Geriye sadece fotoğrafları kaldı

Dosya Haberleri —

SUR

SUR

  • Amed’in Sur ilçesinde 6 yıldır devam eden özel savaş politikaları ile tarihleri 600 ile 300 yıl arasında değişen ve Avrupa Konseyi Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Envanteri'ne kayıtlı sonradan okula dönüştürülen iki kilise, bir sinagog ve birden fazla hamam ve onlarca tarihi çeşme de yerle bir edildi. Kürt inanç ve kültür dokusunun önemli bir parçası olan 40 camii ve mescit, 19 ziyaret, türbe, hazire ve 4 medresenin de büyük kısmı tarihten silindi.

YILMAZ KAYA

 

Türkiye Kültür Varlıkları Genel Müdürlüğü, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Diyarbakır Müze Müdürlüğü tarafından çatışmalardan yıllar önce mimar, arkeolog ve sanat tarihçilerinin de içinde yer aldığı bir komisyon tarafından fotoğraflanıp tescillenerek 'Anıtsal' yapı olarak kültür envanterine kaydedilen ve buldozerlerle yıkılan bu yapıların yeri şu an boş bir arsa durumunda.

 

Sur’da tescilli yapıların içerisinde Kürt kültürel dokusunun önemli bir parçası olan 40 camii ve mescit, 19 ziyaret, türbe, hazire ve 4 medrese de bulunuyordu. Yaşanan devlet saldırısı ve ardından yeniden imar adı altında yapılan özel savaş oyunu ile bu yapıların çoğu eski dokusunu kaybetti. Kürt müslümanlığının değeri olan bir çok ziyaret, türbe ve medrese tamamen ortadan kaldırıldı. Tarihi Hacı Hamit Camii, Türk devlet güçlerinin tanklardan yaptığı top atışları sonucu imar edilemez şekilde yıkılmıştı.

 

5 mahalledeki yapılar koruma altına alınmıştı

Diyarbakır'da İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu ile Müze Müdürlüğü'nün koordinasyonunda oluşturulan bir komisyon tarafından Sur ilçesini de kapsayan kültür varlıklarının envanteri yıllar önce kayıt altına alındı. Bu kapsamda, tamamına yakını yıkılan Hasırlı, Fatih, Cemal Yılmaz, Dabanoğlu ve Savaş mahallelerinde ise arkeologlar Esma Bedirhanoğlu, Fatma Kaya, sanat tarihçileri Fatma Timur, Zafer Han, Birgül Savaş, Kadri Avcı ve mimar Orhan Balsak tarafından anıtsal ve sivil mimari örneği olan yapılar tek tek tescillendi. "Anıtsal değer" olarak tescillenen ve Avrupa Konseyi Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Envanteri'ne de alınan bu yapılardan şu an hiç bir eser kalmamış durumda.

Devlet 3 bin 569 yapıyı yıktı

Sur'da 2015 yılı Aralık ayında başlayan ve Mart ayında sona eren çatışmalar sonrasında yaklaşık 3 bin 569 yapı devlet tarafından yıkıldı.

Çatışmaların sona ermesi sonrasında Türkiye Mimar ve Mühendisler Odaları Birliği (TMMOB) Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu, hasar gören konut, dini yapı, köşk, hamam, çeşme gibi tarihi mekânlar üzerine bir rapor hazırladı.

Mimar ve Mühendisler Odası, Sur'un Hasırlı mahallesinde 1.534, Fatih Paşa mahallesinde 1.026, Cemal Yılmaz mahallesinde 300, Savaş mahallesinde 207, Dabanoğlu mahallesinde 247 ve Cevat Paşa mahallesinde 255 olmak üzere toplam 3.569 yapının hasar gördüğünü tespit etti.

