Almanya’da Alevilerin gündemi

• Öncelikle hatırlatalım… Almanya’daki hak kazanımı Alevilerden çok Türkiye’de iktidarın gündemini meşgul etti/ediyor. Zira iktidar kendi çatlağını Alevilere, Kürtlere, sosyalistlere, emekçilere... nefret dilini kusarak dolduruyor.

 

Bir süredir önemli bir gündem konusu: Almanya’da Alevilerin kazandığı kamu tüzel kişiliği hakkı.

Tabii kafalarda birçok soru var, dolayısıyla gündeme de yerleşen bir soru: Almanya bu hakkı verdi, Türkiye neden vermiyor? Alevi örgütleri bu sorular çerçevesinde tekrardan eşit yurttaşlık hak taleplerini de konuşuyor.

Öncelikle hatırlatalım… Almanya’daki hak kazanımı Alevilerden çok Türkiye’de iktidarın gündemini meşgul etti/ediyor. Zira iktidar kendi çatlağını Alevilere, Kürtlere, sosyalistlere, emekçilere... nefret dilini kusarak dolduruyor.

İnanç olarak tanınmayan Alevilerin hak kazanımı da “inançları istismar eden batı planları“, “ayrı bir din tanıma rezaleti“ gibi tanımlamalara maruz kalıyor. Ayrıca unutmayalım yüce devletin bölünmesi meselesi de var. Nitekim bu sözler iktidarın söz ustası Bahçeli tarafından dile getirilmişti. Yine Aydınlık gazetesi de meseleden uzak tutamamıştı kendini. Biraz daha geçmişe gittiğimizde Alevilik dersleri için “Alevi ve Sünni öğrencileri ayıracaklar”, “bölücülük yapıyorlar” yorumu yapılmıştı. Evet gerçekten de trajikomik.

 Bu ve benzeri değerlendirmeler bize acayip gelmemeli. Hatta oldukça normal karşılamamız gereken değerlendirmeler bunlar. Öyleki hak kavramından bihaber olan bir zihniyet var karşımızda, fikri neyse zikri de o olan bir zihniyet. Eziyet etmeyi marifet sayan, kanla beslenen, saldıran bir zihniyet.

***

Almanya’da (Avrupa’nın birçok ülkesinde olduğu gibi) Türkiye’de öteki olarak görülen halkların belli başlı hakları var.

Bunlardan biri mesela okullarda seçmeli ders olarak okutulan diller. Kürtçe bunlardan biri. Yine Türkiye’de yasal bir statüde tanınmayan Alevilere yönelikte belli başlı haklar var. Birçok eyalette öğrenciler isterlerse Alevi dersleri görebiliyor. Bu derslerin görülüp görülmemesi tamamen öğrencilerin talep ve ihtiyaçlarına göre belirleniyor.

Üniversitelerde Alevilik kürsüleri bulunuyor. Hamburg, Niedersachsen, Bremen, Reinland-Pfalz eyaletlerinde hak eşitliği anlaşmaları yapıldı. Son olarak NRW eyaletinde Alevilere kamu tüzel kişiliği verildi. Kiliseler hangi haklara sahiplerse, Aleviler de aynı haklara sahip oldular. Kulağa ne kadar olağanüstü geliyor, çünkü Türkiye’de bunun karşılığı yok. Üstelik Almanya Alevilere hak verdi diye hedef gösteriliyor, eleştiriliyor. Küfür ve hakaretlerden bahsetmeyelim.

Öncelikle söyleyelim bu önemli bir kazanım. Ortada bir hak kazanımı varsa destek olmak ve nasıl içini doldururuz, geliştiririz, topluma faydalı hale getiririz diye kafa yormak gerekir. Dolayısıyla sürekli iktidarın saldırısına hedef olan Alevilerin gündemlerine öncelikle neleri almaları gerektiği mücadeleye yön veren önemli bir öğe.

Almanya’dan yola çıkarsak... Alevilerin çalışmaları ve örgütlenmelerine yönelik bir kaç soruyu gündeme getirelim.

Birincisi kazanılmış hakların içeriği nasıl dolduruluyor. Mesela okullarda bazı yerlerde öğrenci yetersizliğinden dolayı dersler okutulmuyor. Derslerde sunulan müfredatlar yeterli mi? Nasıl daha da geliştirile bilinir?

 Cemevlerinde kazanılmış hakların içini doldurmak için nasıl çalışmalar yürütülüyor?

Aleviler kendi aralarında organik bağı kurup yeteri kadar örgütlenebiliyorlar mı?

Yeni bir jenerasyon var ve onların talepleri ne kadar yer buluyor, kulak veriliyor?

Almanya’da yaşayan Alevilerin çoğu nasıl haklara sahip olduğunu henüz tam olarak bilmiyor mesela. 

İkincisi, ki oldukça önemli bir konu: yapay gündemler.

Uzun bir süredir Alevilerin gündemine yapay gündemler taşındı: Alisiz Alevilik, dolayısıyla Aleviler İslam içi mi dışı mı tartışması.

Erdoğan’ın başlattığı bu tartışma Almanya’da hak kazanımları sözkonusu olduğunda kendini tekrarlıyor.

Tam da iktidara hizmet eden bir tartışma. Alevileri bir adım ileri götürecek bir sonuç çıkaramazsınız bu tartışmalardan.

Alevileri bir tanıma sığdırmaya çalışan, bir çerçeveye hapseden, asimile eden anlayışa en büyük hizmet bu gündemlerin temel gündem olarak Aleviler arasında tartıştırılmasıdır. 

Alevilerin kendi aralarında, sosyal medyada birbirini yıpratan tarzda vuku bulan tartışmaların da iktidara hizmet ettiğini/edeceğini hatırlatalım.