Basit bir seçim hamlesi değil

Kuzey-Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı Abdulkerim Omar

Kuzey-Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı Abdulkerim Omar

  • Kuzey-Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı Abdulkerim Omar, Erdoğan’ın 20. yüzyılın başlarında olduğu gibi Kürtleri yine kazanımsız bırakıp katliamlardan geçirmek istediğini belirterek, 19 Kasım’da başlayan saldırıya işaret etti. Omar, “Bunu basit bir seçim hamlesi olarak görmemek gerekir" dedi.

ERDAL BAZ/BERLİN

Almanya’da temaslarda bulunan Kuzey-Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı Abdulkerim Omar ile Berlin’de konuştuk. Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rojava Devrimi’ni çökertmek için her yöntemi denediğini ifade eden Omar, "Askeri olarak El Nusra’yı, DAİŞ’i kullandı, yetmedi kendi ordusunu kullandı. İnsani bir hak olan Rojava’nın suyunu kesti, hastalık yaydı, üzerine ambargo uyguladı” diyerek, Kürt halkının bütün kazanımlarına saldırıldığını söyledi. 

Basit bir seçim hamlesi değil

Erdoğan’ın 20. yüzyılın başlarında olduğu gibi Kürtleri yine kazanımsız bırakıp, katliamlardan geçirmek istediğini kaydeden Omar, 19 Kasım’da başlayan saldırıya işaret ederek, “Bunu basit bir seçim hamlesi olarak görmemek gerekir" dedi.  "Erdoğan yönetimi Taksim’de patlayan bombayı kendileri için bir bahane yapıp Rojava’ya saldırdı. Ancak kendileri dahil kimse bu senaryoya inanmıyor” diyen Omar, “Saldırıyı kınayarak hiçbir bağlantımız olmadığını belirttik. Hatta bağımsız bir heyetin incelemesi talebinde bulunduk, ancak şimdiye kadar bu talebimize hiçbir karşılık alamadık” şeklinde konuştu. 

Saldırıların karadan yürütülen bir işgal saldırısına dönüşmesinin yaratacağı sonuçlara dikkat çeken Omar, “Saldırıların devam etmesi öncelikle ciddi bir insani kriz yaratacak. Erdoğan’ın istediği de budur, Rojava’yı insansızlaştırıp kendi çetelerini doldurmak" dedi.

İki garantör de sessiz

Bedeli ne olursa olsun Rojava halkını ve topraklarını koruma görevini yine yerine getireceklerini ifade eden Omar, şunları söyledi: "Ancak ABD ve Rusya da üzerine düşeni yapmalı. Şu ana kadar ikisi de garantörlük görevlerini yerine getirmedi. Bunlar Türkiye ile bir ateşkes anlaşması yapmışlardı, ancak şu ana kadar ikisinden de ses çıkmadı. İki devletin sorumlulularını yerine getirmesi gerekiyor. Ayrıca BM, AB ve Uluslararası Koalisyon da sorumluluk almalı. Ortada ciddi bir hukuksuzluk var. Bizim tarafımızdan Türkiye’ye herhangi bir saldırı olmamış, ancak başka devletin topraklarını işgal var. Bu uluslararası hukuka aykırıdır." 

Sessizlikle Erdoğan’ı onaylıyorlar

Avrupa’nın birçok yerinde devlet yetkilileri, basın kuruluşları ve halk temsilcileriyle görüşmeler yaptıklarını da aktaran Omar, en son İspanya’nın Bask bölgesinde bulunduklarını ve kamuoyunun Rojava gündemiyle yakından ilgilendiğini belirtti. Omar, "Genel kamuoyu yapılan saldırıları kınıyor ancak devletler hala bu konuda çekingen” dedi. Almanya’da bulunan ve bir hafta boyunca bir dizi görüşmeler yapacaklarını söyleyen Omar, “Sesimizi Alman kamuoyuna da duyurmak istiyoruz. Biz her zaman Almanya ve Britanya’nın rol üstlenmesini önemsedik, ancak onlar çıkarları doğrultusunda sessiz kalarak Erdoğan’ı onayladı" diye konuştu. 

Öldür ama orantılı olsun!

Türkiye’yi ziyaret eden Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser’in, "Türkiye’nin terörle mücadelesini destekliyoruz, ancak orantılı olma koşuluyla" sözlerini değerlendiren Abdulkerim Omar, şunları dile getirdi: "Bu yaklaşım katliamların önünü açan, ‘öldür ama orantılı öldür’ diyen bir açıklama. Bizim çocuklarımız bugün yetim ve öksüz. DAİŞ terörüne karşı verdiğimiz mücadelede büyük bedeller verdik. Bütün dünya bugün bu bedel sayesinde rahat yaşıyor ama kimse bizim çocuklarımızı görmüyor. Şimdi de çocuklar öldü, yine çocuklar anne babalarını kaybetti. Kürtleri yeniden yetim ve öksüz bırakmak istiyorlar. Bunu kabul etmiyoruz." 

Dört parça da tehdit altında

Efrîn’in Türkiye ve Rusya arasında yapılan bir anlaşmayla, Girê Spî ve Serêkaniyê’nin de Trump’ın bir twitiyle işgal edildiği gerçeğini dile getiren Omar, şöyle devam etti: "Türk devleti Kürtleri katletmek için NATO dahil her yapıyı kullanıyor. Bugün dört parça Kurdistan saldırı altında. Dünyada böyle zalimce baskı gören bir halk yok. İran’da zalim rejim haftalardır yüzlerce Kürt’ü katletti. Başûr’da Türk devleti kimyasal kullanıyor, Bakur zaten işgal altında ve Rojava da ilk günden bu yana saldırı altında. Kürt'ün ölmediği bir gün yok. Ortadoğu’da bir çözüm olacaksa Kürt halkı olmadan olmaz. Erdoğan da bunu biliyor ve bunu geciktirmek istiyor. Bu yüzden sesimizi uluslararası toplumlara ulaştırmak istiyoruz. Kürtlere yapılanlara sessiz kalmasınlar.”

Canla başla mücadele

Türk devletinin saldırılarına karşı Kürtler arası birliğin önemine de vurgu yapan Omar, şunları ekledi: “Biz Kobanê ruhunun yeniden oluşturulmasını amaçlıyoruz. Bunun için canla başla mücadele edeceğiz. Kimse bu saatten sonra Kürtler için statüsüzlüğü dayatamaz. Halkımızı ve kazanımlarımızı koruyacağız.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.