Brusk
Ava Neşe KALP yazdı —
- Kürt anasını görmesin diye dünyanın dört bir yanından beyinleri yıkatılarak toplanan ölüm mangaları ile ölüm yağdırmaya gelenlerin arasına dalan beklenmeyen yaramaz bir sürpriz gibi… Yerli malı Kürt teknolojisi!
Brusk, son günlerin en sık duyulan sözcüğü… Her duyulduğunda da her Kürt’ü muzipçe gülümseten cinsten…
Kürt annelerinin hayta çocuklarının arkasından mahir bir şekilde fırlattıkları terlik, ayakkabı, tencere, tavaya -ne denk geldiyse- monte ettikleri o cümle, eminim en az Kürtlerin yarısı tarafından tecrübe edilmiştir: Şalê brusk li te ne xinî lawooooo!!!
Hepimizi gülümseten bu cümle, bizzat annenin kendisidir. Bir annenin sevginin geçici öfkesi... Bu yüzden buradaki brusk, çocukların da çok iyi tanıdığı, korku ve sevgi karışımı bir şeydir.
Şimdi o cümlenin ve cisimlerin arkasından fırlatıldığı çocuklar, Kürtlere toplarla, savaş uçaklarıyla, İHAlar SİHAlar, kimyasallarla saldıranlara, malına canına göz koyanlara misafirperverlik gereği artık home made brusk ikram ediyorlar…
Gerçekten bu ismi bulanlara, tüm o ayakkabı fırlatılan çocuklardan selam olsun… Kıyamadıkları o annelere acı çektirenlerin peşine taktıkları anne laneti ve öfkesi, hedeflerini bulan anne bedduaları gibi…
Kürt anasını görmesin diye dünyanın dört bir yanından beyinleri yıkatılarak toplanan ölüm mangaları ile ölüm yağdırmaya gelenlerin arasına dalan beklenmeyen yaramaz bir sürpriz gibi…
Yerli malı Kürt teknolojisi! O minnak haliyle savaşın çehresini değiştiren akıllı bıdık…
(Bir gün bir silahı övebileceğimi düşünmezdim).
Küçük her zaman küçük müdür? Değildir. Bazen büyükten de büyüktür. Kürt halkını küçük görenlerin şişme egolarına duyurulur…
Devletsiz ve dolayısıyla yoksul Kürtlerin bacasına çökertilmiş bu karanlık kitlenin kaderinde, yoksul Kürt analarının çocuklarının inadı, iradesi ve direncinin meyvesi brusk ile imtihan edilmek de varmış…
Bu minnak aynı zamanda dönüp Kürtlere ilerlemesi gereken istikameti de göstermektedir.
Bilime, çağa, teknolojiye uyumluluk. Sadece satın alıcısı değil, aynı zamanda üreticisi de oldukları. Tam da bu yüzden Kürt çocuklarının şimdiden yeni teknolojiye yönlendirecek yeni eğitim atakları düşünülebilir. Dört parçada, hatta İngilizce yeni kod sistemi, matematik, fen bilimleri, felsefe başta olmak üzere bir ulusal eğitim planı ve programı…
Kürtlerin kasıtlı olarak kötü eğitim politikalarına maruz bırakıldıkları yerlerde bir ikame metodu olarak da…
Bu boşluğu bir Ulusal Eğitim Kurulu oluşturarak ve online dersler, programlarla bu boşluğu dolduracak politikalar geliştirilerek doldurmak düşünülebilir. İngilizce… Çok temel bir dil, dolayısıyla özellikle genç öğrencilere direk İngilizce ile bu dersleri vererek…
Online sistemi, biraz ödülle (hediye verme, sertifika, oyun vb) motivasyon ve disiplinle bazı pilot uygulamalarla başlatılabilir…
Çocuklar zaten son teknolojileri çok sever ve çabuk kavrarlar. Matematiği mesela uygulayarak vermek. Bu konuda ders materyalleri hazırlama, kolay ve oyun halinde öğretmek gibi.
Bunu yapmak için sadece bilen değil, bildiğini nasıl öğretileceğini de bilenlere ihtiyaç var. Finlandiya sistemi!
Kürtler, 21. yüzyılın hatta 22. yüzyılın okul/eğitim sistemi üzerinde kafa yormak zorundadır. Şimdiden ilkokul ve ortaokul düzeyindeki çocuklara kodlama sistemi başta olmak üzere bilim ve teknoloji eğitimi vermek gibi.
Tek boyutlu eğitimli robotlara dönüşmemek için de felsefe ve sosyal bilimler de minik minik yedirilerek…
Bu yapılabilirse, bir devletin üstlendiği en önemli hizmetlerden biri devletsiz bir toplum kendi başına kotarmış olacak. Bu da sanırım dünyada bir ilk olacaktır. Bunun anlamı “akışkan bir devlet formu”na ulaşmak anlamına gelir. Ve bu hem çağın devlet biçimi hem de bir yığın engelin aşılması demek…
Bütün bunları düşünürken, sanırım en önemli uyarı Kürt çocuklarının Siyasal İslam’ın beyin yıkama etkilerinden mutlaka korunması olacaktır. Kürt kültürü, sanatı bu anlamda son derece önemlidir. Kürt çocukları camilerde kuran kurslarına değil, spor sahalarında, sanatta, tiyatroda, müzik yaparak, govend çekerek, grafiti yaparak, sokakları rengarenk mutluluk saçan alanlara çevirerek zaman geçirmeli. Mutlu olmalılar… Çocukları mutlu olmayan bir toplumun mutlu olması beklenemez. Çocukları mutlu olmayan bir toplumun ilerlemesi de…