Şavakların Göçü

Toplum/Yaşam Haberleri —

Şavaklar

Şavaklar

  • Eskiden Ovacık'ta Kanikazık yaylamız vardı. Hayvanlarımızı oraya götürürdük. Ama şimdi para alıyorlar. Munzur dağındaki yaylalara çıkıyoruz. İhale yapılır ve tüm sürü sahipleri bu ihale sonucunda istenilen ücreti verdikten sonra ancak yaylalara çıkabiliyor.
  •  
  • Feraçayır yaylası için 500-600 bin, Kalıntaş yaylası için 210 bin, Bağın yaylası için ise 950 bin lira kira parası aldılar. Yaylaya çıkaracağımız koyunun çifti için 86 lira ödemek zorundayız. Eskiden meralar, yaylalar serbestti. Ama şimdi devlet bizden para alıyor.
  •  
  • Kira parası alıyorlar ama yaylalara gidecek yolu yapmıyorlar. Suyu derelerden içiyoruz. Hayvanlarımızı karayolunun gideceği yere kadar kamyonlarla taşıyoruz. Oradan da yürüyerek yüksek yaylalara çıkıyoruz.

 

YILMAZ KAYA/DERSİM

Yüzyıllardır tek geçim kaynakları olan hayvancılıkla uğraşan Dersim'in tek göçebe aşireti Şavakların göçü başladı. Bahar ile birlikte Munzur dağına ve Erzincan yaylalarına çıkan Şavaklar, Ekim ayında ise ya köylerine ya da kışı geçirmek için kiraladıkları arazilere dönüp burada çadır açarak yaşamlarını sürdürüyorlar. Yaklaşık 5 aylarını dağlarda ve yaylalarda geçiren Şavaklar, binbir emekle ürettikleri peynirleri yok pahasına satmak zorunda kaldıkları için emeklerinin karşılığını da alamamaktan şikayetçiler.

İran'ın Mazenderan bölgesinde yaşayan bölgenin en güçlü aşireti Şîqaqî aşiretinin bir kolu olan Şavaklar, yüzyıllar önce buradan göç edip Amed ve Dersim eyaletlerine yerleşirler. Daha sonra aşiret üyeleri Osmanlı imparatorluğu tarafından Amed’den Dersim, Elazığ ve Erzincan bölgelerine gönderilir. Çoğunluğu Alevi kökenli olan ve Kurmancî lehçesi ile konuşan Şavaklar, günümüzde yoğun olarak Çemişgezek'in Komer, Sinsor, Devdrêj, Vaksuvan, Brexi, Axgi, Müştak, Doşan ile Pertek'in Titenîk, Barav, Celedor, Komraş, Kohpînî, Nisirto, Sevak, Doxîkan köylerinde yaşıyor. Elazığ'ın Muratçık, Meşeli, Yılangeçiren ve Şahinkaya köyleri ile Erzincan'ın İliç ilçesinde de belli bir oranda Şavaklar yaşıyor.

Dersim’in tek göçebe aşireti

Elazığ ve Erzincan bölgesinde yaşayan Şavakların çoğunluğu yerleşik hayata geçerken, Çemişgezek ve Pertek'te yaşayanların tamamı ise göçebe ya da yarı göçebe olarak hayvancılıkla geçimlerini sağlıyor. Baharın başlaması ile Munzur dağı ve yaylaları ile Erzincan yaylalarına çıkan Şavaklar, Ekim ayının başından itibaren dağ ve yaylalardan geri dönüş yapıyor. Aşiretin bir kısmı kışı köylerinde geçirirken, çoğunluğu ise kış ayları için Mazgirt, Pertek, Ovacık gibi ilçelerde kiraladıkları arazilerde çadırlar ve ağıllar kurarak burada yaşamayı tercih ediyor. Küçükbaş hayvancılıkla geçimlerini sağlayan Şavaklar, Dersim'in göçebe hayat sürdüren tek aşireti.

Parasını ödeyen yaylaya çıkıyor!

