• DEM Parti Erdîş Belediye Eşbaşkan adayı olan Güler Temel belediyeleri kayyumlardan aldıktan sonra ilk işlerinin halka ayrım gözetmeksizin hizmet sunmak olacağını söyleyerek, “Halkın taleplerini dinleyip, şehrin röntgenini çekerek aciliyet gerektiren sorunları çözecek sonrası için ise planlı bir şekilde projelerimizi gerçekleştireceğiz” dedi.
• Eşbaşkanlığın bir kadın devrimi olduğunun altını çizen DEM Parti Elbak Belediye Eşbaşkan adayı Şengül Polat ise, “Eşbaşkanlık sistemiyle her alanda kendi sözümüzü kurma, kendi kararlarımızı alma süreçleri başladı. Demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmamızı esas alarak tüm çalışmalarımızı bu çerçevede yürüteceğiz” diye konuştu.

HAVAR DERYA

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) 31 Mart’ta yapılacak olan yerel seçim çalışmalarının startını verdi. Doğrudan demokrasi anlayışıyla 90 seçim bölgesinde 100 bin delegenin katılımıyla gerçekleştirilen halk oylamasında belirlenen adaylar tanıtım etkinliği ardından çalışmalara başladı. Ön seçimlerde en çok oyu alarak seçilen Erdîş (Erciş) ve Elbak (Başkale) kadın adayları ile ilçenin temel sorunlarını, ön seçimleri, eşbaşkanlık sistemini ve kayyum tahribatlarını konuştuk.

Kadınlar nefessiz bırakıldı

DEM Parti Elbak Belediye Eşbaşkan adayı Şengül Polat 1980 Elbak doğumlu. 2009-2014 yıllarında Belediye Meclis üyeliği yapan Polat, 2016’da atanan kayyumların ardından parti çalışmalarına katıldı. 2019 yerel seçimlerinde ise Elbak Belediye Eşbaşkanı seçilen Polat, belediyeye yeniden kayyum atanması sonrası görevden alındı. 2020’de Elbak İlçe Eşbaşkanlığı yapan Polat, 2022’de ise DBP Wan İl Eşbaşkanlığı görevine seçildi. Şimdi ise Elbak Belediye Eşbaşkan adayı olarak çalışmalarına devam ediyor.

Konuşmasına kayyumun Elbak’deki tahribatlarına değinerek başlayan Polat, “Kayyumların ilk icraatı kadına, gençliğe ve çocuğa yönelik yapılan tüm çalışmaların durdurulması oldu. Kadın müdürlükleri, kadın sığınma evleri, kadın eğitim merkezleri ve oluşturulan kooperatifler işlevsizleştirilerek kapatıldı. Kültürel anlamda yapılan tüm çalışmalar durduruldu ve dil boyutuyla kreş, okul vb. yerler de kapatıldı” diye belirtti.

Paradigmamızı hayata geçireceğiz

Elbak’ın öncelikli sorunun göç olduğunu söyleyen Polat, bu durumun ekonomik ve sosyolojik nedenleri olduğunu aktardı. Polat, “Bilindiği gibi Elbak İran'a sınırı olan bir ilçe. Halkın en büyük geçim kaynağı ise sınır ticareti. Son 10 yıldır Elbak köylerinin boşaltılması, kadına ve gençliğe dair hem ekonomik hem kültürel boyutta elle tutulur bir çalışma yürütülmemesi ve 2 dönemdir belediyeye atanan kayyumların tahribatlarından bu sorunu daha da derinleştirdi” dedi.

Polat, kentin sorunlarına ilişkin halkla ortaklaşarak “Neler yapılabilir” üzerinden bir değerlendirme yapılması gerektiğini söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Göç sorunu nasıl önlenir, kültürel anlamda neler yapılabilir, sosyal anlamda kadınlara ve gençlere alan açmak için ne gibi çalışmalar yürütülebilir, dil boyutuyla nasıl bir çalışma yürütülebilir, tarımsal faaliyetler nasıl zenginleştirilebilir gibi sorunlara dönük çalışmalar belediye faaliyetleri açısından olmazsa olmazdır. Örneğin, 2019’da atanan kayyumların ardından yerel yöneticiler olarak kurduğumuz bir kooperatifimiz var. Kooperatif bünyesinde yürüttüğümüz çalışmaları farklı alanlarda gerçekleştirmek için çalışacağız. Demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmamızı hayata geçireceğiz.”

Birçok köy oy kullanamadı

Önceki seçimlerde yaşanan sorunlara da dikkat çeken Polat, “Taşımalı sandıklar sebebiyle birçok köy oy kullanamadı. Kış koşullarından kaynaklı sandıkların kurulduğu köylere ulaşım sağlanamadı. Yaklaşık 4 bin seçmen sandığa gidemedi. Bunların tekrarlanmaması için şimdiden çalışmalarımızı başlattık” dedi.

