Kimse umutsuzluğa kapılmasın

Polat Yıldırım

Polat Yıldırım

  • İmralı'daki tutsaklardan Hamili Yıldırım ile bayramda görüşen kardeşi Polat Yıldırım, şunu vurguladı: “Hamili sürekli olarak ‘Süreç bizim inisiyatifimizde. Kimse umutsuzluğa kapılmasın' diyordu.”

DENİZ BABİR / KÖLN

İmralı’daki tutsak Hamili Yıldırım'ı ziyaret ederken Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile de görüşme fırsatı bulan Polat Yıldırım, “Yıllar sonra Hamili ile görüştüğümüzde, sarıldığımızda ‘Sevgi işte bu’ diye düşünmüştüm. Ancak Başkan’ın sevgisi ve içten sarılışı tarifsizdi” dedi. 

İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım, Veysi Aktaş, Zeki Bayhan, Mahmut Yamalak ve Ergin Atabey, Kurban Bayramı dolayısıyla 7 Haziran'da aileleriyle görüşmüştü. Bayram görüşüne giden Hamili Yıldırım’ın kardeşi Polat Yıldırım, gazetemize konuştu. İmralı Adası’na 4. kez gittiğini hatırlatan Polat Yıldırım, “Yurt dışında yaşayan ve Hamili ile 80’lerde cezaevinde kalmış amcamın oğlu Mustafa Yıldırım adına başvurduk. Başvurusu bir defaya mahsus kabul edildi. Hamili, Mustafa’nın geleceğinden habersizdi. Bu onun için büyük sürpriz oldu” dedi.

Cezaevi müdürü eşlik etti

Sabah erken saatlerde İstanbul’dan Bursa’nın Gemlik ilçesine doğru yola çıktıklarını kaydeden Yıldırım, “Gemlik’e vardığımızda bizi adaya götürecek koster hazır bekliyordu. Aileler olarak kostere bindik ve İmralı’ya doğru hareket ettik. Cezaevi Birinci Müdürü yol boyunca bize eşlik etti. Dönüşte de bizimleydi. Müdürün yaklaşımı oldukça olumluydu” diye konuştu.

Kendinden çok emin ve kararlı

Görüş yerine gittiklerinde Hamili Yıldırım’ın amcasının oğlunu görünce çok şaşırdığını “Seni hiç beklemiyordum” diyerek, içtenlikle sarıldığını aktardı. Hamili Yıldırım’ın sağlığının ve moralinin iyi olduğunu dile getiren kardeşi, “Hamili her geçen gün daha da iyi görünüyor. Sağlığı da eskisinden daha iyiydi. Sanki tanıdığım eski Hamili değildi. Kendinden çok emin ve kararlıydı. Sürecin gün geçtikçe daha da iyiye gideceğini söyledi” dedi.

 

 

Süreç bizim insiyatifimizde

Polat Yıldırım, kardeşinin sürece ilişkin değerlendirmelerini ise şu sözlerle paylaştı: “Hamili sürekli olarak ‘Biz pek çok şeyi deftere yazdık. Süreç bizim inisiyatifimizde’ diyordu. Mustafa’ya sürecin Avrupa’da ve yurt dışında nasıl karşılandığını sordu. Mustafa, halkın çoğunluğunun sürecin nasıl ilerleyeceğini kestiremediğini, halk katılımında ciddi sıkıntı olmadığını ama anlamada ve kavramada zorluk yaşandığını söyledi. Hamili ise ‘Evet, doğru. Seziyoruz, hissediyoruz ama güzel olacak. Kimse umutsuzluğa kapılmasın’ dedi.”

Dêrsim’i serserilere bırakmışsınız

Hamili Yıldırım’ın Dêrsim’e ilişkin ciddi eleştirilerde bulunduğunu belirten kardeşi “Dêrsim’i serserilere bırakmışsınız. Bu Dêrsim’e yakışmaz” dediğini aktardı. Nazımiye’ye de özel bir vurgu yapan Hamili Yıldırım’ın, “1976’dan itibaren kazandığımız ilk yer orası. Nazımiye’yi nasıl Dêrsim merkeze karşı pazarlık konusu yapıyorlar? Bunlar kabul edilecek şeyler değil” dediğini aktaran Polat Yıldırım, şöyle devam etti: “Hamili, Mustafa’ya iki isim sordu. ‘Onları ara, konuş, Dêrsim’e yerleşsinler. Ben çıkacağım, geleceğim’ dedi. Ben gülerek ‘Sen nasıl çıkıyorsun’ dedim. Hamili ise ciddi şekilde ‘Ben çıkacağım, geleceğim. Ciddiyiz. Dêrsim’i inşa edeceğiz. Bunlar konuşuldu’ dedi.”

 

 

Bütün olmaya mecburlar

Mustafa Yıldırım’ın “AKP ve MHP arasında bir çelişki var mı” diye sorduğunu belirten Polat Yıldırım, kardeşinin yanıtını ise şöyle aktardı: “Süreci istemeyen kesimin daha çok AKP çevresinde olduğunu söyledi. Bahçeli’nin ise barıştan yana isimlerden birisi olduğunu söyledi. Fakat şunu da ekledi: ‘Türkiye’nin demokratikleşmesi için hepsi bir bütün olmaya mecburlar. Erdoğan’ın desteklediği iki isim var, onlardan birisi İbrahim Kalın diğeri Mehmet Uçum’dur. Bu iki isim sürece dahildirler.”

