İnce Gagalı Kızkuşu yok oldu
Toplum/Yaşam Haberleri —

İnce Gagalı Kızkuşu
- İnce Gagalı Kızkuşu resmen yok oldu. Uzun gagalı, ince gagalı ve beyaz sırtlı akbaba türlerinin sayısı 32 bine düştü.
- Tüm yaşam ağını taşıyan en temel gruplardan biri olan böceklerde benzer bir çöküşün içinde
Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN), İnce Gagalı Kızkuşu’nun resmen yok olduğunu ilan etti. Bir zamanlar Orta Asya’da üreyip kışın Avrupa, Kuzey Afrika ve Batı Asya’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada görülen bu kuş, artık yeryüzünde yok. 1912’den beri nüfusundaki düşüş fark edilmişti, 1990’ların ortasından bu yana da doğrulanmış tek bir gözlem bile yapılmadı. Tarım ve inşaatla yok edilen sulak alanlar, göç yollarında avcılık ve üreme alanlarının tam olarak bilinmemesi, bu sessiz tükenişin başlıca nedenleri olarak gösteriliyor.
Ama mesele sadece bir türün daha kaybolmuş olması değil. İnce Gagalı Kızkuşu, turbalıkların ve sulak alan ekosistemlerinin sağlığını gösteren bir uyarıcı türdü. Onun yok olması, aynı habitatı paylaşan başka canlılar için de ekolojik bir boşluk anlamına geliyor. Birleşik Krallık’ta yakın akrabası olan Avrupalı kızkuşunun da hızla azalıyor.
Bilim insanları “daha fazla türü kaybetmeden” acil ve ortak bir koruma seferberliğine ihtiyaç olduğunu söylüyor.
Açık Radyo’dan Atlas Sarrafoğlu’nun haberine göre İnce Gagalı Kızkuşunun hikayesi, bize bir türün nasıl sessizce sahneden çekilebildiğini gösteriyor. Aynı sessiz çöküş, bu kez pek sempatik bulunmayan ama ekosistemin görünmez işçileri olan bir başka grupta da karşımıza çıkıyor: Akbabalar.
Akbabalar da yok oluyor
İnsanlar yüzünden akbabalar neredeyse tamamen yok olmuş. 1992 ile 2007 yılları arasında, uzun gagalı akbaba, ince gagalı akbaba ve beyaz sırtlı akbaba türlerinin sayısı yüz kattan fazla azaldı; yaklaşık 4 milyondan, sadece 32 bine düştü. Bilim insanlarına göre bu çöküşün hızı, bir zamanlar milyarlarca olan yolcu güvercinlerinin 1914’te tamamen yok oluşunu aratmıyor. Akbabaların yokluğunda leşlerle beslenen köpek sayısı artıyor, hastalık taşıma riski yükseliyor, kuduz vakaları çoğalıyor. Yani bir tarafta ölmüş sığırlar için mücadele eden birkaç akbaba, diğer tarafta onların yerini almaya çalışan köpekler ve bu hastalıklarla boğuşan insanlar… Hepsi insan kaynaklı bir zincirleme ekolojik reaksiyonun halkaları. Akbabaların hikayesi de, insanlığın sürdüğü altıncı büyük yok oluşun sessiz ama çok güçlü bir uyarısı olarak karşımızda duruyor.
Böceklerin çöküşü
Ama ne yazık ki bu sadece birkaç kuş türüyle sınırlı bir kriz değil. Bilim insanları şimdi, tüm yaşam ağını taşıyan en temel gruplardan biri olan böceklerde benzer bir çöküşün yaşandığını söylüyor.
Dünya ısınmaya devam ederken, böcek dünyası da yok oluyor. Üstelik bu sadece pestisit kullanılan tarlalarda ya da yok edilen habitatlarda değil, kimyasal kullanımının az olduğu, görece “korunaklı” yerlerde bile yaşanıyor. Hızla ısınan bir gezegen, üzerindeki canlıları sessizce silmeye başlıyor. Araştırmacılar, tek bir insan ömrü içinde, “Yaşam Ağacı”nın neredeyse yarısının yok olmasından bahsediyor. HABER MERKEZİ















