12 Eylül, farklı boyutlarıyla sürüyor

Mevlüde Acar
- 12 Eylül darbesi döneminde işkencenin en ağır koşullarına maruz bırakılanlardan biri olan Mevlüde Acar, 12 Eylül'ün günümüzde farklı boyutlarıyla devam ettiğini söyledi.
12 Eylül darbesinin yaşandığı dönemde Diyarbakır Cezaevi’nde tutsak edilerek ağır işkencelere maruz bırakılanlardan biri olan Mevlüde Acar, JINNEWS’ten Gülistan Gülmüş ve Elfazi Toral'a konuştu. 12 Eylül darbesinin başladığı dönemlerde Qoser’de (Kızıltepe) misafir kaldığı evin sahibi tarafından ihbar edildiğini belirten Mevlüde Acar, Kızıltepe Karakolu’nda dört gün gözaltında kaldığını, Mêrdîn’de bir aydan uzun bir süre tutuklu kaldıktan sonra 1984’te yeniden tutuklandığını hatırlattı. Mevlüde Acar devamında, “Bir ay kadar Sivas'ta kaldım. Ondan sonra Mardin'e getirdiler. Bir ay kadar da Mardin Tugayı’nda bu sefer yoğun bir işkenceyle sorgulama devam etti. Ben suçlamaların hiçbirini kabul etmedim. Askı, cop, falaka, elektrik, soğuk su, yani her şeyi denediler. Ben hiçbirini kabul etmedim. Birkaç gün sonra Diyarbakır Cezaevi’ne getirdiler” dedi.
Tabut ama dikey bir tabut
Mevlüde Acar, Diyarbakır Cezaevi’nde de işkencenin sürdüğünü kaydederek, şunları söyledi: “Diyarbakır'dayken 20-30 kişiyle bir koğuşta kalıyorduk. Bir buçuk metre büyüklüğünde hücreleri vardı. Bir tanesini bana vermişlerdi. Bir de ayrıca işkence odasında tabutluk dedikleri bir hücre vardı. Sadece ayakta kalabiliyordun orada. Oturamıyorsun, kalkamıyorsun, yatamıyorsun, dinlenemiyorsun. Bir de kafamın üstüne kocaman bir lamba koymuşlardı. Sürekli yanıp sönen ve şiddetli bir şekilde ısı yansıtıyordu. O küçücük yerin içinde hem tepemde bir ısı hem hiç hareket etme şansının olmadığı bir durum. O yüzden herhalde tabut demişlerdi ona arkadaşlar. Tabut ama ayakta duruyorsun. Yani yatay değil, dikey bir tabut. Üç gün kaldım orada. Yemek ve su vermediler.”
Ölüme göze almıştım
Burada yapılan işkenceler için, “Benim oradan sağ çıkma umudum yoktu. Ben ölümü göze alarak gitmiştim oraya” diyen Mevlüde Acar, şöyle devam etti: “Diyarbakır Cezaevi’nde Şubat direnişi ile birlikte işkenceler durdurulmuştu. Cezaevinden çıkan tutsaklar yurt dışına çıkıyor, burada bir eğitim aldıktan sonra ülkeye dönüyordu. Daha sonra 15 Ağustos Atılımı başlıyor. İşte 15 Ağustos'un başladığı gün, ben cezaevinden alınıp mahkemeye götürüldüm. Hiç soru sormadılar, beni mahkemeye çıkardılar ve ‘tutuklusun’ dediler.”
Amasya'ya sürgün
Tutukluluk halinin devamından sonra 1988’de açlık grevine başladıklarını dile getiren Mevlüde Acar, o süreçte Mehmet Emin’in açlık grevi sonucu yaşamını yitirmesiyle 25 maddelik taleplerinin yerine getirildiğini söyledi. Burada bir süre kaldıktan sonra bir grupla beraber Amasya’ya sürgün edildiklerini, burada daha ağır şartlar altında kaldıklarını belirten Mevlüde Acar, 5 Ocak 1990’da tahliye olduğunu ifade etti.
Mücadele hattı hiç bırakılmadı
Kürt halkının 1980’li yıllardan bu yana ödediği ağır bedellere rağmen mücadele hattını hiç bırakmadığını vurgulayan Mevlüde Acar, günümüzde de cezaevlerinde baskıların devam ettiğinin altını çizdi. Mevlüde Acar, cezaevlerindeki direnişin tek başına yeterli olmayacağına dikkat çekti. Mevlüde Acar, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta başlattığı Barış ve Demokratik Toplum sürecinin yavaş ilerlediğini söyleyerek, “Bu görüşmelerin, tartışmaların devam etmesi gerekir. Belli bir noktadan sonra bir yere ulaşması daha mümkün, daha kolay hale gelir. Bazen bütün toplum bunu bilir, konuşur ama bir kıvılcım gerekir” şeklinde konuştu.
Barışı herkese anlatmalıyız
Mevlüde Acar, hükümetin kendi iktidarını devam ettirmek için sürece kullanmaya çalıştığını belirterek, şunları ekledi: "Bu ne kadar başarılı olur? Biraz bizim elimizde, biraz toplumsal muhalefetin elinde. Biz bu süreci toplumun her kesimini kucaklayarak yürütmeliyiz. Toplumda her insana, her bireye barışı anlatarak devam etmeliyiz. Yeterli anlatırız, yetersiz anlatırız, az anlatırız, çok haklı anlatırız ama her bireyin yapması gereken bu olmalı. Görüşmeler de devam etmeli. Bir gün barışın koşulları tamamen ortaya çıkacak. Ben buna inanıyorum.” AMED














