Şengal kendi geleceğini arıyor

Forum Haberleri —

  • Şengal Özerk Meclisin 4. olağan kongresinde bir adım daha ileri atılmıştır. Özerk meclis içinde Arap halkından ve Şii kesimden temsilcilerin yer alması önemli bir adımdır.

RAUF KARAKOÇAN

Şengal Özerk Meclisi 4. olağan kongresini gerçekleştirdi. Êzîdîler yaşadığı ferman sonrası oluşturdukları özerk yönetim ile kendilerini yönetme deneyimleri önemli tecrübeler kazandı.  Savaş koşullarının hüküm sürdüğü dönemde kurulan özerk yönetim modeli, Irak coğrafyası içinde bir ilki temsil etmektedir. Öz yönetim ve öz savunma yapılanması birçok engellemelere, Irak merkezi hükümeti tarafından resmen tanınmamasına rağmen, Şengal halkı kendi geleceğini inşa etmede oldukça kararlı bir direniş sergilemiştir. 

Şengal Özerk Meclisi’nin 4. olağan kongresinde bir adım daha ileri atılmıştır. Özerk meclis içinde Arap halkından ve Şii kesimden temsilcilerin yer alması önemli bir adımdır. Yerelde temsil açısından böyle bir meclisin oluşması, farklı kimliklerin ve inançların hoşgörü içinde bir arada olması ve kendilerini yönetmesi bölgesel sorunların çözümü konusunda da önemli perspektifler sunmaktadır. Kıt imkanlarıyla, deyim yerindeyse el yordamıyla yol alan bir topluluğun, bugün geldiği aşama hiç de küçümsenmeyecek bir gelişmedir. 

Türk devletinin saldırılarına ve KDP’nin ihanet dayatmalarına karşı önemli bir duruş sergileyen Şengal halkı 4. olağan kongresiyle kendi iradesini ortaya koymuştur. Özerk Meclisin giderek daha kalıcı hale getirilmesi ve güçlendirilmesi gerekmektedir. Çünkü, Şengal coğrafyasının jeopolitik ve jeostratejik konumu dış güçlerin de ilgi alanına girmektedir. TC-KDP ortaklığı, sadece PKK karşıtlığı temelinde bir ortaklık olmayıp aynı zamanda Êzîdî inancına ve Êzîdî toplumuna karşı da bir ortaklıktır. En somut örnek: Türk devletinin İHA-SİHA’larla aralıksız süren keşif ve hava saldırılarıdır. Yine, BM ve bazı AB devletlerinin de desteklediği, KDP ve Bağdat hükümeti arasında imzalanan ihanet anlaşmasıdır. Özelikle de KDP, siyasi konjonktür el verdiği oranda ve ele geçirdiği her fırsatta Şengal’le saldırma ihtimali çok yüksektir. Şengal’deki özerk yönetime son vermek için her türlü iş birliğine ve ihanete açıktır. 

Yaşanan Êzîdî fermanını jenosit olarak tanıyan devletlere de önemli sorumluluklar düşmektedir. Geç de olsa soykırım uygulamasını kabul etmeleri olumlu bir gelişmedir. Ama eksik ve yetersiz bir kabulleniştir. Soykırım yaşayan bir inanç topluluğuna KDP’nin ihanet dayatmalarını, Türk devletinin pervasız saldırılarını engellemelidirler. Irak devletinin var olan mevcut halk iradesini, özerk meclisini ve meşru savunma gücü olan Asayiş güçlerini ve Şengal’in siyasi statüsünü tanımamasına karşı durmalıdırlar. Hem soykırımı tanımak ve hem de bunca olumsuzluğa ses çıkarmamak samimiyetsizliktir. Türk devletinin alçakça saldırılarına karşı tek bir kınama mesajı yayınlamayan güçlerin soykırımı tanımaları doğru bir yaklaşım değildir. Taliban ile zihniyette ortak yanlarını vurgulayan diktatör Erdoğan, Êzîdîlerle zihniyet çatışması içinde olduğunun açık bir ifadesidir. Êzîdî düşmanlığında DAİŞ zihniyeti neyse Erdoğan’ın zihniyeti de odur.

Şengal’e yapılan saldırılar soykırımın devamıdır. Bu nedenle soykırımı tanımak yetmez Türkiye’nin saldırılarını durdurmaları gerekir. 

Şengal’de filizlenen özerk yapı bir rol model oynama gibi bir görevi de vardır. Özelikle de Irak halkı açısından gerekli bir modeldir. Toplumsal sorunların çözümü için de perspektif içermektedir. Savaşta yıpranmış, ekonomisi çökmüş ve devlet aygıtı işlemez hale gelmiş, siyasi istikrarsızlık kalıcı hal almış, dış güçlerin çekişme ve çatışma sahasına dönüşmüş bir ülkedir Irak. Çözüm arayışları toplumun dokusuna uygun arayışlar değildir, bu nedenle sonuç vermemektedir. İnançlar ve etnik kökenler üzerinden toplum ayrıştırılmış, birbirine düşman hale getirilmiştir. Böylesine karmaşık sorunların girdabında boğuşan Irak halkı çözümsüzlük ve çaresizlik içine sürüklenmiştir. Şengal adeta Irak’ın prototipidir. Şengal’de ki özerk yönetim modeli bu nedenle tüm Irak halkları açısından ilham kaynağıdır. Şengal de ki yapılanma Irak’ta ki sorunlarının çözüm mayasıdır. 

Demokratik toplumun inşasında Şengal bir kaldıraç gibi görevini yerine getirebilir, rolünü oynayabilir. Şengal halk bileşenleri bir arada yaşama formülü olan özerk yönetimi geliştirip, güçlendirdikleri oranda çevresine de örnek olabilirler. Şengal güvenliği açısından da bu gereklidir. Çünkü; Şengal’in güvenliği dış çevre ile kurulacak iyi ve dostane ilişkilere de bağlıdır.

Irak içi çelişki ve çatışmaların, KDP ihaneti ve TC’nin saldırıları Şengal açısından ciddi riskler oluşturmaktadır. Bu riskler göz önünde bulundurularak tedbirle almalıdır. Şengal halk bileşenleri özerk meclis ile kendi geleceklerini inşa etmede önemli bir fırsat yakalamıştır. Şengal kendi geleceğini ararken toplumsal sorunların çözümüne de yol gösteriyor. Başkan Apo’nun demokratik, ekolojik, kadın özgürlüğü paradigması ve Demokratik Ulus çözümü, geleceğini arayan halklar açısından da yol göstermeye devam edecektir. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.