Hakkari’de kış hazırlığı

Toplum/Yaşam Haberleri —

Hakkari’de kış hazırlığı başladı.

Hakkari’de kış hazırlığı başladı.

  • Kış mevsiminin uzun ve çetin geçtiği Hakkari’nin Matê, Dezê, Serûnis, Kotranis köyleri ile Cilo Vadisi ve Berçelan yaylalarında kış hazırlığı başladı.

 

ERDAL BAZ/HAKKARİ

Kış mevsiminin uzun ve çetin geçtiği Hakkari’nin Matê, Dezê, Serûnis, Kotranis köyleri ile Cilo Vadisi ve Berçelan yaylalarında kış hazırlığı başladı.

Hakkari'de halkın geçim kaynağı olan hayvancılık, coğrafyanın kendine özgü şartlarından dolayı aynı zamanda zorlu ve meşakkatli bir uğraş. Yüksek doruklara ve geniş yaylalara sahip olan Hakkari dağlarında baharın ilk gününden itibaren kış hazırlıklarına başlanıyor.

Mayıs ve Haziran aylarında Hakkari'nin dağlarında halk arasında "zibare" denilen imece usulü hummalı bir çalışma ve dayanışma ile biçilip toplanan otlar balya haline getiriliyor, üç dört hafta bekletildikten sonra "lowe" adı verilen işleme geçiliyor. Bu işlemle otların bir duvar ustası edası ile düzenli bir şekilde dizilmesi sağlanıyor Sonbaharın ilk haftalarında herhangi bir yağmura yakalanmamak için otlar balya balya patos makinasına atılarak samana dönüştürme işlemine başlanıyor.

Altı aydan uzun sürüyor

Hakkari'de altı aydan uzun süren kış şartları, en çok hayvancılık ile geçinen insanları etkiliyor. Zira karın yerde kalma süresi uzadıkça hayvanlar için stoklanan ot ve saman yetmiyor. Bu sebeple hayvancılık ile geçinen köylüler yüksek fiyata saman almak zorunda kalıyor.

Dayanışma eskisi kadar yok

Geçimini hayvancılıkla sağlayan İdris Beyazsu "Bir koyunun bize maliyeti 700 liraya tekabül ediyor. Yazın otlatması, kışın beslemesi" diyor.

Geçmişteki gibi kollektif çalışma olmasa da dayanışmanın hala devam ettiğini söyleyen Beyazsu, "Bir-iki kişinin işlerin üstesinden gelmesi çok zor. Bu sebeple işleri peyderpey birbirimize yardım ederek hallediyoruz. Eskiden herhangi bir komşunuza 'zibare'ye gideceğiz' deyip ortaklaşma istediğinizde on günlük işi bir günde bitirirdik. Eskiye oranla dayanışma azaldı ancak biz bu birlikteliği korumaya devam ediyoruz" diyor.

Yayladan önce karakola gidiliyor!

Sadece doğa şartları ve iş yükü sebebiyle sıkıntı yaşamadıklarını dile getiren Beyazsu, yaylacılık faaliyetlerine getirilen kısıtlayıcı ve dayatmacı uygulamalara da dikkat çekiyor: "Yaylalara sürekli izin alarak gidiyoruz, bazen bir haftada yaylaya iki-üç kez  giriş yapmak zorunda kalıyoruz. Sürekli karakola gidip izin almak, beraberinde farklı sıkıntıları getiriyor. Karakolda yaylaya çıkan gençlere ajanlık dayatıldığını duyuyoruz."

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.