Makbule Ana: Suçum Kürt olmak
Dosya Haberleri —

Makbule Özer
- Makbule Özer'in 81 yaşında ve artık sağlık sorunlarının eskiye göre çok daha ilerlediğini belirten kızı Naime Özer, "Çok yaşlı ve sağlık sorunları var. Siz götürüp teslim etmezseniz biz götüreceğiz dediler. Biz de götürmezsek infazı yanacak, kaçak durumuna düşecek. Şimdilik itiraz hakkını da ortadan kaldırmışlar ancak cezaevine götürüldükten sonra avukatlar itiraz edebilecek" diyor.
- Makbule Ana ile konuşuyorum. "Benim suçum ne?" diye soruyor. Kendisinin sadece Kürt olduğu için bu zulme maruz kaldığını söylüyor ve şöyle devam ediyor "Ben Kürt olduğum için cezaevine gönderiliyorum. Ben Kürt olduğum için haksızlık yapıyorlar."
GÜLCAN DERELİ
Van’ın Edremit ilçesinde “örgüte yardım etmek” iddiasıyla mahkemenin verdiği 2 yıl 1 aylık hapis cezası sonrası 9 Mayıs 2022'de eşi Hadi Özer ile birlikte tutuklanan 81 yaşındaki Makbule Özer, Eylül 2022 tarihinde İstanbul Adli Tıp Kurumu’na (ATK) sevk edilmiş, ancak ATK, “Kürtçe tercüman yok” diyerek, şikayetlerini dinlememişti. Kendisine sorulan soruları anlamayan Makbule ana ise işaret diliyle derdini anlatma çalışmıştı. Van Cezaevi'nden İstanbul'a getirilip tek kelime konuşamadan yeniden Van Cezaevi'ne götürülmesi ve ATK'nin bu yaklaşımı kamuoyunda tepki çekmiş, işkence olarak tanımlamıştı. Tepkilerin ardından birçok ağır hastalığı bulunan Makbule ana, 7 Eylül 2022 tarihinde Van Cezaevi’nden tahliye olmuştu. Ancak Makbule ana, şimdi tekrar cezaevine girecek.
ATK'den oybirliği ile zulüm
11 Kasım’da ATK tarafından mahkemeye gönderilen yazıda, “Makbule Özer’in mevcut belgeleri ve muayene bulgularına göre halihazırda, R Tipi Cezaevi şartlarında kalmasının uygun olduğu, 3 ay sonra gözlem notları ve son durumu gösteren sağlık kurulu raporu ile birlikte muayeneye gönderilmesi sonrasında sorulan hususlar hakkında yeniden değerlendirileceği oy birliği ile karar verildi” denildi.
4 Aralık'ta cezaevine girecek
30 Kasım'da savcılıkla görüşen aileye, Özer’in R Tipi Cezaevi'ne teslim edilmesi istendi. Aile, bunun üzerine 4 Aralık Pazartesi günü Özer’i cezaevine teslim edecek. Gazetemize konuşan Makbule Özer'in kızı Naime Özer, "4 ay kaldı, 4 ayın sonunda annem için cezaevinde kalamaz raporu verildi. 5 Eylül’e kadar süre verilmişti, yani bir yıllık bir süre verilmişti. Biz de 5 Eylül'den önce bir yıl dolmadan tekrardan bölge hastanesinden anneme rapor aldık. Anneme heyet tarafından yüzde 61 rapor verildi. Bunu savcılığa gönderdik, savcılık kararıyla tekrar İstanbul Adli Tıp’a gönderildi. Adli Tıp’tan cezaevlerinde kalabilir kararı çıktı" diyor.
Şartlı olarak annemi eve getirdik
İstanbul, İzmir ve Elazığ olmak üzerine 3 ilde R Tipi Cezaevi bulunuyor. Makbule Özer'in, bu üç cezaevinden birine götürülmezse kendileri tarafından zorla götürüleceğini söyleyen savcı aileye en geç 4 Aralık'a kadar süre veriyor. Duruma tepki gösteren Naime Özer, "Avukat beni aradı savcı bey annenizi görmek istiyor dedi. Sabah gelin dedi, daha tutuklama kararı verilmemişti. Annemi aldık adliyeye gittik. Avukat kapıyı açarken savcı sadece kapı arasından annemi gördü. 'Böyle tutuklarsam ringde Elazığ’a götürürler, ringde rahatsızlanır, aile adına söz veriyor musun bunu tekrar rehabilitasyon cezaevine götüreceğine dair' dedi, avukat da evet demiş. Biz de aile olarak şuna karar verdik. Elazığ’da kimseyi tanımıyoruz, ortamını bilmiyoruz, soğuk bir coğrafya olduğu için de İzmir’i tercih etmek zorunda kaldık. İzmir’de hem akrabalarımız olduğu için hem de yeğenimin yakın olmasından kaynaklı oraya götüreceğiz. Cumartesi günü İzmir’e gideceğiz. Pazartesi sabah da İzmir’deki cezaevine teslim edeceğiz. Bu şartla biz annemizi eve geri getirebildik" diye vurguluyor.
Nebulizatör cihazına bağlı
AKT’nin verdiği kararın bir diğer bölümünde ise Özer’in tekerlekli sandalye ile muayeneye geldiği, astım, nefes darlığı, diz, ayak, bilek hareketlerinin kısıtlı ve görme kısıtlılığı olduğu notları düşüldü. Ancak buna rağmen cezaevine gönderilmesi uygun görüldü. Annesinin adliyeye giderken dahi perişan olduğunu söyleyen Naime Özer, şöyle devam ediyor: "Tekerlekli sandalye yukarı çıkmıyor diye yola çıkarmışım, annemi indirmişim getirmişim adliyenin merdivenlerinin üzerine. Orada yengemle babam kolundan tutmuş yukarı çıkarmışlar. Ben de tekerlekli sandalyeyi kucağıma alıp yukarı çıkarmışım. Sonra arabaya bindirip savcının yanına götürmüşüz. Annem üç merdiveni bile zor çıkıyor dördüncüsünde tıkanıp kalıyor. Nefes darlığı var. Buhar makinesine (Nebulizatör Cihazı) bağımlı, cezaevinde böyle bir imkan olmayacak, hayatını riske atıyorlar."