AP: Öcalan’ın çağrısı tarihi fırsat, sorunu çözün

Dünya Haberleri —

İmralı heyeti/Abdullah Öcalan

İmralı heyeti/Abdullah Öcalan

  • AP, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın rolü ve Devlet Bahçeli’nin yaklaşımının "tarihi fırsat" olduğunu belirterek, Türk devletine Kürt sorununu çözme çağrısı yaptı. AP, Kürt Halk Önderi’nin 27 Şubat’ta yaptığı çağrının 40 yıllık savaşı sonlandıracak potansiyele sahip olduğuna işaret etti. 
  • Türk devletinin dış politikasını eleştiren AP; Kıbrıs’ta iki devletli çözüm önerisine "kabul edilemez" dedi ve Kıbrıs Cumhuriyeti tanınmadan Gümrük Birliği anlaşmasının güncellenmesinin imkânsız olduğunu söyledi. Ayrıca, Türk devletine Ermeni Soykırımı’nı tanıma çağrısı yaptı.

Avrupa Parlamentosu (AP), bu yılki Türkiye raporunda, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın rolünün ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yaklaşımlarının "önemli bir fırsat" yarattığını belirterek, TBMM öncülüğünde Kürt sorununun çözümüne yönelik kapsayıcı bir süreç başlatılması çağrısı yaptı.

"Abdullah Öcalan'ın, PKK'ye silah bırakarak ve kendini feshederek bir barış sürecine dâhil olmaya yönelik son çağrısı tarihi ve uzun zamandır beklenen bir adım olarak memnuniyet vericidir” diyen AP, çağrının 40 yıllık savaşı sonlandıracak potansiyele sahip olduğuna işaret etti.  

Raporun devamında şunlar kaydedildi: “Bu gelişmeleri kolaylaştırmak amacıyla MHP lideri Devlet Bahçeli tarafından başlatılan ve başka siyasi liderler tarafından da desteklenen yapıcı yaklaşım, DEM Parti'den bir heyetin İmralı Cezaevi’ni ziyaret etmesine izin verilmesi ve bu partinin diğer siyasi partilerle yürüttüğü geniş kapsamlı istişareler takdire şayandır. Bu önemli bir fırsattır ve arkasından, TBMM'nin öncü rolüyle, siyasi, sosyal, demokratik ve güvenlik boyutları dikkate alınarak Kürt sorununun barışçıl ve sürdürülebilir çözümüne yönelik kapsayıcı bir süreç başlatılmalıdır.”

Kürt sorunun çözümüne yönelik adımlarını olumlu gören AP, ayrıca devletin siyasi partileri ve muhalefeti sürekli hedef almasına dikkat çekti. Bu durumu "meşru bir siyasi rakibin yaklaşan seçimlerde aday olmasını engellemeye yönelik politik motivasyonlu hamleler" olarak değerlendiren AP, bu hamlelerle "ülkenin tam anlamıyla otoriter bir modele itildiğini" söyledi.

AİHM kararlarına mali yardım şartı

Türkiye'nin bir Avrupa Konseyi üyesi devlet olarak AİHM kararlarını yerine getirmek zorunda olduğunu hatırlatan AP, Osman Kavala, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ hakkındaki AİHM kararlarının uygulanmamasını ihlal saydı.  

Avrupa Komisyonu ve AB üyesi devletlerden, "Türkiye'nin AİHM kararlarını uygulaması için tüm diplomatik kanalları kullanmaları ve bu kararlara uyumu, Türkiye'ye sağlanacak mali yardımlar için bir ön koşul olarak değerlendirmelerini" istedi.

Katılım süreci ilerleyemiyor

AP, Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki katılım müzakerelerinin 2018'den bu yana fiilen durduğunu, iki taraf arasındaki uçurumun derinleştiğini vurguladı. Öte yandan, Türkiye'de mevcut siyasi ve hukuki koşullar nedeniyle sürecin ilerleyemediğini, katılım sürecinin "Kopenhag kriterlerine tam uyuma ve tüm AB üyesi devletlerle ilişkilerin normalleşmesine bağlı olduğunu" kaydetti.

Gümrük Birliği’ne Kıbrıs şerhi

AP, dijitalleşme, yeşil enerji politikaları için Yeşil Mutabakat uyumu, kamu alımları ve sürdürülebilir kalkınma taahhütleri gibi kapsamlı bir ortak çıkar alanını kapsayabilecek, her iki tarafın da ekonomik güvenliğine katkı sağlayacak şekilde genişletilmiş ve etkin ve verimli bir uyuşmazlık çözüm mekanizmasıyla donatılmış ileri derece bir gümrük birliğini desteklediğini belirtti. Ancak güncellenmiş gümrük birliğine onay verebilmesi için, böyle bir modernizasyonun "insan hakları ve temel özgürlükler, uluslararası hukuka saygı ve iyi komşuluk ilişkileri koşullarına bağlanması gerektiğini" not etti. Bu kapsamda Türkiye'nin Ankara Anlaşması Katma Protokolünü "istisnasız ve ayrımcılık yapmadan tüm üye devletlere genişletmesi gerektiğini" vurgulayarak, Kıbrıs Cumhuriyeti tanınmadan gümrük birliğinin güncellenmesinin imkansız olduğunu söyledi.

Dış politikaya sert eleştiri

Büyük ölçüde AP üyesi Yunan ve Kıbrıslı Rum parlamenterlerin girişimleri sonucu, raporda Kıbrıs sorununa geniş yer ayrıldı. BM çatısı altında 18-19 Mart 2025 tarihlerinde düzenlenen görüşmeler olumlu olarak değerlendirildi, adadaki soruna çözümün "tek uluslararası hukuki kişilik, tek egemenlik, tek vatandaşlık ve siyasi eşitlik temelinde iki toplumlu ve iki bölgeli bir federasyon" olduğu tekrarlandı. Türkiye'nin iki devletli çözüm önerisi ise "kabul edilemez" ifadesiyle reddedildi.

Ermeni Soykırımı’nı tanı

AP ayrıca Türkiye'nin, "AB dış politikasıyla uyumlu olmayan” dış politikasını da eleştirdi.  Ankara'nın, Mavi Vatan doktrini aracılığıyla Yunanistan ve Kıbrıs Cumhuriyeti'nin "egemenlik ve egemenlik haklarını ihlali",  AB'nin Rusya'ya yönelik yaptırımlarını uygulamaması, Ukrayna savaşının başlangıcından bu yana Rusya ile ticaretini arttırması, Akkuyu Nükleer Santrali'ni Rus Rosatom şirketine inşa ettirmesi, Rusya ile İstanbul'da gaz merkezi kurma projesi, Hamas'a "açık destek" vermesi ve BRICS+ üyeliğine başvurmasını örnek verdi. Erivan-Ankara ilişkilerinin normalleşmesini desteklediğini belirten AP, Ankara'ya bir kez daha Ermeni Soykırımı’nı tanıma çağrısı yaptı. BRÜKSEL

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.