Endişeliyiz politikası!..

Elif SONZAMANCI yazdı —

  • Yaptırımlar söz konusu olduğunda Türkiye’ye güvenen Almanya, hak ihlalleri karşısında yalnızca endişeli. Öyle ki endişeli ruh halinden yıllardır kopamıyor.

 

HDP milletvekilli Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesinin hemen akabinde HDP’ye kapatma istemi ile dava açıldı.

Elbette bu sürpriz bir gelişme olmadı. Uzun süredir HDP’ye yönelik baskıların bu şekilde pratiğe yansıyacağı zaten tahmin ediliyordu.

Üstelik bu gelişmeler Erdoğan’ın ‘İnsan hakları eylem planı’ açıklamalarından kısa bir süre sonra yaşandı. Planın açıklanmasından sonraki gelişmeler, önceki gelişmelerden pek de farklı olmadı. Zira açıklanan maddelerin aslında insan hakları kaygısıyla değil, baskıları kamufle etme edimi ile hazırlandığı bir kez daha ortaya çıktı. AKP inşa ettiği faşist rejime yeni bir pratik daha ekledi.

AKP söz konusu planı yüzünü Avrupa’ya dönerek açıkladı, temelinde birçok beklenti vardı. Nitekim Erdoğan bunun karşılığını da peyderpey alıyor.

Bunun örneğini mesela yaptırım kararlarında görüyoruz.

Reuters, diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberinde, Avrupa Birliği'nin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı üst düzey yetkililerine yeni yaptırım uygulama kararını dondurduğunu duyurdu.

Aralık ayında düzenlenen zirvede Türkiye’ye yönelik olası yaptırımların en hafif biçimi ile uygulanmasında Merkel’in katkısı olduğu malumunuz. Almanya ile Türkiye arasında ekonomik ve siyasi çıkar endeksli yürüyen ilişkiler haliyle atılan adımlara da yansıyor.

Merkel’in söz konusu kararın oluşmasında diğer ülkeleri de ikna konusunda adımlar attığı zaten basına yansımıştı. Merkel önemli bir müttefik olarak gördüğü Türkiye’nin imdat çığlıklarına her yerden hazır ve nazır.

Almanya’nın Türkiye ilişkilerine ışık tutan bir başka örnek de Türkiye ile mülteci anlaşmasının yıldönümünde açıklama yapan Almanya Hükümet Sözcü Yardımcısı Ulrike Demmer’in açıklamaları oldu. Mutabakatı öven Demmer, "Türkiye, güvenilir bir ortak olduğunu ispatladı" dedi.

Ve nihayetinde HDP’ye yönelik de açıklama yapıldı.

Alman hükümeti yaptığı açıklamada HDP’ye yönelik açılan kapatma davasından büyük endişe duyduğunu açıkladı.

Bir de tavsiyede bulundu: "HDP'den de, AB'nin terör örgütleri listesinde yer alan PKK ile arasına belirgin bir sınır koymasını bekliyoruz"

Almanya’nın endişesini dile getirdiği açıklama, ‘Suskunluğunuzu korusaydınız keşke’ hissiyatı yaratıyor. O çok endişelendiği ‘insan hakları’ meselesi, Türkiye’de çözüme kavuştuğunda, mesafelerle sorun zaten kalmayacak.

Yaptırımlar söz konusu olduğunda Türkiye’ye güvenen Almanya, hak ihlalleri karşısında yalnızca endişeli. Öyle ki endişeli ruh halinden yıllardır kopamıyor.

Erdoğan’ın 'İnsan hakları eylem planı' sonrası yine evlerin kapıları kırıldı, insanlar gözaltına alındı. İnsan hakları ihlallerine karşı mücadele yürüten, bu alanda neredeyse tek kalmış kurumlardan biri olan İnsan Hakları Derneği(İHD)’nin Eşbaşkanı Öztürk Türkdoğan gözaltına alındı. Uluslararası düzeyde de tanınırlığı olan bir kurumun eşbaşkanının gözaltına alınması da acaba, Türkiye’den doğru pozitif rüzgarlar hisseden başta Almanya olmak üzere Avrupa’yı endişelendirecek mi? 

Almanya’nın Türkiye’deki gelişmeler karşısında duyduğu endişeden dolayı bizde endişeliyiz.

Almanya’nın seçim süreçlerinde iktidarı besleyen açıklamalarından endişeliyiz.

Mülteci anlaşmaları çerçevesinde verdiği tavizlerden endişeliyiz.

Her geçen gün artan baskı ortamına rağmen basit bir kınama ile geçiştirdiği açıklamalardan endişeliyiz.

Savaşlarda siviller hedef alınmasına rağmen, Kürtlere karşı Alman silahları kullanması basında ayyuka çıkmasına rağmen durmayan silah ticaretinden endişeliyiz.

Baskılarının dozunda sınır tanımayan iktidarın Kürtlere karşı yürüttüğü politikalara karşı Almanya’nın sessizliğini korumasında endişeliyiz...

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.