Yahudiler bitti sıra mahallesinde!

Toplum/Yaşam Haberleri —

Altındağ/Yahudi Mahallesi

Altındağ/Yahudi Mahallesi

  • Altındağ’daki tarihi Yahudi Mahallesi yok olma tehlikesiyle ile karşı karşıya. Kültürel zenginlik değerindeki sahipsiz bırakılan bu mahalle kentsel dönüşüm tehdidi altında. Tek bir Yahudi’nin kalmadığı mahallede artık izleri de silinmek isteniyor. 

MASİS HESKİF/ANKARA 

Ankara’nın Altındağ ilçesinde bulunan Yahudi mahallesinin geçmişi Milattan önce 2. yüz yıla kadar uzanıyor. Osmanlı’nın Ankara’yı almasından önce de kentte Yahudiler yaşıyordu. Ankara’nın, İspanya ve Portekiz’den göç eden Yahudilere de ev sahipliği yapıyordu. Bir dönem kalabalık bir Yahudi nüfusunun bulunduğu Ankara’da, İsrail devletinin kurulması, cumhuriyet sonrası devlet politikaları ve Varlık Vergisi’nden kaynaklı nüfus günden güne azaldı.

Mahalle günümüzde “İstiklal Mahallesi” olarak isimlendirilmiş, yarı yanmış halde bulunan evler, duvarlarında yazıların olduğu, kimisinin çatısının olmadığı, sokaklarında korku dolu sessizliğin hâkim olduğu, canlıların dahi yaşam bulmakta zorluk çektiği metruk bir halde. 

Ayakta kalan tek yapı Sinagog

Oysa bu mahalle bir kaynakta da yazıldığı gibi “Bütün kapıların açık olduğu, evlerden müzik seslerinin yükseldiği mahalle” bir semt güzelliğindeydi. Evler iki katlı, kilden ve ahşap balkon süslemelerin olduğu şato görünümlü; sokaklarda çeşmelerin olduğu, çocuk gürültüsünün eksik olmadığı bir mekandı. Estetik mimarinin ön planda olduğu mahallede şu günlerde ayakta kalan en sağlam yapı ise Sinagog.

Polis eşliğinde ayin

Büyük bahçe duvarı üzerinde yüksek demirlerle çevrilmiş Sinagog’un içini görmek mümkün değil fakat çevredekiler, Sinagog’ta yılda bir kere ayinin olduğu, bu ayinin ise polisler eşliğinde yapıldığını aktarıyor.

Ankara’nın kültürel oluşumuna Ermeniler, Rumlar kadar Yahudilerin de katkısı oldukça büyük. Kültürel zenginliği en çok barındıran semt ise şüphesiz Ulus. Bu semt aynı zamanda Ankara’nın üzerine kurulduğu yer konumunda. Yahudilerin, Ermenilerin, Rumların yaşam sürdüğü bu semt, kozmopolit bir yapıya sahip ve geçmişten günümüze çok sayıda eser bırakmış durumda. Farklı kültürlere air eserler zaman içerisinde yok edilmiş ya da yok edilme tehlikesiyle karşı karşıya bırakılırken, gayrimüslimlerin mezarlarına dönük saldırı politikalarının da olduğunu bilinmekte. En yakın örnekleri ise Sincan ilçesinde bulunan Zir Vadisi’neki tarihi Ermeni Mezarlığı’na yapılan saldırı ve Ulus’ta Ermeni Mezarlığı üzerine yapılmak istenen ve hâlâ inşaatı devam eden TOKİ. Ölülerin mirasına dahi saygı olmazken, kültürel zenginlik değeri taşıyan eserlerin hiç önemsenmediği çok açık. İşte Ankara’daki Yahudi Mahallesi bu örneğin en çarpıcı hali.

Kentsel dönüşümle yutulacak

Dönem dönem şüpheli yangınların da hedefi olan mahalle, Çevre, Şehircilik Bakanlığı’nın içerisine Hacı Bayram Mahallesi, Kale Mahallesi ve Hergelen Meydanı’nı bölgesinin 4 etaplık kentsel dönüşüm projesi kapsamında yer alıyor. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan’a Yahudi Mahallesi’ne dönük politikayı sorduk. 

