Nehatiye Dîtin / Görülmemiştir

Kültür/Sanat Haberleri —

ZEHRA DOGAN

ZEHRA DOGAN

  • Zehra Doğan'ın Türkiye'deki ilk kişisel sergisi “Nehatiye Dîtin / Görülmemiştir” 9 Ekim - 9 Kasım 2020 tarihleri arasında Kıraathane Edebiyat Evi’nde izleyici ile buluşuyor.

ZABEL MİRKAN

“Young British Artists” grubunu hatırlayalım. İngiliz sanatçılar ve Britart olarak da anılan Genç İngiliz Sanatçılar veya YBA’lar, ilk kez 1988'de Londra’da sergilenmeye başlayan özgün bir sanatçılar grubu. Grubun öne çıkan isimleri arasında Damien Hirst, Tracey Emin gibi sanatçılar var. Tracey Emin, özellikle yaptığı işlerle grupta sivrilen –ve kadın olmasıyla da daha çok konuşulan, tartışılan bir sanatçı.
Emin’in işleri arasında depresyon nedeniyle haftalarca içine gömüldüğü yatağı ve o yatağın yanında yer alan içki şişeleri ve kondom paketleri gibi nesneler var. Eserin adı “My Bed” (Benim Yatağım). Emin’in çokça konuşulan bu işi, bunun bir sanat eseri olup olmadığı noktasında da derin tartışmalara neden oldu.
Örneğin başka bir sanatçı bir sergide bu yatağın üzerine atladı ve “Artık benim yatağım,” dedi. Bir başka konuşulan işi ise Emin’in birlikte olduğu partnerlerinin isimlerini bir çadırın içine yazması oldu ve bunun niteliği de hayli konuşuldu, üstelik çoğunlukla ahlâkçı bir yerden.
Feminist bir sanatçı olan Emin, işlerinin sanat eseri olup olmadığı tartışılmaya dursun, erkek sanat camiasına ve tarihine bir başkaldıran olarak isminden bahsettirdi. Ve bahsettirmeye devam da ediyor.

Görülmemiştir: oyunbozanlığa bir örnek
Zehra Doğan’ın Nehatîye Dîtın / Görülmemiştir isimli, Türkiye’deki ilk kişisel sergisi yine bu feminist başkaldırıya, oyunbozanlığa bir örnek. Çünkü bu sergide Zehra’nın işlerinin çoğunda görebileceğimiz ve çoğu kadının kendisinin görmekten bile rahatsız olduğu, utandığı, utandırıldığı regl kanı gibi malzemeler var. Ya da iç çamaşırlarından oluşturulmuş bir kolaj var. Vajina imgeleri var. Anne ve ablasının onun üretebilmesi için verdiği destek var.
Tutsak edildiği zamanlarda sınırlı imkân ve malzemeyle adeta işlerini “yoktan var eden” Zehra, eline geçen her malzemeyi yaratıcı ve feminist bakış açısıyla kullanabilmiş. Zehra’nın bu eserleri hapishanede üretebilmesi, belki de içeriden dışarıya ulaşan en derinlikli işlerden.

Feminist dayanışma
Zehra’nın işleri arasında en dikkat çekici olan detaylardan biri, annesi ve ablasının ona her koşulda yardım etmek için çabalaması. Bir fistanın üzerine çizdiği yüzlerle kaplı işi bunun en güzel örneklerinden biri. Zehra, annesinden temiz kıyafet istiyor, annesi ona bir fistan getiriyor. Zehra bu fistanı ustaca işliyor, tek tek dikiyor ve bir sonraki kapalı görüşte kirli çamaşırlarını tekrar annesine teslim etmesi için gardiyana veriyor. Sonra yine temiz kıyafet diye farklı bir fistan geliyor. Bir sonraki hafta Zehra bunu yine “kirli kıyafet” olarak gardiyana veriyor.

Zehra erkek bir sanatçı olsaydı?
Bir başka işinde, dökülen saçlarını ve havalandırmaya düşen güvercin kanatlarını kullanıyor. Zehra’nın yeteneği ve ilham aldığı malzemeler, izleyene adeta umut aşılıyor. Kürt bir kadın sanatçı ve gazeteci olarak, tutsaklık sürecinde bu imkânsızlıkları ve zorlukları böylesine bir imkâna çevirmesiyle Zehra Doğan büyük bir takdiri hak ediyor. Bazı eleştiri oklarının hedefinde olmasında tüm bu kimliklerin etkisi olduğunu da unutmayalım. Zehra erkek bir sanatçı olsaydı aynı hedef göstermelere maruz kalır mıydı, üzerine biraz düşünelim. Çünkü bu feminist perspektifi Zehra zaten bize yeterince sunuyor.


Zehra Doğan Kimdir?


Kürt gazeteci ve ressam. Nusaybin’deki sokağa çıkma yasağı sırasında çizdiği resimleri sosyal medyada paylaştığı ve 10 yaşındaki bir çocuğun notlarını haberleştirdiği için hakkında örgüt üyeliği suçlamasıyla dava açıldı. 9 Aralık 2016'da ilk duruşmada örgüt üyeliği suçlamasından beraat etti ve örgüt propagandası suçlamasından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Daha sonra "örgüt propagandası"ndan 33 ay hapis cezasına çarptırıldı, Haziran 2017'de tutuklanarak Diyarbakır E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na gönderildi. 24 Şubat 2019 tarihinde tahliye oldu. Yurtdışında yaşayan sanatçı Mayıs 2019'da Tate Modern'daki "Ê Li Dû Man" (Geride Kalanlar) yerleştirmesiyle uluslararası sanat camiasında isminden hayli söz ettirdi.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.