Sömürgeci sistem rahatsız
- Son yıllarda 25 etkinliklerinin "gerekçesiz" gerekçelerle yasaklandığını söyleyen MKM sanatçısı Engin Cengiz, "Kürt müziğinde yakalanan ivme, sömürgeci sistemi rahatsız ediyor" dedi.
Kürt müziği ve sanatçılarına dönük baskı son yıllarda arttı. Kürtçe konser ve tiyatrolar yasaklanırken, sanatçılar ise kimliklerinden kaynaklı hedef tahtasına konuluyor. Söz konusu yasak ve engellemelere en çok maruz kalan kurumların başında Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) geliyor. MKM'nin 2022 ve 2023 yılı içerisinde yapmak istediği tüm konserler, yasaklandı.
MA’dan Esra Solin Dal’a konuşan MKM sanatçılarından Engin Cengiz, Kürt müziğine, diline ve kültürüne dönük saldırıların son yıllarda arttığını hatırlatarak, “Yüzyıldır Kürt kimliği, müziği ve dili saldırı altında. Sömürgeci sistem sadece Kürtlerin diline ve kültürüne saldırmıyor, bir bütün olarak Kürtlere saldırıyor. Bu saldırılarla öncelikle örgütlü Kürtlüğü yok etmek istiyor. Bu saldırılara karşı dilimizle ve müziğimizle güçlü bir direniş hattı örerek durabiliriz" dedi.
Kürt müziğinin son dönmelerde ciddi bir ivme ve yükseliş kazandığını kaydeden Cengiz, bu durumun toplum içindeki dinamikleri etkilediğini belirtti. Bu ivmenin sömürgeci sistemi rahatsız ettiğinin altını çizen Cengiz, "Sanat, gemilerin önündeki buzkıran gibidir. Bir ritimle, bir şarkıyla, bir stranla birçok insanla buluşabilirsiniz. Sana,t hem sosyolojik anlamda hem de politik süreçlerde toplumla daha çabuk iletişim kurulmasını sağlar. Bu nedenle egemenler, sanata ve sanatçıya saldırarak, aslında halkla olan bu iletişimi engellemeye çalışıyorlar" şeklinde konuştu.
Artık bütün Kürt sanatçılara
MKM’nin 30 yıllık kültür sanat yolculuğunda birçok baskıyla karşı karşıya kaldığını ifade eden Cengiz, şunları söyledi: "Daha önce MKM ile hareket eden sanatçılara yönelik bir baskı vardı. Şimdi bütün Kürt sanatçılarına yönelik bir baskı var. Yani bu örgütlü alanı baskı altına aldıktan sonra diğer çevrelere yöneliyor. Bizim şu ana kadar 25 etkinliğimiz yasaklandı. Bu yasaklar için gerekçesiz gerekçeler diyebiliriz."
Saldırı, Kürt ve dilinedir
Cengiz, opera sanatçısı Pervin Chakar’a dönük tartışmalara işaret ederek, Kürtlere yönelik sömürgeci bakış açısının dışa vurumu, sömürgeci zihniyetin kendisini Kürtlerle eşit görmeme hali olduğunu vurguladı. Cengiz, "Bir Kürt opera yapabilir mi? Kürt kadını bunu başarmış olabilir mi? Çünkü opera şuanda çok üst sınıfın, elit kimliğin dinlediği bir müzik olarak görülüyor. Burada aslında hedeflenen Kürt dili ve kimliğidir. Bu olayla birlikte düşmanlık ifşa oldu" dedi.
Kabul edecekler
Kürt toplumunun derin bir kültüre sahip olduğunu vurgulayan Cengiz, şunları ifade etti: ”Kürtler bu dünyaya birçok şey katabilecek bir dil ve kültüre sahiptir. Dilimizi de kimliğimizi de kabul edeceksiniz. Yani bugün kabul etmezseniz yarın edeceksiniz. Daha 40 yıl öncesine kadar Kürt yok diyorlardı. Şimdi bütün dünyada Kürtçe şarkılar dinliyoruz. Kürtler artık bu sömürgeci kalıntılara itibar etmiyor. Toplum, müziğine ve kültürüne sahip çıkarak, bu saldırılara karşı mücadele edebilir. Toplum bu yasaklara boyun eğerse sömürgeciler amacına ulaşır. Toplum bunu kabul etmez daha güçlü sahip çıkarsa, bu saldırı dalgası kırılır." İSTANBUL