Kürt halkına kaybettirenler lanetleneceklerdir

Forum Haberleri —

  • KDP, Türk sömürgeciliğini Kürdistan’da meşrulaştırıyor. Her düşmanlığı ve saldırıyı PKK’yle açıklıyor. Kürdistan tarihinden birazcık haberi olanlar Türk devletinin yüz yıldır Kürtleri tarihten silmeye çalıştığını bilir. 1920’lerde PKK yoktu.

ZEKİ AKIL

Türk devleti Kürt düşmanlığını ve saldırılarını sürdürüyor. Son saldırıları Garê’ye oldu. Bu tür saldırılar artık beklenmeyen saldırılar değil. Belki hangi noktaya, hangi gün saldırılacağı bilinmeyebilir. Türk devletinin Kürt halkını, direnişini, önder gücünü ve kazanımlarını ortadan kaldırmak istediği kimse için sır değil.

Türk devleti özellikle KDP üzerinde çalıştı, çalışıyor. Önemli oranda sonuç da alıyor. Özellikle KDP ve PKK arasında çelişkileri artırarak Kürtleri birbirine kırdırmak istediği de ayan beyan ortada. KDP de buna çanak tutuyor ve bu imha konseptinin bir biçimde içinde. Kürtleri tasfiye etmek için mutlaka işbirlikçi bir Kürt ayağına ihtiyaç var. Kürtler sömürgecilerin yanında durmaz, hele birlikte hareket ederlerse hiçbir devlet tek başına onları yenemez. Bu bütün Kürt direnişlerinde sınanmış bir olgudur.

KDP Güney’deki parlamentoyu devre dışı bırakmıştır. Var olan tek parti hükümeti değildir. Bir koalisyonla Güney yönetiliyor. Ancak Türklerle yapılan görüşme ve anlaşmalardan hükümetin diğer üyeleri ve parlamentonun haberi yoktur. En son Hulusi Akar Hewlêr’e geldi, sadece soyadı Barzani olanlarla görüştü. Bu görüşmeler halka ve parlamentoya açıklanmadı. Görüşmelerin askeri konularda olduğu herkes tarafından biliniyordu. Ve Akar bu görüşmelerin bir sonucu olacağını açıkladı. Sonucu şimdi birlikte seyrediyoruz. Garê’de olanlar bu pazarlıkların ürünüdür.

KDP, Türk sömürgeciliğini Kürdistan’da meşrulaştırıyor. Her düşmanlığı ve saldırıyı PKK’yle açıklıyor. Kürdistan tarihinden birazcık haberi olanlar Türk devletinin yüz yıldır Kürtleri tarihten silmeye çalıştığını bilir. 1920’lerde PKK yoktu. Şeyh Said, Dersim vb katliamları PKK yüzünden olmadı. ‘Kürt yoktur, herkes Türk olacak’ kararları PKK yüzünden alınmadı. Başûr’daki referandum sürecinde Erdoğan hızla İran ve Irak’la birleşti ve bir gecede Kerkük’ü Kürtlerin elinden çıkardılar. Basın önünde Barzani ve Güney yönetimine her türlü hakareti yağdırdı. KDP ve yöneticileri ağzını açıp bir cevap bile veremediler. Bu saldırılar PKK yüzünden olmadı. PKK referandum kararının içinde yoktu.

Türk devleti Şengal’ı, Efrîn’den Xinerê’ye kadar olan gölgeleri işgal ediyor, saldırıyor. Güney’i askeri üslerle donatmış. Bütün Kürdistan’ı denetimine almayı ve Kürtlerin bütün kazanımlarını ve varlığını ortadan kaldırmaya çalışıyor. KDP’nin kendisi de bu hedeflerin arasındadır. Türk devleti için iyi veya kötü Kürt yoktur. Sadece Kürtlüğü ortadan kaldırmak için kullanacağı Kürt’e ihtiyacı var. Direnen Kürt’ün işi bitirildikten sonra kullanılan Kürt’ü bir paçavra gibi bir kenara atmak ve ayakları altında ezmek son derece kolay olur.

KDP, Diyarbakır belediye başkanları ve milletvekilleri hapse atıldığında, kayyım adı altında gasp yaşandığında herhangi bir tepki gösterdi mi? Güney sürekli uçaklarla bombalanıyor. Siviller katlediliyor. Bir gün kınama yaptı mı? Hayır. Sürekli ve her kademede Türk faşistleriyle görüşüyor. Ancak kendileriyle aynı halkın çocukları olan PKK ve KCK yöneticileriyle görüşmüyor. Bu ne yaman çelişki veya düşmanlık? PKK’yle çözemeyeceği ne sorunu var ki?

Türk devleti nasıl Garê’ye girdi? Bu bölge Türkiye’nin sınırlarında değil. KDP için önemli bir bölge. Türk devleti KDP’nin yardımı ve onay olmadan oraya asker sokamaz. KDP’nin onayı olmadan havadan bombalayabilir. Zaten bunu rutin olarak yapıyor. KDP de bunu kabullenmiş. Genel mutabakatları var. Ancak indirme ve kara harekatlarında KDP’nin desteği ve onayı olmadan tek başına yapamaz.

Güney parlamentosu kimlik kazanamadı. Hükümet de hükümet olamadı. KDP istediği gibi davrandı ve bu kurumların içini boşalttı. Türklerle gizli, karanlık pazarlıklarını sürdürdü. Güneyli partiler KDP’ye katılıp yaptıklarını onaylamasalar da etkin bir varlık gösteremediler. Güney’in varlığı ve bütün kazanımları tehdit altında. Türkleri kim oradan çıkaracak, o kadar askeri üs boşuna mı orada tutuluyor? Bunlar önemli sorunlardır. Güney halkının, parlamento ve partilerinin iplerini bu kadar Türklerin eline vermeleri, Kürtlerin baş düşmanlarını bu kadar içlerine almalarını akıl karı değildir. KDP, meşru bir hak olarak gördüğü referandumda bile büyük bir tehdit ve düşmanlıkla karşı karşıya kaldı. Bundan sonra karşılaşmayacağının hiçbir garantisi yoktur. Kürt sorununda Türk faşizmi kimseyi dinlemez, verdiği hiçbir söze bağlı kalmaz. Onları durduracak yegane yol halkın karşı duruşu ve direnişidir. Dünya halkları Kürt halkıyla birliktedir. Çünkü Kürtler başkalarının topraklarını işgal etmiyorlar. Özgürlük ve demokrasi istiyorlar. Barışçıl çözümlere hazırdırlar. Bu açıdan moral üstünlük Kürtlerdedir. Ve en önemlisi de Kürt halkı ulusal birlikten yanadır.

Türk devletine kazandıracak ve Kürtlere kaybettirecek pozisyonlardan, gizli, kapaklı işlerden uzak durmak yurtseverliğin asgari görevlerindendir.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.