Munzur dağındaki yaylalardan bir hafta önce ailesi ve küçükbaş hayvanları ile dönerek Mazgirt ilçesinde kiraladıkları arazide kışı geçirecek olan 75 yaşındaki Şavaklı İmam Erdoğan, Çemişgezek'e bağlı Doğan köyünde oturduklarını, ancak arazinin verimsiz olması nedeniyle Munzur dağındaki yaylalara çıktıklarını belirtiyor. Baharla birlikte Valilik, Kaymakamlık, İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile Alay Komutanlığı tarafından oluşturulan bir komisyon tarafından İl Özel İdaresi aracılığı ile yaylaların kiralandığını aktaran Erdoğan, "Eskiden Ovacık'ta Kanikazık yaylamız vardı. Hayvanlarımızı oraya götürürdük. Ama şimdi para alıyorlar. Munzur dağındaki yaylalara çıkıyoruz. İhale yapılır ve tüm sürü sahipleri bu ihale sonucunda istenilen ücreti verdikten sonra ancak yaylalara çıkabiliyor" dedi.

Hayvanın çifti 86 lira

Şavaklıların Pülümür'de Yeldağı, Feraçayır, Bağın, Elmalı, Soğanlı, Kalınkaş ve Şampaşa gibi yaylalara da çıktıklarını anlatan İmam Erdoğan, "Örneğin bu yıl Feraçayır yaylası için 500-600 bin, Kalıntaş yaylası için 210 bin, Bağın yaylası için ise 950 bin lira kira parası aldılar. Yaylaya çıkaracağımız koyunun çifti için 86 lira ödemek zorundayız. Eskiden meralar, yaylalar serbestti. Ama şimdi devlet bizden para alıyor. Kira parası alıyorlar ama yaylalara gidecek yolu yapmıyorlar. Suyu derelerden içiyoruz. Hayvanlarımızı karayolunun gideceği yere kadar kamyonlarla taşıyoruz. Oradan da yürüyerek yüksek yaylalara çıkıyoruz" diyerek yaşadıkları mağduriyeti dile getiriyor.

Arazi kira, yayla kira

2014 yılından itibaren Pülümür yaylalarına geldiklerini söyleyen Erdoğan, "Kışın Mazgirt köylerinde kiraladığımız araziye gelip burada çadırlar kurarak, hayvanlarımız için ağıllar oluşturarak kalıyoruz. Arazi kira, yayla kira. Göçebeyiz yani. Bizler daha çok Munzur ve Pülümür taraflarına yaylaya çıkıyoruz. Aşiretimizde bazı sürü sahipleri ise Çemişgezek, Erzincan ve Erzurum yaylalarına çıkıyor" diye anlatıyor.

'Emeğimizin karşılığını alamıyoruz'

Kış hazırlıkları için yeni yeni çadır ve ağıl kurmakla meşgul olan Havva Can, 3 çocuk annesi bir Şavaklı. Haziran-Ekim arası yaylalarda olduklarını, su sorunu yaşadıklarını, suyu derelerden eşeklerle getirdiklerini belirten Havva Can, telefonun çekmemesinden dolayı köyde kalan ya da batıya yerleşen aileleri ile haberleşemediklerini söylüyor. Keçi ve koyun toplam 300 küçükbaş hayvanının olduğunu belirten Havva Can, "Yaylada sadece peynir üretiyoruz. Ama bu emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Sütümüz, peynirimiz, hayvanlarımız değerini bulsun istiyoruz" diyor. 

'Çocukların eğitimi de sorunlu'

Üç çocuğundan ikisinin okula gittiğini ancak yaylaya çıktıklarında eğitim ve öğrenimlerinin aksadığını ifade eden Can, "Okullar daha tatile girmeden Mayıs sonu ya da Haziran başı yaylaya çıkıyoruz. Okulların açıldığı Eylül ayında da bizler yine yayladayız. Mecburen eğitimde birkaç hafta aksama oluyor. Kışın ise kiraladığımız arazilerde çadır kurarak yaşıyoruz. Okul servisleri tam bulunduğumuz yere gelmiyorlar. 'Çocukları falan noktaya getirin oradan alalım' diyorlar. Ancak kış aylarında bazen metrelerce kar yağar. Çocuklar okula gidemiyor bu dönemde. Uzaktan eğitim deniliyor ama bizde internet yok. Kaldığımız bölgenin internet alt yapısı yok. Kaç kez başvurduk ama halen internet bağlatmadılar" diye anlatıyor.