Eşbaşkanlık kadın devrimidir

“Toplumun yarısını oluşturan biz kadınlar adına her zaman bir erkek karar aldı” diyen Polat, eşbaşkanlık sistemini de değerlendirerek şöyle devam etti: “Eşbaşkanlık tüm yönetim alanlarında ve karar mekanizmalarında kadın ve erkeğin eşit temsiliyetinin olduğu bir modeldir. Uzun mücadeleler sonucu açığa çıkan bir yönetim biçimidir. Kısacası bir kadın devrimidir. Eşbaşkanlık sistemiyle her alanda kendi sözümüzü kurma, kendi kararlarımızı alma süreçleri başladı. Demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmamızı esas alarak tüm çalışmalarımızı bu çerçevede yürüteceğiz.”

Ön seçim şölen havasındaydı

DEM Parti Erdîş Belediye Eşbaşkan adayı olan Güler Temel ise 1991 Erdîş doğumlu. Temel, 2019 yerel seçimlerinde Halkların Demokrasi Partisi’nden (HDP) Erdîş Belediyesi Meclis üyeliği ve İl Genel Meclis üyeliğine seçildi. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu, Wan Büyükşehir Belediyesi İmar ve Kadın Komisyonlarında görev aldı. 2020-2022 yılları arasında ise HDP’de Erdîş İlçe yöneticiliği yaparak aynı zamanda kadın komisyonlarında görev aldı. 2022-2023’te Arsisa Dil Araştırmaları Kültür Merkezi'nde yöneticilik yapan Temel aynı zamanda doğup büyüdüğü ilçede esnaflık yapıyor.

Temel, konuşmasının başında halk oylamasını değerlendirerek “Şölen havasında geçen ön seçimlere halkımızın ilgisi fazlasıyla yoğundu. Gerek parti üyelerimizde gerek delegelerimizde ön seçime katılım sağlayıp oy kullanan yurtsever halkımızda ciddi bir heyecan vardı. Adaylar halkın dahil olduğu ve iradesini sandığa yansıttığı bir biçimde belirledi” diye konuştu.

Hizmette ayrımcılık vardı

Erdîş’in son 10 yıllık yerel yönetim geçmişini değerlendiren Temel, “İlk dönem 2 yıl, ikinci dönemde ise 6 aylık bir sürecin ardından belediyelerimize kayyum atandı; belediye meclislerimiz kayyumlar tarafından feshedildi. Kayyumlarların gelmesiyle birlikte hizmette ayrımcılık da başladı. Bazı mahalleler hizmetten mahrum bıraktı. Yol, su, kanalizasyon ve alt yapı sorunları daha da derinleşti. Belediyelerin etrafı beton bariyerlerle çevrildi ve yerel hizmet binasından çok karakol binası gibi kullanıldı. İnsanlar taleplerini iletmekte sıkıntılar yaşadı. Atanan memurlar halkın sorunlarına kulak vermedi. Halk birçok hizmetten yararlanamadı” dedi.

Tek tek ihale usulü ile satıldı

Kayyumların Erdîş’teki tahribatlarını anlatmayı sürdüren Temel, “Erdîş Belediyesi’ne 11 Eylül 2016’da kayyum olarak atanan Mehmet Şirin Yaşar, göreve başladıktan sonra belediyeye ait kamu arazilerini ve iş makinalarını tek tek satışa çıkarttı. Aşağı Işıklı Mahallesi’nde bulunan ve halkın hizmetine sunulması gereken belediyeye ait değerli arsalar ihalelerle satıldı. Bununla yetinmeyen kayyum, o dönem Erdîşli bir yurttaşın hibe ettiği araziye yapılmış olan Kasaplar ve Peynirciler Çarşısı’ndaki dükkanları yine tek tek sattı. Satamadıklarını ise binanın işini yapan müteahhit firmaya alacakları karşılığında verdi” dedi.

Temel, kayyumların özel bankalardan yüklü miktarda krediler alarak belediyeyi borç batağına sürüklediğini söyleyerek, “Belediyeye ait kamyon ve kepçelere kadar her şeyi satışa çıkardılar. Satamadıkları araçları diğer kamu kurumlarının kullanımına sunup, arazileri iktidar yanlısı vakıfların kullanımına açtılar” şeklinde konuştu.

