'Kürt öldürüyoruz' mesajı veriyor

• PYD Eşbaşkanı Salih Muslim, Türk devletinin Kürtlere yönelik bütünlüklü bir saldırı planının devrede olduğunu kaydederek, “Güney Kurdistan’da darbe yiyince iç kamuoyuna 'Bakın bir şeyler yapıyoruz yani Kürt öldürüyoruz' mesajını veriyor” dedi.

ERKAN GÜLBAHÇE - SAARBRÜCKEN

Türk devletinin Kuzey-Doğu Suriye’ye yönelik bir hafta süren saldırıları sonucunda altyapı, hizmet merkezleri, hastaneler, okullar, sağlık ocakları, petrol istasyonları, elektrik istasyonları büyük hasar gördü. Saldırılarda aralarında yönetmen Mensur Kerimiyan’ın da bulunduğu 9 yurttaş şehit düştü. Dêrik’teki Ban Şikefte istasyonu, Siwedi istasyonuna türbinlerle elektrik sağlayan Tirbespiyê'deki Ewde istasyonu hizmet dışı kaldı. Bunun sonucunda Tirbespiyê, Çilaxa ve Dêrik'in köy ve kasabaları elektriksiz kaldı. Saldırılar sonucunda 89 bin 418 öğrenci eğitimden mahrum; 712 okul hizmet dışı kaldı. Hastanelere oksijen sağlayan merkezi oksijen istasyonunun yanı sıra Firat kantonu’nda 400 kişiye hizmet veren sağlık merkezi hizmet dışı kaldı. Qamişlo Diyaliz Merkezi'nde 70 hastaya hizmet veriliyordu ve 6 diyaliz makinesi ve 24 sağlık personeli bulunuyordu. Merkez tamamen tahrip edildi.

PYD Eşbaşkanı Salih Muslim bölgenin altyapısına yönelik saldırıların ilk değil, üçüncü kez yaşandığını hatırlatarak, Türk devletinin bu saldırılarının birkaç amacı olduğunun altını çizdi;

* Türk devleti çaresiz bir durumda. Kendi halkını Kürt düşmanlığıyla motive etmeye çalışıyor. Güney Kurdistan’da darbe yiyince iç kamuoyuna 'Bakın bir şeyler yapıyoruz, yani Kürt öldürüyoruz' mesajını veriyor. Böylece iç kamuoyunu yatıştırmaya çalışıyor. Tüm Kürtleri hedef alan bütünlüklü bir saldırı var. Türk devletinin dış siyaseti de içteki bu Kürt düşmanlığı üzerine kurulu siyasete göre yapılıyor.

* Diğer amacı ise soykırım planının bir parçası olarak Kürt halkını göç etmeye zorlamak. Hastaneler, sağlık merkezleri, okullar bombalandı. Matbaa tahrip edildi. Yine enerji merkezlerini hedef aldılar. Zarar büyüktür. Bildiğiniz gibi 9 şehit ve yaralılar da var. Hava saldırıları azaldı fakat Til Temir, Efrîn ve Kobanê taraflarına havan toplarıyla saldırmaya devam ediyorlar. Amaç halkı korkutmak ve göçe zorlamaktır.

Koalisyon göz yumuyor

Türk devleti fırsat bulduğunda ya da Rojava’daki Koalisyon güçlerinin başka bir şeyle meşgul olduğunu fark ettiğinde saldırdığını belirten Muslim, "Zaten dünyaya 'Biz altyapıyı hedef alacağız' dediler. Bunu artık gizleme, saklama veya inkar etme gereği de duymuyorlar. Koalisyon güçleri, Türkiye ile karşı karşıya gelmek istemiyor, onlarla görüşmeler yaptığımızda 'Biz DAİŞ’le savaşmak için burdayız' cevabını veriyor. Yakından takip ediyorlar fakat söz konusu Kürtler olunca yaşananlara göz yumuyorlar. Maalesef durum böyle" dedi.

Anlaşmaya riayet etmeliler

DAİŞ’e karşı mücadeleye zarar verecek bir durum yaşandığında Türk devletine 'dur' denildiğini ifade eden Muslim, şöyle devam etti: "Şimdi de o aşamaya geldi. QSD, artık bu saldırılar sürdükçe DAİŞ ile mücadeleye odaklanamayacağını açıkladı. Bundan dolayı saldırıların temposu biraz düşebilir. QSD, 2019’daki anlaşmaya riayet etmelerini istiyor."

Suçları kayıt altına alıyoruz

Salih Muslim, Türk devletinin tüm suçlarını kayıt altına alarak belgelediklerini ve uluslarası hukukla ilgilenen kurumlarla da sürekli irtibat halinde olduklarını ifade etti. Muslim, şöyle konuştu: "Örgütlü bir halkız, mücadele ediyoruz. Şehitlerin cenaze törenlerini hepiniz izlediniz, on binler sahip çıktı. Uluslararası kurum ve kuruluşlarla da sürekli görüşüyoruz, onları bilgilendiriyoruz. Bu çabalarımızın Türk devleti üzerinde baskı oluşturması ve böylelikle saldırılarını durdurmasını temenni ediyoruz."

İzleyici kalmayın

"Halkımızın gözü kulağı Rojava’da olsun" diyen Muslim, son olarak halka Rojava’yı sahiplenme çağrısı yaptı: "Devrimci halk savaşı dediğimiz mücadele sadece Rojava’daki Kürtleri kapsamıyor. Kurdistan’ın her parçasındaki ve diasporadaki Kürtleri de kapsıyor. Onlar da sürekli eylem halinde olmalılar, izleyici kalmamalılar. Özellikle diasporadaki Kürtler, dostlarımızı bu konuda bilgilendirip hareket geçirebilirler. Hem diplomasi alanında aktif çalışma yapıp hem de Rojava’ya dikkat çekmek için etkili eylemler organize edebilirler. Halkımızın gözü kulağı Rojava’da olsun. Biz sırtımızı halkımıza dayıyoruz. En büyük gücümüz halkımız.”