Yeni bir tarih başlatıldı

Duran Kalkan

Duran Kalkan

  • PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan, Kürt’ün makus talihinin Büyük Zindan Direnişi'yle yenildiğini; yeni bir tarih başlatıldığını belirterek, büyük direnişlerle zafer kazanacağına dair inanç, irade, güven oluştuğunu söyledi. 

Kalkan, dün ANF'de yayınlanan uzun ve kapsamlı söyleşisinde, insan soyunun yaptığı en anlamlı, en zor işin,  açlık grevi ve ölüm orucu olduğunu hatırlatarak, "Günlerce, aylarca, her an, her saat yaşam ve ölüm arasında pençeleşme, ancak böyle derin bir bilinç, yüksek sorumluluk, zafere inançla başarılabilir. Bu yoldaşlar başardı. Kürt’ün onurunu yeniden kazandılar, kazandırdılar, onur kazanmanın yolunu gösterdiler" dedi. 

Neden Ulusal Onur Günü?

Onur ile özgürlük arasında bağa işaret ederek, kuşkusuz onurun da ancak iradi ve özgür yaşamakla olduğunu, aksi halde içi boşaltılmış bir kavram haline geleceğini söyleyen Kalkan, şöyle devam etti: "İşte bunun için 14 Temmuz'a Ulusal Onur Günü denildi. Ulusal gidişin değiştirilmesi olarak görüldü. Bir milat. Faşist, sömürgeci, soykırımcı saldırı altında baş aşağıya yok oluşa giden bir tarih var. Buna karşı ölümüne direnerek var olma ve özgürlüğü sağlamayı ifade eden bir tarih de var. İşte 14 Temmuz, böyle bir tarihi başlangıcı, miladı ifade ediyor. Her türlü olumsuzluğun yenilerek Kurdistan’da insanlığın özgürlük temelinde yeniden yaratılmasını, açığa çıkarılmasını ifade ediyor.

Özgürlüğe giden köprü

Önder Apo, 'Parti içi çizgimizi temsil etmekte yeterliliğe sahip bir eylem, büyük bir köprü; ölümden yaşama, kölelikten özgürlüğe geçiş için atılmış sağlam bir köprü' dedi ve başta gençler ve kadınlar olmak üzere tüm işçi/emekçilerin, Kürt halkının cesaretle, korkusuzca bu köprüden özgürlüğe geçmelerini istedi. Önder Apo'nun çağrısı, direnişin büyük etkisiyle birleşince daha sonraki bu 41 yıllık büyük mücadele ve tarihi gelişmeler ortaya çıktı. 41 yıldır Kurdistan'ın dört parçasında, dünyanın dört bir yanında Kürt özgürlüğü adına, insanlık adına, Kürt özgürlüğü temelindeki insani gelişmeler adına yaşanan şeylerin hepsinde bu büyük kararın ve direnişin imzası vardır.

Bilinç ve inancın en derin hali

14 Temmuz, tabii ki bir ideolojik duruştu. Fedai duruşu, fedai eylemlilik ile bazı örgütlerin yaptığı intihar eylemcilerini kesinlikle birbirine karıştırmamak gerekir. Dikkat edelim; 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu eyleminin ortaya çıkardığı fedailikte fanatizm yok. Bilincin ve inancın en derin hali vardır. Fedailik çizgisini zaferle, bilinçle, inançla birleştirdi. Fedai çizgisi, PKK için yeni bir ideolojik çizgi oldu. Mücadelenin, direnmenin tarzını; her koşulda, her ortamda, en zor, imkansız ortamda bile direnip kazanılabilecek tarzını ortaya çıkardı. Başka yerlerde yapıldığı gibi bir intihar eylemi, şu bu değil. Zorla ya da bilmem şu vaatle yapılan bir durum değil. Tamamen görerek, bilerek ve anlayarak, öncesini sonrasını değerlendirerek, sonuçta zaferi görerek gösterilen direnişti.  Dolayısıyla, zaferi gören bir yaklaşımı, çizgiyi, fedailiği oluşturdu."

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.