Seçmen sandıklara ulaşamadı

“2014 ve 2019 seçimlerinde Yüksek Seçim Kurulu (YSK), özellikle seçmenimizin yoğun olduğu mahallelerde ‘güvenlik’ gerekçesiyle sandıkların taşınmasına dair kararlar aldı” diyen Temel, “YSK siyasi tercihleri belli olan Kürt seçmenin sandığa gitmesini engellemek için seçmenle sandık arasına mesafe koydu. Sandıklar korucuların yoğun olduğu okullara taşınarak halkın silahların gölgesinde oy kullanması amaçlandı. Haliyle seçmenimiz sandıklara ulaşamadığı için oy kullanamadı. Güçlü olduğumuz bölgelerde seçime katılım oranı taşımalardan kaynaklı neredeyse yüzde 35’e düştü” dedi.

İktidarın önümüzdeki yerel seçimlerde de aynı baskı politikalarını uygulamayı amaçladığını belirten Temel, şöyle devam etti: “Partimiz bu konuda önlemlerini alıyor. Sandıkta güçlü bir hareketiz ve Erdîş’de çalışmalarımız bölge bölge devam ediyor. Sonuçları güvence altına alacak bilgi, birikim ve deneyime sahibiz. Önceki seçimlerde olduğu gibi bu seçimde de halkımızın oylarına sahip çıkıp kayyumları geldikleri yere geri göndereceğiz.”

Halkın taleplerini dinleyeceğiz

Temel, belediyeleri kayyumlardan aldıktan sonra ilk işlerinin halka ayrım gözetmeksizin hizmet sunmak olacağını söyleyerek, “Tüm seçilen arkadaşlarımızla birlikte halkın taleplerini dinleyip, şehrin röntgenini çekip, aciliyet gerektiren sorunları çözecek sonrası için ise planlı bir şekilde projelerimizi gerçekleştireceğiz” dedi.

Kadın çalışmalarımızı büyüteceğiz

Gerçekleştirmeyi planladıkları kadın çalışmalarını da anlatan Temel, “İlk olarak kadına yönelik psikolojik destek ve kadın sağlığı danışma birimlerimizi açarak aktif hale getireceğiz. Kadın kooperatifçiliğinin desteklenmesi için çalışmalar yürüteceğiz. Kadınların özel spor aktivitelerini yapması için spor alanları oluşturacağız. Meslek edinme merkezleri kurup yüz yüze ve online eğitimler vererek kadınların kendilerine uygun iş kollarını belirlemeleri için destek sağlayacağız. Dijital okur-yazarlık için kadınların teknolojik yetkinliklerini artırmaya yönelik eğitimler düzenleyeceğiz. Kadın emeğini görünür kılmak için yerel pazar alanları oluşturarak sürdürülebilir ekonomik kalkınma projelerini hayata geçireceğiz. Eril zihniyet tarafından hayatın nesnesi olarak görülen kadınlara elimizden gelen tüm desteği sağlayacağız” ifadelerini kullandı.

Özgür eş yaşamın ön koşulu

Eşbaşkanlık sisteminin önemine de değinen Temel, “Özgür eş yaşamı inşa etmenin ön koşulu olan eşbaşkanlık, aynı zamanda siyasetin erkek egemenliğinde olduğu algısını yerle bir eden sistemin adıdır. Kadınla erkeğin eşit temsiliyetinin yanı sıra demokratik yönetimlerin kendisiyle birlikte tüm yönetim mekanizmalarını da harekete geçiren, kararları ortak alan, bunun yatay örgütlenme modelini oluşturan ve toplumun dinamiklerini karar süreçlerine katarak bir hizmet açığa çıkarmayı hedefleyen bir sistemdir. Mor çizgimiz olan eşbaşkanlık sistemimize dayalı eşitliğe, demokratik yapılaşmaya, her farklılığın kendisini var etmesine, geleceğini ve ortak yaşamı kurmasına katkı sağlayacak bir şekilde çalışacağız ve bu modelle birlikte kazanıp birlikte yöneteceğiz” şeklinde konuştu.

Halkımıza hizmet etmek istiyoruz

Son olarak 31 Mart yerel seçimleri için çağrıda bulunan Temel, “Halkın ön seçim ile belirlenen eşbaşkan adayları olarak özelde kadınlara, gençlere, genelde ise tüm halklarımıza çağrımızdır: gelin birlikte, ayrım gözetmeksizin mücadele edip belediyelerimizi kayyumlardan kurtaralım. Hep birlikte bu hukuksuz uygulamalara sandıkta cevap verelim. Gün birlik günüdür; kenetlenip mücadeleyi ve dayanışmayı büyütelim. Çok işimiz var ama vaktimiz sınırlı; kaybedecek zamanımız yok. Çalışmak, halkımıza hizmet etmek için belirlenecek olan belediye meclis üyesi arkadaşlarımızla çalışmalarımızı büyütüp gasp edilen belediyelerimizi tekrardan geri alarak kıymetli halkımıza hizmet etmek istiyoruz” dedi.