Geliyê Godernê yok edilmek isteniyor

Forum Haberleri —

  • Bölgede yer alan tarihi mekânların birçoğu yapılan barajlar nedeniyle sular altında kaldı. Hasankeyf ya da Eğil gibi yerler bunlara örnek. şimdilerde ise, Kürt coğrafyasının bir diğer eşsiz mekanı olan, tarihi ve doğası ile her yıl binlerce insanın uğrak mekânı haline gelen tarihi Gelîyê Godernê Vadisi de baraja kurban edilmek isteniyor.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Tarihi ve doğası ile içinde birbirinden farklı güzellikleri barındıran bölge coğrafyası barajlara kurban ediliyor. Hasankeyf, Eğil ve Halfeti gibi su altında bırakılmak istenen yerlere Diyarbakır’da bulunan tarihi Gelîyê Godernê Vadisi de eklenmek isteniyor.

Neolotik dönemin izlerini taşıyan tarihi Taşköprü ve Geliyê Goderne vadisi bahar ayının gelmesi ile bin bir renge bürünürken, Silvan, Kulp, Lice arasında bulunan vadi bahar ve yaz aylarında binlerce yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapıyor.

Akan soğuk suyu ve eşsiz manzarası ile herkes tarafından bilinen vadi son yıllarda yok olma tehdidi altında.

Vadi baraj yüzünden su altında kalacak

Vadi, 2009 yılında yapımına başlanan Silvan Barajı nedeniyle su altında kalacak. Yüzde 70’i tamamlanan barajın önümüzde ki üç yıl içerisinde bitmesi bekleniyor.

Barajın bitmesi ile birlikte su altında kalacak tarihi vadi ile birlikte binlerce hektarlık tarım arazisi de yok olacak. Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP)’ne bağlı ‘güvenlik’ iddiasıyla yapılan baraj, vadi ile birlikte birçok köyü de sular altında bırakacak.

Tarih ve doğa yok olacak

Vadi, biyolojik çeşitlilik ve endemik bitki türleri ile nesli tükenmek üzere olan birçok canlı türüne ev sahipliği yapıyor.
Tarihi Taşköprü’nün de üzerinde bulunduğu vadi içerisinde birden çok mağara, suyolu ve kaya kiliseleri bulunuyor. Dağlık alanda bulunan hayvanların da geçiş yolu olan vadi köylülere de her anlamda geçim kapısı oluyor.

Tarihsel ve toplumsal hafıza için önemi büyük olan Hevika, Kanika ve Kelê bölgesinde bulunan kaya mezarlar ve anıt mezarlar, Mervani’lerden kalma kale ve saray kalıntıları, yine Neolitik çağ’dan kalan mağaralar da baraj ile birlikte tehlike altında. Vadinin sular altında kalması ile tarihi yapılar da yok olacak.

Sayıları her gün artıyor

Elli yılda biriken toprakların reaksiyonları ile tarımda ya da yaşamın hiçbir alanında kullanılmayacak zehirli bir çökeltiyi geriye bırakan barajların sayısı, bölgede ‘güvenlik’ iddiasıyla her geçen gün artıyor.

Şu ana kadar Hakkâri’de 5, Şırnak’ta ise 7 baraj planlaması var. Hemen akabinde yapılan Ilısu Barajı da bu mantıkla yapıldı. Silvan Barajı’nın gerekçesi de aynı iddialardan oluşuyor. 3 yıl sonra bitmesi beklenen barajın bölgenin ekolojik yapısına büyük zarar vereceği düşünülüyor. 

Gelîyê Godernê’den önce baraj altında kalan tarihi mekânlardan bazıları ise şöyle:

Halfeti; Urfa

Şanlıurfa’ya bağlı olan Halfeti’de bulunan Savaşan Köyü, Birecik Barajı suları altında kalan bir yerdir. Sular altında kalmadan önce Fırat Nehri karşısında kurulmuş olan bu köyün, taş işlemeli evleri, Arnavut kaldırımlı sokakları insanlarda hayranlık uyandıracak cinstendi. Şimdilerde Savaşan Köy’ün en etkileyici manzarası da, ana binası sular altında kalmış olan caminin minaresidir.

Eğil; Diyarbakır

Diyarbakır’ın Eğil ilçesinde Dicle Barajı altında kalan ve Asurlulara ait olan bu batık şehir içerisinde, mağara evleri, hamam, kral mezarları ve yaşam alanları sadece önceden çekilmiş fotoğraflarda görülüyor.

Peygamberler şehri olarak bilinen Eğil'de Kur'an-ı Kerim'de ismi geçen 10 peygamberin mezarının burada olduğuna inanılıyor. Hz. Elyesa, Hz. Zülkif, Hz. Harun, Hz. Enüş, Nebi Harun, Nebi Ömer, Nebi Hallak, Nebi Zennun, Nebi Harut, Nebi Danyal ile Nebi Hürmüz olmak üzere 10 peygamberin burada meftun olduğuna inanılırken, ilçe Diyarbakır'ın en önemli kültür ve turizm merkezlerinden biri olma özelliği taşıyor.

Tarihte birçok farklı medeniyete ev sahipliği yapan Eğil’de Asurlulardan kalma kale ve birçok antik mağara, kral kızı resimleri bulunuyor. Bu mağara ve tarihi mekânların birçoğu 20 yıl önce faaliyete giren Dicle HES Barajı'yla birlikte sular altında kaldı.

Hasankeyf; Batman

Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) projesi kapsamında yapılan  Ilısu Barajı 12 bin yıllık tarihi olan Hasankeyf’i yuttu. 2019 yılının Temmuz ayında su tutumunun başlamasıyla beraber baraj 200’den fazla köyü ve tarihi mekânları sular altında bıraktı. 135 kilometre uzunluğunda 400 metre genişliğinde bir alanı kaplayan baraj bu alanda Siirt, Mardin, Batman ve Diyarbakır sınırlarını dahi etkiliyor.
                                                                                                                                                               *Jinha’dan derlenmiştir

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.