Meydanlarda izlediler

• Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tarihi çağrısı Avrupa’da da büyük bir ilgiyle karşılandı. Onlarca kentte Demokratik Kürt Toplum Merkezleri’nde (DKTM) bir araya gelen Kürdistanlılar açıklamayı kitlesel olarak izledi. 

HAKAN TÜRKMEN / ERDOĞAN ZAMUR

Almanya’nın başkenti Berlin’de ise Kürdistanlılar ve dostları açıklamayı izlemek için Brandenburger Tor Meydanı’nda bir araya geldi. Dev ekrandan takip edilen İmralı Heyeti’nin yaptığı açıklama zılgıtlar ve sloganlarla karşılandı. Heyecan ve merakın yaşandığı alana, fotoğraf ve açıklama ardından ise duygusal anlar damgasını vurdu. Tarihi açıklama için alanda bulunanlar duygu ve düşüncelerini gazetemizle paylaştı. 

 

 

Rêber Apo’ya güveniyoruz

“Bu tarihi açıklamayı canı gönülden dinledik. Kürdistan halkına, özgürlük savaşçılarına, Tişrîn Barajı’nda direnenlere, Rêber Apo’nun fikirleriyle kendini örgütleyen Êzîdî halkına kutlu olsun” diyen Êzîdî Kadın Meclisi Berlin Temsilcisi Nurê Alkış şu mesajı verdi: “Bu açıklama ile demokratik ve siyasi zeminde mücadelemizi sürdürebiliriz. Rêber Apo’ya ve Kürt Özgürlük Hareketi’nin mücadelesine güveniyoruz. Bu adım sadece Kürt halkı için değil, aynı zamanda Türkiye halkları ve Ortadoğu halklarına barışı getireceğine inanıyoruz.”

 

 

Bu kıymetli çaba desteklenmeli

“Sayın Öcalan dişiyle, tırnağıyla bu değerleri yarattı. Rêber Apo’nun bu çağrısı herkese büyük sorumluluklar yüklüyor” diyen Ecevit Taştı, “Rêber Apo’nun açıklamasına samimiyetle yaklaşılması ve yeni paradigmaya uygun şekilde pratik adımlar atılması gerekiyor. İlk adımı karşılıksız bırakılmamalı. Bu kıymetli çabayı desteklemeliyiz. Zaman, toplumsal barışa ulaşma zamanıdır. Herkesin sorumluluk alması gerekiyor. Tüm halklar, bu çağrıya kulak vermeli ve birlikte bir çözüm için harekete geçmelidir” diye konuştu. 

 

 

Yeni bir döneme kapı aralandı

Yapılan çağrının tarihi bir fırsat sunduğunu ifade eden Engin Ulugana ise şunları söyledi: “Rêber Apo’nun açıklamaları, Kürt sorununun çözümü için umutlu olmamızı sağlıyor. Bu açıklamalar, yıllardır süren mücadelenin ardından gelinen noktada, Kürt halkının özgürlük mücadelesinin başarılı bir şekilde sürdürülmesi için yeni bir dönemin kapılarını aralıyor. Bu tarihi sürecin bir parçası olarak, Rêber Apo’nun çağrısına destek veriyor ve bu mücadelenin kazanılacağına olan inancımızı yineliyoruz.”

 

 

Rojava’ya saldırılar durmalı

Rojava’da, DAİŞ’in saldırılarının ardından evlerinden edilen ve Avrupa’ya gelmek zorunda kalan Fatma Mustafa da çağrıdan büyük moral aldığını belirterek, “Önder Apo, bu açıklamalarıyla bizlere büyük bir umut verdi” dedi. Türkiye devletinin Rojava’ya yönelik saldırılarının bir an önce durması gerektiğini söyleyen Fatma Mustafa “Rojava halkı, Önder Apo’nun fikirleriyle özgürlük mücadelesini sürdürürken, bu saldırıların devam etmesi sadece barışı engelliyor. Bizler, Rojava halkı olarak, Önder Apo’nun gösterdiği yolda ilerlemeye kararlıyız. Bu tarihi anı, hep birlikte sahiplenmeli ve onun özgürlüğü için hep birlikte mücadele etmeliyiz” diye konuştu. 