Mahallelerin yüzde 90'ı yerle bir edildi

Hazırlanan raporda, 20 hektar alana sahip olan Hasırlı mahallesinin 19 hektarlık alanının yıkıldığı, bunun yüzde 97'sinin yapısal alan olduğu, 16.2 hektara sahip olan Fatih Paşa mahallesinin 15 hektarının yıkıldığı, bunun yüzde 92'sinin yapısal alan olduğu, 7.3 hektarlık alana sahip olan Cemal Yılmaz mahallesinin 3.5 hektarlık alanının yıkıldığı, bunun yüzde 68'inin yapısal alan olduğu, 6.2 hektara sahip olan Savaş mahallesinin 2.7 hektarlık alanının yıkıldığı, bunun yüzde 40'ının yapısal alan olduğu, 9.6 hektar alana sahip Dabanoğlu mahallesinin 3.6 hektarlık alanının yıkıldığı, bunun yüzde 39'unun yapısal alan olduğu ve 16 hektarlık alana sahip Cevat Paşa mahallesinin 3.5 hektarlık alanının yıkıldığı, bunun yüzde 36'lık kısmının ise yapısal alan olduğu kayıt altına alındı.

Anıtsal yapılar da yıkımdan kurtulamadı

Yaşanan çatışmalar sonrasında devlet, ilan ettiği ve bugün de devam eden sokağa çıkma yasağı ile birlikte 5 mahallede yıkıma başladı. Devlet Su İşleri'nin kamyon, buldozer, kepçe, grayder, loder gibi iş makineleri ile mahalleye giren devlet, yaklaşık 6 aylık bir çalışma sonrasında dini, tarihi ve kültürel öneme sahip yüzlerce anıtsal yapıların tamamını yerle bir etti.

Tarihleri 500 ile 300 yıl öncesine dayanan bazalt taştan yapılmış evler ve köşklerin yanı sıra, sonradan kiliseye çevrilen okullar, cami, hamam ve çeşmeler de bu yıkımdan nasibini aldı.

Sur'un yerle bir edilen ve halen girişin yasak olduğu 5 mahallesinde yıkılan ve kimisi 16. yüzyıldan kalan dini ve kültürel yapılardan bazıları şunlar: 

Hasırlı Mahallesi:

Hasırlı mahallesinde bulunan ve anıtsal değerde olduğu tescil edilen Bahçe 2. Sokak'ta, 243 ada ve 1 no’lu parselde bulunan 1824 yapım tarihli çeşme iş makineleri ile yıkıldı.

Hasırlı mahallesi İshak Sükut Sokak, 390 ada, 4 no’lu parselde bulunan anıtsal değerde tescil edilen çeşme, arkeolog ve sanat tarihçileri tarafından yapılan incelemede koruma altına alınması gerektiği rapor edilirken, Sur çatışmalarında bu çeşme de iş makineleri ile birlikte yerle bir edildi.

Savaş Mahallesi:

Savaş mahallesi Küçük Kavas Sokak, 395 ada ve 1 no’lu parselde bulunan ve anıtsal olarak tescillenen çeşme yıkılarak yok edildi.

Savaş mahallesi Yumurtacı Sokak, 387 ada ve 2 no’lu parselde bulunan bazalt taştan yapılmış çeşme.

Savaş mahallesi Göçmen Sokak,  200 ada ve 12 no’lu parselde bulunan düzgün kesme bazalt taşından yapılmış çeşme.

Hacı Hamit Camisi:

Savaş mahallesi Köprülü Sokak, No:8'de bulunan ve beyaz minaresi ile ünlü olan Hacı Hamit Camisi, çatışmaların sürdüğü dönemde Sur'a getirilen tanklardan atılan top atışları sonucu yıkıldı.

Dabanoğlu Mahallesi:

Dabanoğlu Mahallesi Yukarı Karadaş Sokak'ta bulunan tarihi çeşme, yıkımdan önce mahalleli tarafından kullanılıyordu.

Dabanoğlu Mahallesi Çakmak Sokak, 169 ada, 7 no’lu parselde bulunan anıtsal değerde olduğu kayıt altına alınan anıtsal değerdeki çeşme iş makineleri ile yıkıldı.

Dabanoğlu Mahallesi Develi Sokak, 174 ada ve 8 no’lu parselde bulunan çeşme yıkılarak yok edildi.

Dabanoğlu Mahallesi 160 ada, 1 no’lu parselde bulunan, anıtsal değerde koruma altına alınan ve bazalt taştan yapılmış anıtsal değerdeki çeşme yıkılarak yok edildi.

Fatih Paşa Mahallesi:

Fatih Paşa Altay Sokak'ta bulunan 201 ada ve 17 no’lu parsele kayıtlı olan çeşme Vakıflar Bölge Müdürlüğü envanterine kayıtlıydı. Düzgün kesme bazalt taştan yapılan ve değişik zamanlarda onarılan çeşme, çatışmaların sona ermesi ardından yıkıldı. 

