Rojava’da yeni hamle

• İşgale ve soykırıma karşı yeni bir hamle başlattığını duyuran Kuzey ve Doğu Suriye'deki kadın örgütleri, işgalci Türk devletinin işlediği savaş suçlarına karşı harekete geçilmesi çağrısı yaptı.

Kuzey ve Doğu Suriye’deki kadın örgütleri, Türk devletinin işgal saldırılarına karşı “İşgale ve soykırıma hayır! Kadını ve yaşamı hep birlikte koruyalım” şiarıyla yeni bir hamle başlattı.
Şehba’daki Serdem Kampı ile Hesekê’nin batısındaki Waşûkanî Kampı’nda yapılan ortak açıklamada, Türkiye’nin Rojava’da işlediği savaş suçlarına dikkat çekilerek, “İşgal, soykırım ve faşizm hezimete uğratılacaktır” mesajı verildi.
Açıklamada, Türk devletinin Suriye’deki krizin başından beri kirli bir rol oynadığına, saldırılarıyla gelişmelere olumsuz etkide bulunduğuna, işgal ettiği Bab, Ezaz, Cerablus, Efrîn, Girê Spî ve Serêkaniyê’de terörist gruplar için eğitim ve üslenme noktaları oluşturduğuna dikkat çekildi.

Çetelerle ilişkisi açık

“İşgalci Türk devletinin başta DAİŞ ve El Kaide olmak üzere çeşitli adlar adı altında bir araya getirdiği uluslararası terör örgütü listelerinde yer alan çete gruplarıyla ilişkisi artık gizlenemeyecek bir gerçekliktir” denilen açıklamada, çeteler eliyle işlediği suçlar dile getirildi: “Türk devletinin doğrudan denetiminde olan çete grupları da adı geçen bölgelerde Türkleştirme, etnik ve kültürel soykırım, demografik yapıyı değiştirme ve zorunlu göç politikaları yürütmektedir. Bu terörist çete grupları sivillere karşı katliam, talan, hırsızlık, tarihi mirasları tahrip etme, ağaç kesme, tarım ve ormanlık alanları ateşe vermek gibi suçlar işlemektedir.”

Kadın özgürlüğü hedefte

Açıklamada, Türk devletinin saldırılarla kadının varlığını hedef aldığına işaret edilerek, şunlar kaydedildi: “Tecavüz, katliam, esir alma, kaçırma gibi vukuatlar, kadınların soykırımını hedeflemekte, iradesini ve mücadelesini kırmayı amaçlamaktadır. Hevrîn Xelef ve Eqîde ananın katli, Şehit Amara’nın cenazesiyle oynanması, çok sayıda kadının Türk devleti ve çetelerinin en kirli suçlarına maruz kalması, son olarak Kobanê’nin Helinc köyünde Zehra, Hebûn ve Emîne Weysî’nin katledilmesi hâlâ hafızalardadır. Türk devletinin gerçekleştirdiği saldırılarda kullandığı vahşi yöntemler, kadınların devrim ve kazanımlarını korumadaki öncülüğünden korktuğunu göstermektedir.”

Er ya da geç yargılanacaktır

Türk devletinin Suriye topraklarının bir kısmını işgal altında tutmasının ve başka yerleri işgal tehditlerinin bölge güvenliği için endişe verici olduğu belirtilen açıklamada, “Kadın özgürlüğü ve devrim kazanımlarını tehdit eden suçların önünü almalıyız” denildi. 
Türk devleti ve çetelerinin Suriye halklarına karşı işlediği etnik ve kültürel soykırımın, zorla göç ettirme ve demografi değiştirme uygulamalarının, insanlığa karşı işlenmiş suçlar ve savaş suçu kapsamına girdiği ifade edilen açıklamada, “Türk devleti er ya da geç yargılanacak ve cezalandırılacaktır” denildi.

Devrimi korumalıyız

Başlatılan hamle ile kadın dayanışması ve birliğiyle büyük bir güç oluşturulacağı, işgal, soykırım ve faşizm hezimete uğratılacağı kaydedilen açıklamada, şu çağrı yapıldı: “İlgili kurum ve kuruluşlara, Kuzey ve Doğu Suriye’de işlenen suçlara karşı utanç sessizliğinden çıkmaları, hukuki, insani ve ahlaki ilkelere göre aktif bir rol alarak harekete geçmeleri çağrısında bulunuyoruz. Kadın ve insan hakları kurumları başta olmak üzere tüm ilgili kurumları, işlenen suçları belgelemek ve suçluların yargılanması için rollerini oynamaya çağırıyoruz.
Uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne uluslararası hukuk eden, bölgesel ve küresel güvenlik tehdit oluşturan Türk devletine saldırılarını durdurması ve Suriye topraklarına saldıran güçlerini çekmesi adına baskı yapmaya davet ediyoruz. Dünya çapında tüm kadın örgütleri ve hareketlerini, Kadın Devrimi’ne destek vermeye çağırıyoruz. Çünkü bu devrimin kazanımları, tüm dünya kadınlarının kazanımlarıdır. Bu nedenle devrimi korumak; dünya adına insanlık için karanlık güçlere karşı büyük savaş veren QSD, YPG ve YPJ’ye destek olmak gerekmektedir.”

ANHA/ QAMIŞLO