 

 

Çağrının arkasındayız 

Türk devletinin imha ve inkar zihniyetini aşması gerektiğine vurgu yapan Mahir Aktaş ise “Kürt halkı, artık geçmişteki gibi kolayca kandırılamaz. Bu bilinç düzeyiyle, Ortadoğu’nun mevcut konjonktüründe, eğer Türk devleti inkarcı tutumunu sürdürürse, kaybeden taraf kendileri olur. Önderliğimiz gerekli çağrıyı yaptı. Bizler halk olarak bu çağrıya uyacağız. Ancak Türk devleti de Kürtlere karşı silah bırakmalı. Red, imha ve inkar siyasetinden vazgeçmeli. Her halk gibi, Kürtlerin de demokratik ve ulusal haklarına riayet edilmelidir” çağrısında bulundu.  

 

 

Karşılıksız kalmamalı

Türk devletinin bir önce gerekli adımları atması gerektiğini ifade eden Azad Tanrıverdi ise “Bundan 50 yıl önce, Kürtlerin adını bile anmayanlar, bugün Kürtlerin varlığını ve haklarını tartışıyorlar. Bu noktaya gelmemizde Önder Apo'nun çok büyük bir payı vardır. O olmasaydı, bugün Kürtlerin hakları konuşulmazdı. Bizim, Önder Apo’ya bağlılığı ve inancı tamdır. Her Kürt yurtseverinin bu süreçte yapması gereken şey, Önder Apo’yu daha çok sahiplenmektir. Önder Apo’nun bu çağrısı devlet zemininde karşılıksız kalmamalıdır. Uzatılan bu el geri çevrilmemelidir” diyerek Türk devletine seslendi. 

Önderliğimiz özgür olmalı

Kitlesel olarak çağrının izlendiği merkezlerden birisi de Zürih Kürt Toplum Merkezi’ndeydi. Burada da her yerde olduğu gibi heyecanlı anlar yaşandı. Yılladır barış için mücadele eden anneler de oradaydı. Önderliğe güvendiğinin tam olduğunu belirten Emine Dağlı “Hem sevinçliyim hem de kaygılıyım. Barış masasını devirdiler. Ancak inanıyorum ki Önderliğimiz bu barışı getirecek. Evet biz savaş istemiyoruz ama Türk devleti de Kürtleri katletmekten vazgeçsin. Bu özgürlüğe vesile olacak. Önderliğimiz özgür olacak” dedi. 

 

 

Sonuna kadar Önderliğimizleyiz

Şehit yakını olan Zahide Hüseyin çantasında çıkardığı kalem ve silgiyi göstererek “Biz Önder Apo’dan bunları alarak mücadeleye başladık. Artık Önderimiz özgür olmalıdır. Türk devleti bir taraftan barış derken Rojava’ya dönük her gün bombalama yapıyor. Biz savaş istemiyoruz. Ancak koşullar kendini dayatırsa sonuna kadar da savaşacağımızı iyi bilsinler. Biz şehid ve gerilla anneleri olarak sonuna kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz” dedi.

 

 

Kürtlerin başarısıdır

Nure Sincar da açıklamadan sonra sevincini yanındakilerle paylaşanlardan. “Önderliğin arkasında daima duran Kürtleri selamlıyorum” diyen Nure Ana’nın mesajı ise şöyle: “Eğer biz doğru adım artarsak bunu devamı gelecek. Bu adım başarıdır, Kürtlerin başarısıdır… Aslında devlete hiç inancım yok ama o mecburi yapacak. Eğer Türk devleti gücünü kaybetmemiş olsaydı zaten Önderliğimizin ayağına gitmezdi” diye konuştu.