Katırpınar Çeşmesi:

Fatihpaşa Mahallesi, Katırpınar Sokak,  648 ada ve 2 no’lu parselde bulunan çeşme, anıtsal  değer olarak tescillenmiş ve devlet tarafından kültür varlığı olarak kayıt altına alınmıştı.

1948'e kadar ibadet yapılan Sinagog harabesi de yerle bir edildi.

Hasırlı mahallesi Bahçecik Sokak'ta 242 ada ve 18 no’lu parselde bulunan Sinagog,1948 tarihine kadar Diyarbakır Musevilerinin ibadetgâhı olarak kullanıldı. Musevilerin, İsrail devletinin kuruluşu sonrasında İsrail'e göç etmeleri ardından, yapı ev olarak kullanıldı. 'Anıtsal yapı' olarak tescillenen ve kayıt altına alının Sinagog, yazılı kaynaklara göre, 1881 yılında Sir Moses Montefiore’nin Yahudi cemaatine yapmış olduğu 100 sterlin bağış sayesinde yapıldı. Sinagog'un yok edilmesinden önce arkeolog ve sanat tarihçileri tarafından oluşturulan komisyonun hazırladığı raporda yapıya ait mimari parçalar olan sütunlar, sütun başlıkları gibi yapıların toprak yüzeyinde olduğu kayıt altına alınmıştı.

Latin Kilisesi (Süleyman Nazif İlköğretim Okulu)

Fatih Paşa mahallesi Üçok Sokak, 45 pafta, 189 ada ve 20-21 no’lu parsellerde bulunan Latin Kilisesi, Diyarbakır Kültür Tarih Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 19.01.1980/ A/2082 tarih ve kararı ile 'Kilise' olarak tescil edilmişti. Yok edilmeden önce Süleyman Nazif İlköğretim Okulu olarak kullanılan Latin Kilisesi, 21.00.01/117 envanter numarası ile "Türkiye Külltür Mirasları" arasında kayıtlı bulunmakta halen.

Süryani Katolik Kilisesi (Yavuz Selim İlköğretim Okulu)

Süryani Katolik Kilisesi, Fatih Paşa mahallesi Bıyıklı Mehmet Paşa Sokak, 36 pafta, 169 ada ve 1 no’lu parselde kayıtlı. Geçen yüzyılın başına kadar da kullanılan bu Kilise, 'cemaat kalmadığı' gerekçesiyle Yavuz Selim İlköğretim Okulu'na çevrilmişti.

Mülkiyeti İl Özel İdaresi'ne ait olan Kilise, Diyarbakır Kültür Tarih Varlıklarını Koruma Kurulu'nun  19.01.1980/A/2082 tarih ve karar ile "Kilise" olarak tescil edilmişti. Mülkiyeti Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne ait olan yapı ve şu an tamamen yerle bir edilen yapı, 21.00.01/l 19 envanter numarası ile "Türkiye Kültür Mirasları" arasında kayıtlı bulunmakta halen.

 

 

Yıkılan Hamamlar

 

Çardaklı Hamamı:

Dabanoğlu mahallesi, Kadı Cami 1. Sokak, No: 4-2'de bulunan ve yapım tarihi 1520-1540 olarak tescillenen bazalt taştan yapılmış hamam, yıkılmadan önce kullanılmıyordu. Ancak, bu 500 yıllık yapı, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından 'Anıtsal' derecede tescil edilmiş ve Avrupa Konseyi Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Envanteri'ne kaydedilmişti.

 

Cemşit Ağa Hamamı:

Yapım tarihi bilinmeyen ve Dabanoğlu Yiğit Ahmet Sokak'ta bulunan hamam, tamamen yerle bir edilmeden önce üst kubbe ile örtülü bölümü ayakta kalmıştı. Bu hamam da, devlet tarafından 'anıtsal yapı' olarak tescil edilmişti.

Hasırlı mahallesi Yıkık kaya Sokak'ta bulunan ve anıtsal olarak kayıt altına alınan hamam, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından 'anıtsal' değer olarak tescil edilmişti. Bu hamam harabesi de iş makineleri ile yok edildi.

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.