Örgüte finansman mizanseni

  • Amed’de ”örgüte finansman sağlandığı” iddiasıyla çok sayıda kişinin gözaltına alınıp tutuklandığı operasyonun altından istihbarat oyunu çıktı. Okumadan imzaladığı ifadesiyle iki kızını da tutuklatan Mehmet Şah Bozkuş, Amed Barosu’na verdiği dilekçeyle komployu anlattı.

 

Amed’de onlarca kişinin ”örgüte finansman sağladıkları” iddiasıyla gözaltına alınmasını sağlayan operasyonun, serbest bırakılacağı taahhüt edilen bir yaşlı tutukluya, önceden hazırlanan ifadenin okutulmadan imzalatılmasıyla başlatıldığı ortaya çıktı.

MA’dan Ömer Çelik, Amed’de 26 Mayıs ve 21 Haziran tarihlerinde “narko-terörizmin finansmanına” yönelik yapıldığı lanse edilen iki operasyona dair çarpıcı bilgilere ulaştı.

100’den fazla gözaltı

İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince 26 Mayıs’ta gözaltına alınan 34 kişiden 33’ü tutuklandı. 21 Haziran’da ise 105 kişiye yönelik Amed merkezli 5 kentte yapılan operasyonda 73 kişi gözaltına alındı. Her iki operasyon da “örgüt üyeliği” iddiasıyla kısa bir süredir Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Mehmet Şah Bozkuş’un (63) ifadelerine dayandırıldı. Tahliye olacağı 27 Mayıs’ta cezaevi kapısında jandarmalar tarafından yeniden gözaltına alınan Bozkuş, 8 gün sonra savcılığa çıkarıldı. İstihbarat tarafından görevlendirildiğini belirttiği bir avukat eşliğinde ifadesi alınan Bozkuş, 75 bin TL karşılığında tahliye edileceği vaadiyle kandırıldığını ve kendisine bir takım evraklar imzalatıldığını iddia etti.

Avukatı şikayet etti

Mahkeme tarafından tutuklanıp yeniden cezaevine konulan Bozkuş, okumadan imzaladığı ifadeleriyle kendi iki kızının da tutuklandığını öğrenince, sorgusunda kendisini yanlış yönlendiren avukat A.B. hakkında kayıtlı olduğu Diyarbakır Barosu’na şikayette bulundu. Bozkuş, şikayet dilekçesinde başından geçenleri bir bir anlattı. 

Bozkuş, dört aydan fazladır tutuklu olduğu başka bir dosyadan 27 Mayıs’ta tahliye olduğunu, aynı gün cezaevinden henüz çıkmadan bu kez ”örgüte finans kaynağı” sağladığı iddiasıyla yeniden gözaltına alındığını dile getirdi. Bozkuş, şöyle devam etti: “Gözaltında geçirdiğim 8 günün 3. gününde iki gün jandarmada, iki gün ise savcılıkta olmak üzere dört gün tarafıma okunmayan, ne yazdığını bilmediğim tutanaklar için ifadede hazır bulunduruldum. 2021/16104 sayılı soruşturma dosyasında ifademin alınması için İl Jandarma Komutanlığı’na götürüldüğümde, daha önce hiç görmediğim, kim tarafından gönderildiğini bilmediğim avukat A.B. hazır bulunuyordu. Tanımadığım, bu nedenle de güven duymadığım avukatı görmem üzerine kendi özel vekaletimin bulunduğu avukatımın olduğunu, ifademde onun hazır bulunmasını istediğimi belirttim. Ancak istihbarat personeli ‘bu avukat barodan, çok daha iyi, ifadende o olacak’ deyip, 75 bin  TL para karşılığında da beni tahliye edeceklerinin vaadinde bulundular. Bununla birlikte istihbaratın çağırdığı avukat A.B. ise ‘her şeyi bana bırak, seni tahliye edeceğim’ dedi.”

Yeniden tutuklandı

İfadesinin alınması sırasında zaten hazır olduğunu gördüğü, kimin kaç dönüm arsasının olduğu yazılı listeden bu toprakların yerlerinin sorulduğunu aktaran Bozkuş, şunları söyledi: “Bilmediğimi söyleyince ‘yalan söyleme, bunlar senin komşuları, topraklarının nerede olduğunu nasıl bilmiyorsun’ dediler. İfadede sorulan diğer soru ise örgüte para verilmesiyle ilgiliydi. Avukat A.B. nedeniyle 2010-2011 yılında örgütün baskı-tehditle benden para aldığı şeklinde beyan vermek zorunda kaldım. Sorulan bu iki soru haricinde bana herhangi bir soru sorulmadı. Tahliye olduğum gün cezaevinden çıkmama dahi izin verilmeden, cezaevinde yeniden gözaltına alındım. Hem psikolojik hem de bedenen çok yorulduğum 8 günün sonunda hukuka aykırı işlemlerle yeniden tutuklandım.”

Bozkuş, tutuklandıktan sonra şahsi avukatlarından eşi ve kendi kızları hakkında dahi ifade verdiği ve bu ifadelere dayandırılarak kızları dahil 27 kişinin gözaltına alındığını öğrendiğini söyledi. 

İfade tutanağı verilmedi

Kendi ifadesine dayanarak kendisi ve kızları dahil birçok kişinin de tutuklandığını, tutukladıktan sonra öğrenen Bozkuş, şunları dile getirdi: ”Ayrıca avukatlarımın ne ifade verdiğimi göremediklerini, istihbarat tarafından ifademe getirilen avukatın vermiş olduğum sözde ifade için beklerken şahit oldum. Özel avukatım ‘vermen gerekiyor, nasıl vermezsin’ diye sorduğunda, avukat A.B. bana bakarak ‘sana söylediğim şeyler sebebiyle avukatına veremiyorum’ dedi. Ben de bana her seferinde söylediği ‘seni tahliye edeceğim’ sözünü düşünerek özel avukatıma ‘tamam, sıkıntı yapmayalım’ dedim. Ben tutuklandıktan sonra dahi avukatlarımın ifadeden haberdar olmadığını öğrendim. Daha sonra avukat A.B.’nin yanına giden kızama, ifadeyi veremeyeceğini, bunun yasak olduğunu, ancak para verirlerse ifadeyi alabileceklerini, ifadeyi vermek için öncesinde komutandan izin alması gerektiğini söylemiştir.”

Hakkında hazırlanan sözde ifadede, bahsettiği sorular dışında kendisine başkaca soru sorulmadığını belirten Bozkuş, okunmadan imzalatılan ifade tutanağında yer alan diğer hususlar hakkında bilgi sahibi olmadığını kaydetti. Bozkuş, hukuka aykırı tüm bu sebeplerle daha önce hiç görmediği, tanımadığı, dosyasından nasıl haberdar olduğunu bilmediği ve bu nedenle istihbarat tarafından gönderildiğini düşündüğü avukat A.B. hakkında ve bağlantılı olduğu kişilerden davacı oldu.  AMED

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.