Libya Konferansı çözüm sunacak mı?

Elif SONZAMANCI yazdı —

  • Libya meselesi de Ortadoğu meselesi gibi çözülemeyen bir kördüğüm. Tarafların paylaşım kavgaları nedeniyle bu kördüğüm kolay kolay çözüleceğe de benzemiyor.

 

Tüm dünyada olduğu gibi uzun süredir pandemi ile cebelleşen Almanya sonbaharda gerçekleşecek seçimlere hazırlanırken, dış politikaya yönelik stratejik adımlarını sekteye uğratmadan devam ediyor. Kaoslara direk müdahale yerine indirekt müdahil olan Almanya, arabulucu rollerinde de bu stratejilerini devam ettiriyor. Nitekim Libya meselesindeki müdahilliği de benzer bir durum arzediyor. Hem meselenin içinde kalarak pastadan pay alma derdinde hem de mesafesini koruyarak uzlaşı misyonunu oynamaya çalışıyor.

Zira Berlin Libya için ikinci kez ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Geçen yıl Ocak ayında yapılan Libya Konferansı’nın ikincisi 23 Haziran’da gerçekleşecek.

Libya meselesi de Ortadoğu meselesi gibi çözülemeyen bir kördüğüm. Tarafların paylaşım kavgaları nedeniyle bu kördüğüm kolay kolay çözüleceğe de benzemiyor.

Geçtiğimiz yıl yapılan görüşmelerde 55 maddelik bir bildiri yayınlanarak uluslararası güçlerin Libya’nın içişlerine karışmaması ve silahlı mücadeleye müdahale etmemeleri salık verilmiş, tarafların kalıcı ateşkese hizmet etmeleri istenmişti. Tabii mevcut kararlara rağmen maddelere tam anlamıyla uyulmadı.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ayrıca tüm ülkelerin Libya'ya yönelik silah ambargosuna uymasını ve paralı askerlerin geri çekilmesi için de karar çıkardı.

Almanya Libya ile ilgili inisiyatif almasından bu yana Libya meselesi Almanya ile Türkiye’nin de uzun süre gündeminde kalan bir mesele oldu.

Öyleki Türkiye devleti körüklediği bölgesel savaşta Libya için de planlarında vazgeçmek istemiyor. Son dönemlerde sık sık diplomatik görüşmeler gerçekleştiren Türkiye ve Almanya Libya konusunda henüz uzlaşmadı. Almanya sık sık Türkiye’ye paralı askerlerini Libya’dan çekmesi yönünde uyarıyor.

Öte yandan konferans öncesi Libya’nın geçici Başbakanı Abdülhamit Dibeybe İtalya ve Fransa’da temaslarda bulundu. Temasların ardından Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da, Libya'daki Rus ve Türkiyeli paralı askerlere ilişkin çağrıda bulundu. Macron’a göre bölgedeki istikrar paralı askerler de dahil olmak üzere tüm dış müdahalelerin Libya topraklarından geri çekilmesinden geçiyor.

Yönetim modeli olarak kaostan beslenen AKP iktidarının bu uyarılara rağmen çeteleri hala Libya’da tuttuğu biliniyor.

Bu varlığını meşru mevcudiyet olarak adlandıran Türk Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, en son Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ile yaptığı görüşmede Libya’daki varlıklarını savunmuş, paralı askerlerin çekilmesi konusunda hemfikir olduklarını, fakat verilen askeri eğitim ve danışmanlık desteğinin önemine dikkat çekmişti. Nitekim Libya’daki çetelerin varlığını eğitim-danışmanlık adı altında meşrulaştırma çabasındaydı. Türkiye ile muhataplıkların daha da genişlemesini düşünen Merkel ile Erdoğan görüşmesinde de konu önemle hatırlatılmıştı.

Türkiye’nin oradan sadece görüntü olarak çetelerini çektiği, fakat hala önemli oranda çetenin Libya’da bulunduğu belgeleriyle yansımıştı. BM paylaştığı verilerde Libya’da Türkiye, Rusya, Sudan ve Çad tarafından sağlanmış olan 20 bin civarında yabancı paralı asker olduğunu belirtiyor.

İçişleri Bakanı Soylu bir konuşmasında “Benim devletim Libya'ya ve Karabağ'a çökülmesine fırsat vermedi” sözleriyle aslında bu ülkelere tabiri caizse nasıl çöreklendiğini bir kez daha itiraf etmiş oldu. Beka nutuklarıyla Suriye, Irak, Akdeniz ve Libya’da söz sahibi olmak adına kaostan beslenen iktidar, hayallerinin buhar olmasını da Soylu gibi izleyeceğe benziyor.

Almanya ve BM, Libya için birinci Berlin sürecine katılan devlet ve kuruluşları, 23 Haziran’da ikinci konferansa davet etti. Konferansta bu kez Libya'yı ilk kez geçiş hükümetinin temsil etmesi bekleniyor.

Almanya ve Fransa Doğu Akdeniz ile ilgili tüm aktörlerle görüşülmesi gerektiği görüşünde. Konferans öncesi bu görüş beyanları, 23 Haziran’da Berlin’de belirlenecek stratejinin rengini ortaya çıkarıyor. Konferanstan çözüm mü çıkacak, yoksa kriz mi şimdilik soru işareti. Fakat etkin bir çözümün çıkmayacağını da söylemek mümkün.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.