
Safiye Alagaş
16 Haziran’da tutuklanan 16 Kürt gazeteciden biri olan Jinnews Haber Müdürü Safiye Alagaş’ın yaşamını ve Özgür Basın ile bağını kardeşi Berfin Alagaş ve çalışma arkadaşı gazeteci Beritan Canözer’den dinledik.
- Halkı hakikatle buluşturmayı kendine ilke edinen ve uzun yıllar bütün baskılara rağmen gazetecilik mesleğini sürdüren 16 gazetecinin her birinin ayrı bir hikayesi var. Her birinin Özgür Basın’a sımsıkı sarılmak için sayısız gerekçesi var. Safiye de bunlardan biri.
- Safiye’nin ağabeyi Reşit Alagaş (Firaz Erkendî) Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Uluslararası Komplo ile tutsak edilmesinden sonra Kürt Özgürlük Mücadelesi'ne katılım yapar. Ve Safiye'ye bir kalem gönderir, bu kalem Safiye için dönüm noktası olur.
- Berfin, ablası Safiye'nin tüm baskılara rağmen gazetecilik mesleğinden vazgeçmediğini söylüyor. Safiye'nin arkadaşı Beritan Canözer ise, "Safiye’nin yürüttüğü kavga hakikat kavgasıydı. Şu an cezaevinde ama çıktığında aynı inançla kaldığı yerden devam edecek” diyor.
MAHİR FIRAT FİDAN
Hakikat mücadelesi, zor, bedel gerektiren bir mücadele. Bu ağır bedel kadar onuru da büyük. O yüzden Özgür Basın Geleneği'nin bedeli ne kadar ağırsa onuru da o kadar büyük. Örneğin hayatınızı riske atarak Kürt köylerinin yakılmasını yazarsınız. Köyünüz yakılır! İşkence edilen bir Kürt köylüsünü yazarsınız, kendiniz gözaltına alınıp işkence görürsünüz. Faili meçhulleri yazarsınız, siz de faili meçhul olursunuz. Kaçırılan Kürt yurtseverlerini yazarsınız, siz de kaçırılırsınız. Hapsi, oradaki zulmü yazarsınız, siz de kendinizi hapiste bulursunuz! Yani yazdığınız bir haberin bir süre sonra öznesi olursunuz. Peki, bu bedeli göze aldıran sır ne? Elbette hakikat aşkı. Çünkü hayatta hiçbir bedel, hakikatle gözleri kamaşmış bu geleneğin onurundan üstün değil. İşte Safiye, hakikatle gözleri kamaşmış bu geleneğin fedakar bir emekçisi.
16 gazeteci tutuklandı
Tarih 8 Haziran sabahını gösterdiğinde 20 gazeteci, bir basın çalışanı ve sokak röportajında yorum yapan halktan biri olmak üzere toplam 22 kişi gözaltına alındı. Gözaltılar Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı 2 ayrı soruşturmaya dayanıyordu. Pel Yapım, Ari Yapım, Piya Yapım, Xwebûn ve Jinnews’e baskınlar düzenlendi ve birçok teknik malzeme ile dijital materyale el konuldu. 12 Haziran’da dijital materyallerin incelemesinin uzun sürmesi gerekçe gösterilerek gazetecilerin gözaltı süresi 4 gün daha uzatıldı. 16 Haziran’da, 22 kişinin gözaltına alındığı soruşturmada Diyarbakır 1. Sulh Ceza Hakimliği, savcılığın 21 kişiyi sevk etmesinden tam 15 dakika sonra kararını gerekçeli olarak açıkladı ve 16 gazetecinin tutuklanmasına karar verdi. Gazetecilerin tutuklanmasının üzerinden 6 ay geçti henüz ortada bir iddianame yok.
Ödüller aldı
Halkı hakikatle buluşturmayı kendine ilke edinen ve uzun yıllar bütün baskılara rağmen gazetecilik mesleğini sürdüren 16 gazetecinin her birinin ayrı bir hikayesi var. Her birinin Özgür Basın’a sımsıkı sarılmak için sayısız gerekçesi var. Safiye Alagaş, 2019 yılında Afganistan’da 19 Kasım 2001 tarihinde El Kaide’nin saldırısı sonucu yaşamını yitiren Corriere Della Sera Muhabiri Maria Grazia Cutuli adına verilen gazetecilik ödülünü layık görülmüştü. Son olarak da tutuklu bulunduğu süreçte 2022 Musa Anter ve Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri’nde Gurbetelli Ersöz Kadın Haberciliği’ne layık görüldü. Safiye Alagaş’ın yaşamını ve Özgür Basın ile bağını ödülü ablası adına alan kardeşi Berfin Alagaş ve çalışma arkadaşı gazeteci Beritan Canözer’den dinliyoruz.
'Babam işkenceye maruz kaldı'
1990 yıllarda babasının 2 dayısı ile birlikte askerler tarafından tutuklandığını söyleyen Berfin, “Babam ve dayılarım koruculuk yapmaya zorlanıyor ama kabul etmedikleri için 22 gün işkenceye maruz kaldıktan sonra serbest bırakılıyorlar. 1993 yılında tutuklanan bir köylümüz, babam için örgütün malzemeleri onun evinde dediği için babam tutuklandı. Babam 22 gün tutuklu kaldı ve yine işkenceye maruz kaldı” diyor.