Şavaklılar tüccarlardan şikayetçi

Beş ay boyunca kaldıkları Munzur dağı yaylalarında tek geçim kaynakları olan hayvancılıkla uğraştıklarını ama ürettikleri peyniri ucuza tüccarlara satmak zorunda kaldıklarını söyleyen Şavaklılardan Semra Erdoğan da, emeğinin karşılığını alamamaktan şikayetçi. Yaylada günde iki kez hayvanları sağdıklarını ve elde ettikleri sütten  peynir yapıp gelen tüccarlara sattıklarını ifade eden Erdoğan, "Tüccar da bizim ürettiğimiz peynire kendi etiketini yapıştırıp iki kat fiyata satıyor. Tüm Şavaklılar bundan şikayetçiyiz. Ama değişen bir şey olmuyor" diyor. Semra Erdoğan, aylarca dağda elektriksizlik ve su sorunu yaşamalarına rağmen bu göçebe hayata alıştığını belirterek, "Bu hayatı ve işimi seviyorum" diye ekliyor. 

Arpa-sapan fiyatları artıyor

Mayıs ayının 15'i ile Haziran ayının 5'i arasında Dersim ve Erzincan’da yaşayan Şavaklıların yaylalara çıkmaya başladığını söyleyen Oktay Er (36), kışın hayvanlarını beslemek için satın almak zorunda kaldıkları arpa ve saman fiyatlarının artışı ile yaylaya çıkmak için bir-iki gece konaklamak için kaldıkları arazi sahiplerinin çıkardığı zorluklardan dert yandı. Yaylaya çıkarken, araçların gidebileceği yere kadar kamyonlarla hayvanları taşıdıklarını, bazen hayvanların tümünün gelmesi için arazide gecelemek zorunda kaldıklarını belirten Oktay Er, "Arazi sahibi köylüler sorun çıkartıyor. 'Neden arazimizde kalıyorsunuz' diyorlar. Biz arazilerini kullanmıyoruz. Sadece orada en fazla bir iki gün kalıp yaylalara çıkacağız. Ancak onun bile kirasını istiyorlar bazen" diye aktarıyor.

'Üreten biziz ama karşılığını alamıyoruz’

Kışı geçirmek için arazi kiraladıklarını, hayvanları beslemek için arpa ve saman almak zorunda kaldıklarını söyleyen Er, "Benim 450 koyunum var. Arpanın tonunu bu yıl vadeli 3 bin 700, peşin ise 2 bin 650'ye aldık. Samanın tonunu ise bin 100 liraya aldık. Nisan'ın 20'sine kadar hayvanları arpa ve samanla beslemek zorundayız. Samanı Diyarbakır ve Siverek tarafından getirtiyoruz. Yaylada iken sadece peynir yapıyoruz. Kilosunu 19 liradan gelen tüccarlara satıyoruz. Tüccarlar da kârını katarak ya mandıralara ya da Elazığ'a satıyor. Üreten biziz ama karşılığını alamıyoruz. Yaylaları devletten kiralıyoruz. Ama devlet kiraladığımız yaylalara yol yapmıyor. Bazen kendi cebimizden kepçe kiralayıp hayvanlarımızı götürebileceğimiz yere kadar yolu açıyoruz" diyerek yaşadıkları zorlukları sıralıyor.

Elektrik ve su ciddi sorun

Munzur yaylalarına çıktıkları Mayıs ayı sonunda yüksek yerlerde halen kar olduğunu, bazen yaylada iken de kar yağışı ve yağmura maruz kaldıklarını belirten Şavaklılardan Esma Yıldırım da elektrik ve su sorunu olduğu için ciddi sıkıntılar çektiklerini söylüyor: "Yaylada bu sıkıntıları anlıyoruz. Bizler göçebeyiz. Yani kışın kalacak yerimiz yok. Yazın da çadırlardayız, kışın da çadırlarda. Kışın mecburen yayladan inip Pertek ve Mazgirt tarafında arazi sahiplerinden arazi kiralıyoruz bahar ayına kadar. Kiraladığımız arazilerde de bazen elektrik ve su sorunu yaşıyoruz."

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.