Tezcan Karakuş Candan

Taşıdığı kimlik yok ediliyor 

Tezcan Karakuş Candan da Ulus’un çok farklı kültürlerin bir arada yaşadığı, çok katmanlı bir mekân olduğuna dikkat çekti. Ankara’nın son dönemlerde çok büyük bir tahribatı yaşadığını da sözlerine ekleyen Candan, en büyük tahribatın ise Melih Gökçek döneminde yaşadığını söylüyor. Candan “Ankara, Cumhuriyet tarihinin 4’te 1 dönemini AKP’nin yerel yönetimlerde iktidar olduğu süreçte yaşadı. Bu süreçte hem cumhuriyetle bir rejim hesaplamasına gidildi hem de siyasal İslam bakış açısıyla tek devlet, tek din yaklaşımıyla mekâna müdahale etiler. Yahudi Mahallesi de o dönemde bakımsız, çöküntü halinde bırakılan, sessiz, güvensiz bir ortam olarak sunuldu ve mahalle metruk hale getirildi. Bu durumun bir tarafında rant politikası var, bir taraftan da ise bölgenin taşıdığı kimliğin yok edilmesi var. İkisi birleşince de Yahudi Mahallesi bugün böyle bir tahribatın bir parçası haline geldi” şeklinde konuştu. 

Bilinçli bir şekilde yok ediliyor

“Farklı kültür ve geleneklerden gelen insanların bir arada, hoşgörü içerisinde yaşadığı bir sürecin, tekleştirme yaklaşımıyla yok ediliyor olması çok büyük bir vicdansızlık” diyen Candan, Bakanlığın projesi ile sadece Yahudi Mahallesi’nin değil; Ulus Tarihi Kent Merkezi’nin de bir dönüşüm yaşayacağını aktardı. Yapılmak istenen proje ile Ulus Tarihi Kent Merkezi’nin kültürel zenginliğinin yok edileceğini vurgulayan Candan, “Bu çok tehlikeli bir durum. İzole etme, ayrıştırma ve tekleştirmenin kentsel mekâna yansımalarını görüyoruz ama bunun toplumsal yansımaları da var. İnsanlar burada birlikte yaşadılar ve ortak değerlerini paylaştılar. Bu toplumlar tarihin her döneminde bir arada yaşadı. Ve buralarda taş üstüne taş koyarak yapılar ürettiler, bu mekânın kendisi de bu kardeşliği gösteriyor. Mekân o dönemin izi ve bizim için de onu yaşatmak önemli” diye belirtti. 

Açılan davalar iptal ediliyor

Candan, Ulus Tarihi Kent Merkezi’nin genel üst ölçekli planlarına birçok kez dava açtıklarını, planlarının iptal edildiğini de hatırlatarak, “Yine İtfaiye Meydanı’nın tahribatına yönelik acele kamulaştırma ve riskli alan devam ediyor. İdari işlem oldukça dava açabiliyoruz. Şu anda Yahudi Mahallesi’ne ilişkin bir plan değişikliği resmi olarak gündeme gelmedi ama Bakanlık bu konuda her yerde kentsel dönüşüm projesinden bahsediyor” dedi.

* * *

Hermana: Ankara Yahudileri

Enver Arcak’ın 2017 yapımı belgesel filmi Hermana, 20. yüzyıl Ankara Yahudilerinin bu çok bilinmeyen sosyal ve ekonomik tarihini, İsrail’in çeşitli yerlerine ve İstanbul’a göç etmiş olan topluluk üyelerinin tanıklıklarıyla aktarıyor.

Ankara’daki Yahudi Mahallesi 2017 yılının başında yangınlarla gündeme geldi. Yaklaşık bir ay içinde ikisi tescilli üç bina yanarak kül oldu. Günden güne yok olmaya yüz tutan bu mahalleyi bir belgesel ile ölümsüzleştiren ise Enver Arcak oldu. Belgeselin adını da “Hermana” koydu. Yahudi İspanyolcası’nda “Kız kardeş” anlamına geliyor.

Ankaralılar bile bilmez

“Ankaralılar’ın çoğunluğu böyle bir yerin varlığından bile habersiz” diyor Enver Arcak ve ekliyor: “Ankara’da tarihi dokusunu koruyan mahallenin çok az olması sebebiyle sadece haftasonu nadiren fotoğrafçıların geldiği bir yer ki onların da bu yerin tarihiyle ilgili kısıtlı bilgiye sahip olduğunu söyleyebilirim. Mahallede yaşayanlar sinagogu kilise olarak biliyorlar mesela…”

Arcak, “Hermana” ile Ankaralıların bile çoğunun bilmediği bu mahallenin geçmişini ortaya çıkartıyor. Unutulmaktan yani kelimenin tam anlamı ile yok olmaktan kurtarmaya çalışıyor. Belgesel, Ankara’daki varlığı milatttan önce 2'nci yüzyıla dayanan, 15. ve 20. yüzyılın başında nüfusu artan Ankaralı Yahudilerin tarihinin peşine düşüyor. İsrail’den ABD’ye dünyanın dört bir yanına gidenleri buluyor, bir kuşak sonra unutulacak hatıraları kayda alıyor.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.