• Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2026 bütçe giderlerinin 18 trilyon 929 milyar lira, bütçe gelirlerinin ise 16 trilyon 216 milyar lira olarak öngörüldüğünü söyledi.

Yılmaz, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Bağlama Töreni’nde yaptığı konuşmada, 2025’te ekonominin yüzde 3,3; 2026’da ise yüzde 3,8 oranında büyümesinin beklendiğini ileri sürdü. "OVP finansal istikrarı güçlendirmeyi, mali disiplini ve enflasyonu kalıcı olarak tek haneye indirip fiyat istikrarını sağlamayı amaçlamaktadır" diyen Yılmaz, 2026 yılı enflasyon hedefinin yüzde 16 olduğunu; aynı yıl için bütçe giderlerinin 18 trilyon 929 milyar lira, bütçe gelirlerinin ise 16 trilyon 216 milyar lira olarak öngörüldüğünü ifade etti.

Yılmaz, 2025'te işsizlik oranının yüzde 8,5’e düşmesini, 2026’da ise yüzde 8,4’e gerilemesini beklediklerini söyledi.

Yılmaz, daha önce 9,7 olarak açıkladıkları 2026 enflasyon hedefini yüzde 16 olarak açıkladı.

Yılmaz, 2026 yılı için ihracatın kesintisiz artışını sürdürerek 282 milyar dolara ulaşmasını hedeflediklerini belirtti.

Açık kadar savaş harcamaları

Yılmaz, "Savunma harcamalarında 1 trilyon 202 milyar lira, iç güvenlik için 953 milyar lira olmak üzere toplam 2 trilyon 155 milyar lira ödenek öngörüyoruz" dedi. ANKARA

 

* * *

İstanbul'un yarısı zorlukta

İPA’nın Eylül 2025 verilerine göre İstanbulluların yarısı geçinmekte zorlanıyor. Araştırma sonuçları, hanehalkı gelirlerinin hızla eridiğini, borç yükünün arttığını ve ekonomik umutsuzluğun derinleştiğini gösterdi.

İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) Her ay yayımladığı İstanbul Barometresi araştırmasının Eylül 2025 sayısı, kentin ekonomik atmosferine dair çarpıcı veriler ortaya koydu. Araştırma sonuçları, hanehalkı gelirlerinin hızla eridiğini, borç yükünün arttığını ve ekonomik umutsuzluğun derinleştiğini gösterdi.

Katılımcıların yüzde 37,8’i Türkiye ekonomisinin kötüleşeceğini, yalnızca yüzde 21,9’u iyileşeceğini düşündüğünü belirtti. Kendi ekonomik durumunun iyileşeceğini düşünenlerin oranı da yüzde 26,1 ile sınırlı kaldı. İPA verilerine göre İstanbul’da ekonomik algı son 6 ayın en düşük seviyesinde.

Araştırmaya göre katılımcıların yüzde 40’ı kredi kartı borcunun yalnızca asgarisini ödeyebildi. Tüm borcunu ödeyebilenlerin oranı bir ayda yüzde 47,6’dan yüzde 40,6’ya düştü. Alt gelir grubundaki katılımcıların yüzde 11,3’ü hiçbir ödeme yapamadığını bildirdi. İPA uzmanları bu eğilimin, hanede borç sarmalının derinleştiğini ve gelirlerin krediye bağımlı hale geldiğini vurguladı.

Katılımcıların yüzde 53,9’u “geçinmekte zorlandığını”, yüzde 31,4’ü ise artık temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamadığını söyledi. Bu oran bir önceki ay yüzde 22,1 seviyesindeydi. Raporda, “Eylül ayı itibarıyla İstanbul’da her üç kişiden biri temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor” tespiti yapıldı.

Araştırmaya göre katılımcıların yüzde 49,5’i hanesinde yeterli gıdaya ulaşamama endişesi yaşadı. “Sıklıkla endişe duydum” diyenlerin oranı ise yüzde 17,9’a çıktı. Gıda harcamaları, İstanbul’daki yaşam maliyetinin en hızlı artan kalemi olmaya devam ediyor.

