden Hatimoğulları, şunları söyledi: "Barışın bir nabzı var, bir ritmi var ve bir zamanı var. Hiçbirini ıskalama lüksümüz yok. Devletin gittiği yere siyaset neden gitmesin? Siyaset kurumu böylesi tarihi bir meselede neden en aktif şekilde görev almasın ki? Bu süreç, ülkenin 100 yıllık geleceğini kazanma süreci ise siyaset izleyici olamaz. Sayın Öcalan’ın rolünü tam olarak oynayabilmesi, ortaya koyduğu iradenin 86 milyon yurttaşımızın ortak kazancına dönüşebilmesi herkesin talebi olmalı. Bu sadece bizim talebimiz değil, herkesin talebi olmalı. Komisyon'un Sayın Öcalan ile görüşmesi ve dinlemesi, bu süreci daha da hızlandıracak ve topluma çok daha güçlü bir güven verecektir. Ön yargılarla yol alınmaz ve alınamıyor. Bizler böylece toplumsal dokuyu hep birlikte onarabiliriz. Güvensizliği güvene, nefreti sevgiye böyle dönüştürebiliriz. Sözde değil, özde kardeşliği böyle tesis edebiliriz. Komisyon gecikmeksizin İmralı’ya gitmeli ve adada bu görüşmeyi gerçekleştirmelidir." ANKARA









