Engelliye tahliye engeli

Mehmet Elçe
- 61 yaşındaki hastak tutsak Mehmet Elçe'nin mide kanseri sonrası bir bağırsağı mideye dönüştürüldü. Şeker ve tansiyondan muzdarip. İki kez anjiyo yapıldı. İşitme kaybı var.
- Felç oldu, beynindeki bir damar tıkandı. Tek başına yürüyemiyor ve tuvalet ihtiyacını bile karşılayamıyor. Yüzde 93 engelli raporuna rağmen tahliye edilmiyor.
MEDİNE MAMEDOĞLU / AMED
Cezaevinde mide kanserine yakalanan, iki kez anjiyo olan ve felç geçiren Mehmet Elçe, tek başına en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamıyor ama yine de cezaevinde tutuluyor.
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) yayımladığı son verilere göre, Türk cezaevlerinde 335’i ağır olmak üzere toplam bin 312 hasta tutsak bulunuyor. Bulardan biri de 61 yaşındaki Mehmet Elçe. Elçe, 26 Ağustos 2016’da Şirnex’in Cizîr ilçesindeki Emniyet Müdürlüğü binasına düzenlenen saldırıdan 5 gün sonra gözaltına alındı. Hakkında 12 kez ağırlaştırılmış müebbet ve toplam 2 bin 500 yıl hapis cezası verildi. Yargıtay’ın cezasını onadığı Elçe’nin sağlık durumu yıllar içinde hızla kötüleşti.
İhtiyaçlarını dahi karşılayamıyor
Yaklaşık 9 yıldır cezaevinde tutulan Elçe, tutuklandıktan 8 ay sonra mide kanserine yakalandı, bir bağırsağı mideye dönüştürüldü. Şeker, tansiyon ve işitme kaybı gibi birçok kronik hastalığı da bulunan Elçe, iki kez kalp anjiyosu geçirdi, felç oldu, beynindeki bir damar tıkandı. Tek başına yürüyemeyen ve tuvalet gibi en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayan Elçe için ailesi kendi imkanlarıyla tekerlekli sandalye aldı.
Ne hukukidir ne de vicdani
Önce Antep'teki cezaevinde tutulan, ardından Elazığ’a sürgün edilen Elçe hakkında, 2022'te Antep Dr. Ersin Aslan Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından “cezaevinde kalamaz” raporu verildi. Bu rapora rağmen Adli Tıp Kurumu (ATK), Elçe hakkında, “cezaevinde kalabilir" diyerek görüş bildirdi. Sağlık durumu her geçen gün kötüleşen Elçe’nin yüzde 93 engelli raporuna rağmen tahliye edilmemesine tepki gösteren eşi Emine Yeşilmen, “Bu durum ne hukuki ne de vicdani” dedi.
Felç geçirdi, beyin damarı tıkalı
Eşinin mide kanserine yakalandıktan sonra hızla kilo kaybettiğini ve birçok hastalığın ortaya çıktığını belirten Emine Yeşilmen, şunları paylaştı: “Eşim kanser hastası. Bir bağırsağını mide olarak kullanmışlar. Birçok kronik hastalığı var. Sol tarafından felç geçirdi, beynindeki bir damarı tıkalı. Yüzde 93 engelli raporuna rağmen hala cezaevinde tutuluyor. Yaklaşık üç yıldır Elazığ Cezaevi kampüsünde bulunan rehabilitasyon merkezinde tedavi ediliyor.”
Rehabilitasyon merkezi hapishane gibi
Yeşilmen, rehabilitasyon merkezinin “hastane” olarak tanımlansa da bir hapishaneden farkı olmadığını belirten Yeşilmen, tedavisinin sağlıklı koşullarda yapılabilmesi için tahliye edilmesinin önemine vurgu yaptı. Çocuklarının, görüşlerde babalarını tekerlekli sandalyede ve felçli halde gördüklerinde yaşadıkları üzüntüyü paylaşan Yeşilmen, “Bu durum çocuklarımın psikolojisini de olumsuz etkiliyor. Eşim günlük yaşamını asla kendi başına sürdüremiyor. Oradaki görevliler banyosunu yaptırıyor, altını değiştiriyor” şeklinde konuştu.
Cezaevleri kapısı artık açılmalı
Barışın, cezaevlerindeki hasta tutsakların tahliyesiyle başlaması gerektiğini vurgulayan Emine Yeşilmen, şu çağrıda bulundu: “Bu durumda olan bir insanın cezaevinde tutulması ne hukuki ne de vicdanidir. Böyle birinin dışarıda yaşaması bile zorken, cezaevinde kalması bir işkenceye dönüşüyor. Mehmet’in yeri cezaevi ya da rehabilitasyon merkezi değil, çocuklarının ve ailesinin yanı olmalı. Zaten haksız ve hukuksuz biçimde tutuklandı, şimdi de ağır sağlık sorunlarıyla baş etmeye çalışıyor. Sadece Mehmet değil, tüm hasta tutuklular bunları yaşıyor. Gerçek bir barış cezaevlerinin kapısı aralanırsa olur.”