Eylül ayında katılımcıların yüzde 18,3’ü tüm fatura ve aidatlarını ödeyemediğini bildirdi.

Katılımcıların büyük bölümü önümüzdeki 6 aya dair ekonomik risklerin artacağını düşünüyor: Yüzde 73,5’i işsizliğin artacağını, yüzde 87,1’i dövizin yükseleceğini öngörüyor. Katılımcıların yüzde 40,7’si ekonomik büyümenin azalacağını düşünüyor.

İPA'dan yapılan değerlendirmede, "İstanbulluların ekonomik dayanıklılığı hızla zayıflıyor. Gelir-gider dengesinin bozulması, yaşam maliyetindeki artış ve borçluluk, sosyal refah üzerinde ciddi baskı yaratıyor" ifadeleri kullanıldı. İSTANBUL

 

* ** 

316 bin tekstil işçisi atıldı

Son üç yılda 316 bin tekstil-giyim çalışanı işten atıldı.

Karar Yazarı İbrahim Kahveci, "Tekstil-giyimde 316 bin kişi kovuldu" başlıklı yazısında, üç yıl önce giyim sektöründe 723 bin kişinin çalıştığını, bugün ise bu sayının 540 bin olduğunu kaydetti. Kahveci, yazısında şu ifadeleri kullandı: "Bundan tam üç yıl önce giyim sektöründe çalışan sayısı 723 bin kişiymiş. Şimdi bu sayı 540 bin kişi (Temmuz 2023-temmuz 2025). Vurulan sadece giyim sektörü olmamış; mesela tekstil sektöründe de kan kaybı var. Üç yıl önce tekstil-giyim sektörü birlikte ele alındığında 1 milyon 220 bin çalışan vardı. Şimdi bu çalışan sayısı 903 bin kişi. Son üç yılda 316 bin tekstil-giyim çalışanı işten atılmış. İşten atılanların 183 bini giyim sektöründen 133 bini de tekstil sektöründen. Yine üç yıl önce 61 bin 984 olan iş yeri sayısı şimdi 55 bin 672’ye gerilemiş. Yani 6 bin 312 iş yeri kapanmış. Burada bir ayrıntı daha vereyim: Tekstil-giyim sektöründe bir iş yerinde ortalama 16 kişi çalışıyor. Oysa üç yıl önce ortalama çalışan sayısı 20 kişiymiş. Ne oldu biliyor musunuz? Kapanan 6 bin 312 iş yerinde ortalama çalışan sayısı 50 kişiymiş. Yani küçükler değil, tersine büyükler kapanmış. Veya çekip gitmişler."

 

* * *

El konulan arazilere kepçe

Pazarcık ve Elbistan merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından başlatılan TOKİ projeleri için kamulaştırılan Samandağ’ın Kurtderesi Mahallesi’nde, depremzedelerin arazilerine yine kepçeler girdi. Kepçeleri durdurmaya çalışan iki kişi gözaltına alındı.

Depremlerin ardından büyük acılar yaşayan Hatay’ın Samandağ ilçesine bağlı Kurtderesi Mahallesi’nde başlatılan toplu konut projeleri için depremzedelerin arazileri için acele kamulaştırma kararı alınmıştı. Depremzedeler, TOKİ projeleri için tapulu arazilerine el konulmasını kabul etmezken arazilerinde nöbete başlamıştı. Kurtderesi Mahallesi’nde depremzedeler, bir aya yakın süredir nöbetlerini sürdürürken mahalleye yine kepçeler girdi. Arazilerine giren kepçeleri durdurmaya çalışan İlayda Çekiç ve Tuncay Yılmaz gözaltına alındı.

Hukuki yollarla kamulaştırma kararına itiraz eden ve arazilerinde nöbet tutarak eylem yapan depremzedeler, kamuoyunu kendilerine destek vermeye çağırdı. HATAY