Annenin gözleri önünde işkence

  • Yüksekova’nın Mûşan mezrasında askerler tarafından işkence yapılarak çıplak bir şekilde operasyon bölgesine götürülen Davut Sarıtaş’ın annesi Diyan Sarıtaş, “Oğlumun çığlıklarını duydum” diyerek işkenceyi anlattı.

MAZLUM ENGİNDENİZ - MA/HAKKARİ

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde 27 Temmuz günü Yêkmala Jorê köyünde askeri aracın geçişi sırasında yaşanan patlamadan 3 gün sonra Memkava köyüne bağlı Mûşan mezrasına yapılan operasyonda, Davut Sarıtaş ve Abbas Kırmızıtaş gözaltına alındı. Gözaltına alınan iki kişi, darp edilerek, çıplak bir şekilde operasyon götürüldü. Ardından mahkemeye sevk edilen Sarıtaş ve Kırmızıtaş, 5 kişiyle birlikte tutuklandı. İşkenceye maruz kalan Davut Sarıtaş’ın annesi Diyan Sarıtaş, olay gününü anlattı. 

Seni de öldürürüz

Olayın yaşandığı sabah saat 03.00 sıralarında çok sayıda zırhlı aracın köye geldiğini söyleyen anne Sarıtaş, askerlerin kimsenin evden çıkmasına izin vermediğini belirtti. Sarıtaş, “Aradan birkaç saat geçtikten sonra saat 07.00 gibi evimize geldiler. Kapıya gelen askerler, ‘Davut Sarıtaş evde bulunan 3 kişiyle birlikte dışarı çıksın’ anonsu yaptı. Ben, oğlum ve iki torunum birlikte dışarı çıktık. Evden çıktığımız gibi oğlumun karnına birkaç asker silah doğrulttu, saçlarından tutarak dövmeye başladılar. Daha sonra oğlumu evin yanında bulunan ahıra götürdüler. Götürdükleri her yerde dövüyorlardı, oğlumun çığlık seslerini duyuyordum. O an bizi eve soktular. Pencereye çıkıp bakmak istedim ama izin vermediler. Dayanamayıp bağırarak oğlumun olduğu ahıra doğru gitmeye çalıştım ama iki asker önümü kesti. Askerler bana ‘Oraya gittiğin gibi seni öldürürüz’ dediler. Mecbur bekledim” diye anlattı. 

Çıplak şekilde operasyona götürdüler 

Ahırdan çıkarılan oğlunun kanlar içerisinde olduğunu dile getiren Sarıtaş, şöyle devam etti: “Evi arayan askerlere komutanlarının kim olduğunu sordum. Onunla konuşmam ve derdimi anlatmak istedim ama izin vermediler. Tekrar üzerime silah doğrulatarak, ‘Gidersen seni ve oğlunu öldürürüz’ dediler. Sonra oğlumu ahırdan çıkardılar, öyle bir dövmüşlerdi ki oğlum ve onunla birlikte gözaltına alınan Abbas Kırmızıtaş, yüzleri, gözleri ve kafaları kanlar içerisindeydi. Üzerlerinde don, atlet dışında hiçbir şey bırakmadılar. Çıplak bir şekilde köyde bulunan vadi ve yayalara operasyona götürdüler. Operasyona götürdüklerinde ne kadar dövdüler, nasıl işkenceler ettiler bilemiyoruz. Oğlumu saatler sonra kıyafetlerini giydirerek, kan, toz ve toprak içerisinde tekrar bir servise bindirip köye getirdiler.”

Kafasına silah dayadılar 

Olaydan saatler sonra oğlu Davut Sarıtaş ve Abbas Kırmızıtaş’ın karakola götürdüklerini öğrendiklerini belirten Sarıtaş, “Karakola götürdüklerinde, ne bizim ne de avukatların çocuklarımızı görmelerine izin vermediler. Allah bu zulmü kabul etmesin. Sadece adalet istiyorum. Askerler, birini tutukladıkları zaman ne kadar suçlu olursa olsun, bir annenin gözleri önünde evladının kafasını ve kolunu kırıp işkence edemezler. Yaşanan bu zulüm bitsin artık. Oğlumu, üzerinde sadece donla yanımızdan götürdüler. Devlet ne hakla oğlumun kafasına silah dayıyor. Allah bu zulmü kabul eder mi?” diye kaydetti. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.