Afrika sömürüldükçe Batı zenginleşti
Dosya Haberleri —
Yazar Gerd Schumann ile Afrika'nın batı tarafından nasıl sömürgeleştirildiğini ve anti-kolonyal tarihini konuştuk:
- Sömürgeci Avrupalı imparatorluklar, baskı ve katı yöntemler uygulanarak oluşur. Doğal ve mineral kaynaklar yağmalanır ve tahminen 20 milyon kadar köle denizaşırı ülkelere sürülür. Bu sebepten Avrupa'nın zenginliği büyük ölçüde sömürge yağmasına dayanmaktadır.
- Aslında Afrika pek çok açıdan zengindir. Kalkınma için muazzam bir potansiyele sahiptir. Bu sebepten Afrika Afrikalılara ait olmalıdır! Güney Amerika olduğu gibi birleşik bir Afrika fikri anti-kolonyal bağımsız bir Afrika için bir zarurettir. Anti-kolonyal bağımsız bir Afrika için olmalı.
GÖZDE GÜLER
Almanyalı yazar Gerd Schumann'ın kolonyalizm üzerine çok sayıda araştırma kitabı bulunuyor. Avrupa'nın sömürgecilik tarihini ve bugünkü zenginliğinin altında yatan köle ticareti ve sömürgeci yağmanın kaynağına dair araştırmaları, onu Afrika kıtası üzerine çalışmaya sevk etti. Schumann, Batı'nın Afrika'yı sömürgeleştirme tarihine yoğunlaşırken, batı zenginliğinin nasıl bu yağma üzerinden yükseldiğine de ışık tutuyor. Bir yandan Afrika'daki anti-kolonyal mücadele seyrini inceleyen Schumann ile Afrika'yı, yağmalanan zenginliği, kolonyalizmi, neo-kolonyalizmi ve anti-kolonyalizmi konuştuk.
Avrupalı devletlerin Afrika’yı kolonize etme süre nasıl başladı?
On beşinci yüzyılın sonlarına doğru Vasco da Gama'nın, baharat zengini Hindistan'a giden bir deniz yolunu keşfetmesi ile başlar. O dönemin Portekiz Kralı I. Manuel tarafından görevlendirilen Vidigueira Kontu denizci Vasco da Gama, 1497 yılında küçük filosuyla Lizbon'dan yola çıkar. Yılın sonuna doğru Ümit Burnu'nu (Cape of Hope) dolaşır, daha önce güneybatı Afrika'daki Santa Helena Körfezi'nde erzak almak için durmuştu. Güneydoğu Afrika kıyılarını takip eder ve 1498'de Doğu Afrika'da, o dönemde Arap egemenliği altında olan Mombasa'ya ulaşır.
Mayıs 1498'de Kenya'nın liman kenti Malindi'den Calicut/Hindistan'a uzanan Hint baharat yolunun son büyük bölümünü kat eder. 1505'te Portekiz Hindistan kolonisi kurulur ve yıllar sonra Portekiz, Afrika kıtasında Altın Sahili ve Batı Afrika olmak üzere Doğu Afrika'da bugünkü Angola ve Mozambik arasındaki çok sayıda bölgeyi ele geçirdi ve kıyılarda daha sonra köleler için aktarma noktaları olarak da kullanılacak ticaret karakolları kurar.
Denizcilik ve silah teknolojisi açısından oldukça gelişmiş olan İspanya, İngiltere, Hollanda, Fransa ve diğer Avrupalı güçlerin denizci ulusları hızla rekabet etmeye başlarlar. İç bölgeleri işgal edip insan ve hayvan avladılar. Köle ve fildişi ticareti kârlı bir iş modeli haline gelmişti. Sömürgeci Avrupalı imparatorluklar, baskı ve kati yöntemler uygulanarak oluşur. Doğal ve mineral kaynaklar yağmalanır ve tahminen 20 milyon kadar köle denizaşırı ülkelere sürülür. Bu sebepten Avrupa'nın zenginliği büyük ölçüde sömürge yağmasına dayanmaktadır.