Bir direniş mevzisi: Koma Jinên KAYY-DER

Kültür/Sanat Haberleri —

Koma Jinên KAYY-DER

Koma Jinên KAYY-DER

  • Koma Jinên KAYY-DER, asimilasyona karşı anadilleri olan Kürtçe ile stranlar seslendirerek, sahneye çıkıyor. Grup üyesi Zeynep Kuloğlu, “Bize bırakılan mirası taşımak, aktarmak zorundayız. Yoksa kaybolup gideriz” dedi.

ROZERİN GÜLTEKİN-JİNNEWS/İSTANBUL 

Kürt dili ve kültürü devletin yüzyıllardır sürdürdüğü tüm asimilasyon, yasak ve baskılara karşın varlığını koruyor. 31 yıl önce İstanbul’da kurulan Kiğı, Karakoçan, Adaklı, Yayladere ve Yedisu İlçeleri Sosyal Yardımlaşma, Kalkındırma ve Kültür Derneği (KAYY-DER) çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor.

Türk devletinin baskısından dolayı zorunlu göçe maruz kalanların kültürünü yaşatmak için kurulan KAYY-DER’de eşbaşkanlık işletiliyor. Dernek bünyesinde Koma Jinên KAYY-DER isimli bir müzik topluluğu da var. Bu sayede 11 yıldır kadın sanatçıların ulusal kıyafetleri ve anadilleri ile sanatlarını yaşatmaları sağlanıyor.

Dilimiz, kültürümüz için

Koma Jinên KAYY-DER üyesi Zeynep Kuloğlu, 90’lı yıllarda köylerin devlet zoruyla boşaltılmasından sonra köyünden göç etmek zorunda kalan Kürtlerin dillerini, kültürlerini yaşatmak için KAYY-DER’in kurulduğunu belirtti. Kuloğlu, “Burada Kürtçe dersi ve diğer dillerin eğitimleri veriliyor. Erbane, saz, folklor, dersleri veriliyor. Kadın grubumuz var. KAYY-DER’in barındırdığı birçok güzel etkinlik var. Bizim bir araya gelip rahatça kendi anadilimizi konuşmak, orada birbirimizi görebilmek, acımızı paylaşmak bizim için o kadar önemli ki. KAYY-DER bizim temel direğimiz, yöremizin, kültürümüzün koruyucusudur” dedi.

Olmasa olmazımız 

KAYY-DER’de yöneticilik yapan Zeynep Kuloğlu, daha önce Koma Jinên KAYY-DER’de yer alan kadınların gruptan ayrılması üzerine grubu ayakta tutmak için gruba girmiş. Kuloğlu, “Koma Jinên KAYY-DER grubu 11 yıldır var. Arkadaşlarımız çok güzel devam ettiriyordu. Şimdi dönüşüm oldu ve yeni bir grup oluştu. Koma Jinên KAYY-DER çok eskiden tarlada, bağda, çayırda, çimende söylediğimiz şarkıları seslendiriyor. Annelerimizin geçmişte dillendirdiği klamları söylüyoruz. Etkinliklerimizde kılık kıyafetimiz de yöresel giyim kuşam oluyor. O bizim olmazsa olmazımızdır. Biz her zaman kadın grubunu önemsedik ve önemsiyoruz. Bunu taşımaktan gurur duyuyoruz. Amacımız kültürümüzü ve klamlarımızı dile getirmek. Kişiler değişse de yolumuz hep aynı” diyerek gruplarının amacına işaret etti.

Grup 7 kadından oluşuyor

Koma Jinên KAYY-DER’in 7 kadından oluştuğunu ekleyen Kuloğlu, aile içerisinde görünmeyen kadın emeğine karşı kadınları ön plana çıkartmayı amaçladıklarını dile getirdi. 

Zeynep Kuloğlu, anadili ve ulusal kıyafetleriyle stranlar söylemenin kendisine gurur verdiğini belirterek, kendilerinin ayrıca miras taşıyıcı olduklarını vurguladı. Sahnede kendi özü ile özdeşleştiğini kaydeden Kuloğlu, “Kendi kültürümü, kılık kıyafetim ile sahneye taşımak bambaşka bir duygu” diye konuştu.

Mirasımızı aktaracağız

Zeynep Kuloğlu, Kürt dilinin ve kültürünün üzerinde sistematik bir saldırı olduğunu belirtti ve ekledi: “Bize bırakılan mirası taşımak, aktarmak zorundayız. Yoksa kaybolup gideriz. Tek amaçları bizi yok etmek, bizi yok saymak, görmezden gelmek. Biz kaybolmak istemiyoruz. Biz varız var olacağız.”

Herkese anadiline sahip çıkması yönünde çağrıda bulunan Kuloğlu, ayrıca kadınlara da Koma Jinên KAYY-DER grubuna katılmaları için de şöyle seslendi: “En kötü şekilde anadili konuşmak bile Türkçe konuşmaktan çok daha değerli. Biz sayımızı artırmak, kalabalık grup oluşturmak istiyoruz. Biz insan ayrımı yapmadan, gözetmeden herkese kucak açıyoruz.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.