16 kanal izleyebiliyorlar

Hamili ile yaklaşık bir saat 10 dakika görüştüklerini belirten Polat Yıldırım, cezaevi koşullarına ilişkin de şunları aktardı: “16 kanal izleyebiliyorlar fakat iktidar medyası dışındaki kanallara izin verilmemiş. Cezaevi 1. Müdürü'nün girişimiyle sırt ve bel ağrıları için kendisine ortopedik yatak sağlanmış. Suriye’de cezaevinde kaldığı dönemde gördüğü işkenceler kalıcı rahatsızlıklar bırakmıştı ama sağlığı eskisine göre biraz daha iyi.”

Görüşme şansımız yok mu?

Yıldırım, görüşün sonunda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşme talebinde bulunduğunu, ancak başta reddedildiğini ifade ederek, şunları söyledi: “Görüşmenin sonunda müdür geldi ve ‘Hamili Bey, size bir iyilik yapayım, seni on dakikalığına Öcalan’ın görüşçüleriyle de görüştüreyim’ dedi. Müdür yanımızdayken bayram vesilesiyle Başkan’la görüşmeyi talep ettik ama kabul edilmedi. Hamili ile vedalaştık ve görüş odasından ayrıldık. Başkan’ı görmeden ayrılmak bana çok ağır geldi. Mustafa’yla bizi bir salona aldılar. Daha sonra Ömer Hayri Konar arkadaşın kız kardeşi de salona getirildi. Salonda beklerken müdür geldi, biraz sohbet ettik. Çıkarken, ‘Başkan’la görüşme şansımız hiç mi yok’ diye sordum. Gülümsedi ve ‘Belki size bir güzellik yaparım’ dedi. Çıkarken, ‘Sen daha evvel onu tanıyor muydun’ diye sordu; ben de ’Evet ama beni hatırlar mı bilmiyorum’ dedim.”

Hiç bu kadar heyecanlanmadım

Umudunu yitirdiği sırada görevlilerin odaya gelerek “Öcalan sizi görmek istiyor” dediğini söyleyen Yıldırım, o anki hislerini şöyle anlattı: “Şoka girdim; duyduğum şey gerçek olamaz gibi geldi. Görevliye ‘Bizi mi’ dedim, ‘Evet evet gelin’ dedi. Ben Başkan’ın yanına gidene kadar nasıl gittim, yanımda kim vardı, geliyorlar mıydı hatırlamıyorum. Odaya girdiğimde Başkan karşımdaydı, bir tek o anı hatırlıyorum. Yeğenlerinin çocuklarıyla ilgileniyordu. Hayatımda hiç bu kadar heyecanlanmamıştım. Başkan’ı son yayımlanan fotoğraftaki gibi düşünüyordum ama onu gördüğümde ‘İnsan bu yaşına rağmen bu kadar çevik olur mu’ diye düşündüm.”

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve Hamili Yıldırım

 

Çok iyi üç lider yarattık

Kürt Halk Önderi'nin onları görünce yerinden fırlayarak kalktığını ve kendilerine sarıldığını söyleyen Yıldırım, şöyle devam etti: “İçeri girdiğimde bana ‘Poto’ diye seslendi. Demek ki Hamili ile beni konuşmuşlar. Videolarından tanıdığımız o gür sesi hiç kaybolmamıştı. Pozitif enerjisiyle ‘Sen dede olmuşsun, bu hal nedir’ dedi. ‘Sen o Ana Fatma köyünün üstündeki çeşmeden bize su getiren kıvırcık saçlı çocuk değil misin’ diye devam etti. ‘Evet Başkanım’ dedim. ‘Bu ne hal?’ dedi ve tekrar sarıldı. ‘Seni sordum, iyi bir kardeşsin. Hep Hamili’nin yanında olmuşsun’ dedi. Daha sonra Başkan şöyle devam etti: ‘Çok iyi üç lider yarattık. Hamili’de bir Alevi pirini, Seyit Rıza’yı görebilirsiniz. Alevilerin piridir. Yeni bir Dêrsim, yeni bir Elazığ, yeni bir Urfa yaratacağız’ dedi. Sonra Ömer Hayri Konar arkadaşın kardeşine dönerek, ‘Ömer çok iyi bir arkadaş. Elazığ’a da gelmiştim. O da iyi bir lider. Bu arkadaşlar benimle yürüyebilecek seviyedeler, o güçleri var.’”

Başkan’ın sevgisi tarifsizdi 

Görüşmenin ardından yaşadığı duyguları tarif etmekte zorlandığını dile getiren Yıldırım, “Yıllar sonra Hamili ile görüştüğümüzde, sarıldığımızda ‘Sevgi işte bu’ diye düşünmüştüm. Ancak Başkan’ın sevgisi ve içten sarılışı tarifsizdi. Hamili ile görüştüğümde bile bu kadar etkilenmedim. Başkan görüşme boyunca elimi hep avuçlarının içinde tuttu. Çok heyecanlandım, çok terledim. Bunu fark etti, omuzlarımı sıktı. Aslında gevşememi, rahatlamamı istedi. Normalde üç dakika denmişti ama yaklaşık 10 dakika görüştük. Ayrılmak çok zordu. Görüşme sonunda çocukların başını okşadı; hepimizle tek tek vedalaştı.”

Telefon hakkı da gelebilir 

Bundan sonrası için aile görüşmelerinin muhtemelen bir takvime bağlanabileceğini söyleyen Polat Yıldırım, “Ama ne zaman, nasıl olur, bu konuda Hamili pek bir şey söylemedi. Süreç ilerledikçe tahmin ediyorum ailelere telefon görüşme hakkı da verilebilir” dedi. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.