Kapı çalacak diye bekliyoruz

  •  HADEP Silopi İlçe Başkanı Serdar Tanış ile İlçe yöneticisi Ebubekir Deniz'in gözaltında kaybedilmelerinin üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen bir kişi dahi ceza almadan, dosya kapatıldı.
  •  Babası alındığında henüz 5 yaşında olan Deniz’in kızı Ceylan "Biz her gün ‘Bir gün kapı çalacak, kapıyı açtığımızda karşımızda babamızı göreceğiz’ diye bekliyoruz" dedi.
  •  Bu umut ve inançla büyütüldüklerini kaydeden Deniz, "Babamın ne taziyesi kuruldu ne de bir mezarı oldu. Tam 20 yıldır babamın geleceği günü bekliyoruz” diye konuştu.

Serdar Tanış’ın babası Şuayip Tanış, "Failler belli ama adalet yok" derken kaybedilmesinden sonra avukat olan ve dosyayı üstlenen kardeşi Hakim Tanış, şunun vurguladı: "Failler meçhul değil, meşhurdur ama inanç ve umutla mücadeleyi sürdürüyoruz."

Şırnak’ın Silopi ilçesinde, 25 Ocak 2001’de çağrıldıkları İlçe Jandarma Komutanlığı’na gittikten sonra bir daha dönemeyen Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) Silopi İlçe Başkanı Serdar Tanış ve İlçe yöneticisi Ebubekir Deniz’in kaybedilişlerinin üzerinden 20 yıl geçti. Aradan geçen zamana rağmen bir sorumlu dahi ceza almadı. Kaybedilişlerinden sorumlu tutulan Şırnak İl Jandarma Alay Komutanı Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz hakkında herhangi bir inceleme başlatılmazken, aile ve avukatlar iç hukuk yollarını tükettikten sonra dosyayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşımıştı. AİHM, Türkiye’yi mahkum etmişti. 

Tanış ile Deniz’in aileleri ve avukatı, sorumluların yargılanması için mücadelelerini sürdürüyor.

Kardeşi davanın avukatı

 Tanış’ın kardeşi ve aynı zamanda davanın avukatı olan Hakim Tanış, 2015’te Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvuruda bulunduklarını hatırlatarak, “AYM 2019’da söz konusu başvurumuzu 'kabul edilemez' olarak buldu ve reddetti. Bunun üzerine AİHM'e yaptığımız ilk başvuruda Türkiye mahkum edildi. Çözüm süreciyle birlikte faili meçhul dosyalar tekrar gündeme geldi. Aslında o bizim için bir umut olmuştu. Ne yazık ki Türkiye'de ki siyasal sürecin değişmesiyle birlikte bu tutum tamamıyla değişti. Biz de Tanış ve Deniz'in avukatları olarak Ocak 2020’de dosyayı tekrar AİHM'e taşıdık. Dosya halen AİHM'de bekletiliyor."

Failleri meçhul değil, meşhurdur

 “Her ne kadar fail meçhul denilse de aslında bu olay faili meçhul değil, failleri meşhur olan insanlardır” diyen Av. Tanış, “Bu insanlar gözaltına alınıp kaybedildi. Bu da hukuk devletinin bir ayıbıdır. Meşhur failler tarafından öldürülen mazlumların yaşadığı bir hukuk devleti. Failler meçhul değildir. Bu olayın bir gün aydınlanacağına inancım var. Umu ve inançla mücadelem neyi gerektiriyorsa yapacağım" diye konuştu. 

Ersöz, ölümle tehdit etti

 Kaybedilen Serdar Tanış’ın babası Şuayip Tanış da oğlunun o süreçte sürekli olarak ölüm tehditleri aldığını belirterek, şunları söyledi: "Şırnak İl Jandarma Alay Komutanı Levent Ersöz bir gün beni aradı ve ‘Eğer Serdar bu işi bırakmazsa öldürürüm, yaşatmam’ dedi. Buna karşılık ben de, ‘HADEP resmi bir partidir. Eğer resmi olmadığına dönük bir sorun varsa bu Ankara’da engellenebilir’ dedim. O da bu söylemime karşılık, ‘Ben Serdar’ın bu topraklara girmesine izin vermem. İster resmi olsun, ister olmasın. Benim için hiçbir anlam ifade etmiyor. Benim bulunduğum bölgede HADEP açılamaz ve buna asla izin vermem’ dedi. Zaten bu açık tehditten sonra Serdar’ı ifadeye çağırdılar. Serdar’ın gidişinden sonra bir daha haber alamadık. Failler bellidir ama adalet yok. Tek isteğimiz Serdar ve Ebubekir’in faillerinin bir an önce yargı önünde hesap vermesidir.”

O zaman 5 yaşındaydı

 Gözaltında kaybedilen Ebubekir Deniz’in kızı Ceylan Deniz ise yıllardır babasının yolunu gözlediğini dile getirerek, şöyle konuştu: “Babam kaybedildiğinde ben daha 5 yaşındaydım. Geçimimizi sağlamak için Irak’a gidip geliyordu. Gittiği zaman bazen günlerce gelmiyordu. Babamı fazla tanıyamadım ama evden çıkıp bir daha gelmediği günü hiçbir zaman unutmuyorum. O gün dün gibi aklımda. Biz her gün ‘Bir gün kapı çalacak, kapıyı açtığımızda karşımızda babamızı göreceğiz’ diye bekliyoruz. Biz bu umut ve inançla büyüdük. Babamın ne bir taziyesi kuruldu, ne de bir mezarı oldu. Annem bizi hep ‘Babanız bir gün gelecek’ diye avuttu. Tam 20 yıldır babamın geleceği günü bekliyoruz. Babam yüreğimizde büyük bir yaradır. Bu öyle bir yaradır ki kabuk bağlamaz. Biz failleri tanıyoruz.”

Sistemden beklentim yok

 Deniz, 2012’de Mardin’in Dargeçit ilçesinde bir toplu mezar bulunduğunu ve bu mezarda babasının kemiklerinin de olabileceğinin kendilerine aktarıldığını anımsatarak, şunları söyledi: “Buna bile sevindik. Bir mezarları olacak diye sevindik. Ama DNA testi yaptıktan bir ay sonra kemiklerin babamlara ait olmadığı söylenildi. Ama biz umudumuzu hep diri tuttuk. Dünyanın neresinde olursak olalım, failleri sormaya devam edeceğiz. Bu sistemden umudum yok ama gerçek ortaya çıkana kadar bu mücadeleden de vazgeçmeyeceğiz.”   MA/ŞIRNAK

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.