‘Heykeli dikilsin’

• Eşi Dayê Gulê'nin DAİŞ çetelerine karşı sergilediği direnişi tüm insanlığa duyurmak isteyen Mam Reşo, Sinûnê kasabasında onun heykelinin dikilmesini istiyor.

HABER MERKEZİ

DAİŞ çeteleri 3 Ağustos 2014’ün şafak vaktinde Sinûnê kasabasına saldırdığında Dayê Gulê 53 yaşındaydı. Eşi Mam Reşo, araçta yer olmadığı için Dayê Gulê ile birlikte kızı Şîrîxan’ı ve bir oğlunu orada bırakmak zorunda kaldı. Arabaya binenler kasabadan ayrıldıktan tam yarım saat sonra DAİŞ kasabaya girdi. O sırada Dayê Gulê evden tabancasını alıp kızı ve oğlu ile birlikte kasabayı terk etmeye çalıştı ancak çıkışta çeteler önünü kesti. 

Çetelerle savaştı

Dayê Gulê, çetelerin onu çocuklarından ayırmak istediğini görünce bunu reddetti. Çeteleri durduramayacağını anlayınca da elbisesinin altına gizlediği tabancayı çekti ve çete grubunun lideri Selim Cezrawî’yi öldürdü, başka bir çeteyi de yaraladı. 
Bunun üzerine çeteler Dayê Gulê’yi vurdu. Yaralı halde kasabanın merkezine kadar sürükleyerek, içerisinde 30 merminin dolu olduğu bir şarjörü annenin üzerine yağdırdı. 

Kızı 4 yıl  alıkonuldu

Bu anları, çetelerin 4 yıl boyunca alıkoyduğu, daha sonra Êzîdî bir ailenin yardımıyla para karşılığı kurtarılan Şîrîxan anlatıyor KirkukNow’dan Karwan Beadrî’ye. Şîrîxan, diğer Êzîdî ailelerle birlikte cesur annelerinin kurşuna dizilmesine şahitlik etti. Annesiyle kaçışı ve kurşuna dizilme anının gözünün önünden gitmediğini söylüyor.

Kaçırıldığında Suriye’nin İdlib kentine götürülen, defalarca tecavüz dahil her türlü işkence gören Şîrîxan, bugüne kadar da kardeşinin akibetini bilmiyor. 

Enkazda bulundu

Eşinin başına duyunca hastalanan Mam Reşo, Şengal’in 2015’te özgürleştirilmesi sonrası memleketine geri döndü. Kızı kurtarıldıktan sonra Dayê Gulê’nin cesedinden geriye kalanları aradı. Cesedini yıkılmış bir evin enkazı arasında buldu.

Mam Reşo, onu yüzüğünden ve cebinde sakladığı fotoğraflardan tanıdığını söylüyor. 

‘Huzur kaynağım’

Şimdi çocuklarıyla aynı evde yaşıyor. Kahraman olarak gördüğü eşinin dev bir resmini evin duvarına asmış. Neredeyse her gün bir süre onun fotoğrafının önünde durup, anılarını yad ediyor.

“Benim için huzur kaynağı, aynı zamanda sonsuza dek terk eden bir acı” diyor fotoğrafa bakarak.

Halen kayıp olan 2 bin 700 Êzîdî gibi oğlu da kayıp olan Mam Reşo, zor şartlarda gelini ve beş torunuyla yaşamını sürdürüyor.

Eşinin kahramanlığını tüm insanlığa duyurmak isteyen Mam Reşo, Sinûnê kasabasına eşinin heykelinin dikilmesini istiyor.