Devlet 'Türk'ünü yetiştiriyor

Kadın Haberleri —

Öğrenciler

Öğrenciler

  • Cumhuriyetin kuruluşundan beri Türk eğitim-öğretim sistemi, tek tipleştirme ve asimilasyon sahası olarak kullanıldı. Çocuk ve genç zihinler ‘Tek vatan, tek bayrak, tek millet, tek devlet, tek dil’ terkibiyle zehirlendi. Türk ve Sünni Müslüman olmayanlar devşirilmeye, kendi köklerinin düşmanına dönüşmeye çalışıldı.

Kürt halkı için Türk eğitim kurumları, Cumhuriyetin kuruluşundan beri birer asimilasyon kalesi görevi gördü. ‘Tek vatan, tek millet, tek bayrak, tek devlet, tek dil’ ideolojisini çocuk ve genç zihinlere empoze etme üzerine şekillendirilen eğitim kurumları, özellikle son yıllarda ‘dini’ de daha fazla ekleyerek, sorgulamayan, anlamayan tek tip insan yaratmaya çalışıyor. 

JINHA'dan Sarya Deniz'in haberine göre; anaokulundan lise öğrenimine kadar kimliksizleştirme politikasına maruz kalan Kürt çocukları, ‘devletin öğretmenleri’ tarafından yabancı bir dilde eğitim görmeye zorlanıyor. Türkçeyi ‘düzgün’ konuşamayan Kürt çocukları, dışlanıyor, azarlanıyor hatta şiddet görüyor. Kürt çocukların bu zorlamayla başlayan okul hayatındaki kırılma tüm dönemlerde devam ediyor.

Türk ulusçuluğu

Eğitim sisteminde milliyetçi ve devletçiliğin en bariz örnekleri de daha en başta kitaplarda ‘vatan sevgisi’, ‘bayrak sevgisi’, ‘fedakârlık’, ‘güçlü millet olma’ olgularının tek bir ulusa, yani Türk ulusuna atfedilip kutsallaştırılmasında görülüyor. İlk öğretimden liseye eğitim müfredatında yer alan tarih dersinde çocukların ve gençlerin zihinleri milliyetçi, inkarcı ve düşmanlaştırıcı resmi tarih anlayışıyla dolduruluyor. Türk eğitim sisteminde de devlet anlayışında olduğu gibi Türklüğe ait değerler abartılıp kutsallaştırılarak bir ‘yüce Türklük’ dayatılıyor, diğer ulusların değerleri ya inkâr ediliyor ya da aşağılanıyor.

Ders kitaplarına göre; Türkiye’de, Türklerden ve Sünni Müslümanlardan başka kimse yaşamıyor. Tarih ve sanat  derslerinden hatta bilim ve teknoloji dersine kadar nerdeyse tüm derslerde milliyetçi temalar işleniyor. Okulda Türk'ün ‘kahramanlığı’, Türk devletinin ve ulusunun ‘gücü’, ‘şanlı’ Osmanlı tarihinin fetihleri kavram ve hikayeleriyle şekillendirilen çocuk ve genç zihinler, AKP döneminde birbiri ardına çekilen ırkçı, devletçi, kontrgerilla ve mafyayı özendiren dizilerle iyice felç edilip zehirleniyor.

Kürt çocukları ve diğer halklardan çocuklar, kendilerini inkâr eden ve Türkleştirmeye çalışan bu eğitim sistemi içerisinde tam bir asimilasyon çarkı içinde kalıyor ve birçoğu kişilik travması yaşıyor.

Dillerin katili tek dil

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana 'tek dil' anlayışına dayanan eğitim sisteminde tek dil ise Türkçe. Kürtçenin resmi dil olarak kabulu, ana dilde eğitim ve anayasal güvence talebini bastıran devlet, bunu yerine Kürtçeyi de istediği oranda Kürtlere karşı bir özel savaş aracı olarak kullanmaya çalışıyor.

HDP’li belediyelerin bünyesinde açılan Kürtçe okul ve kreşler, kültürel etkinlikler, 2016 ve 2019'da atanan kayyumlar tarafından kaldırıldı. Bunu yapan AKP iktidarı, diğer yandan da Kürt'e karşı Kürtçe kurslar açmaya başladı. Her insanın ve topluluğun en doğal hakkı olan ana dilin tanınması ve ana dilde eğitim devlet ve iktidarın oyunlarıyla kurslar ve okullarda seçmeli derse indirgense de sadece kağıt üzerinde kaldı. Üstelik seçmeli ders denen Kürtçeyi tercih etmek isteyen veli ve öğrenciler dışlanıyor.

Uzmanlara göre ana dil eğitimi çocuk doğduktan sonra 0-6 yaş arasında kişilik gelişimi ile ortaya çıkıyor. 6 yaşından sonra dilin sözlü kısmı tamamlandıktan sonra okuma ve yazma kısmına geçiliyor. Mevcut sistem, ilkokuldan sonra seçmeli olarak ana dil eğitiminin alınabileceğini söylüyor. Türk devleti, resmi dili dayatırken dilini unutturduğu çocuklara, seçmeli ders olarak vermesini bir ilerleme olarak gösteriyor hem de pratikte bunun da işlememesi için çalışıyor. 

Başka derslere kaydırıldı

Ana dilde eğitim Türkiye’deki milyonlarca Kürt’ün en doğal hakkı fakat Türkiye Cumhuriyeti inkar ve imhacı esaslarında ısrarlı. Türkiye’de devletin yapısı ve ideolojisine göre oluşturulmuş eğitim sistemini demokratikmiş gibi göstermek için ortaokullarda 2022-2023 ders yılında Kürtçe seçmeli ders yapıldı fakat çoğu okulun formunda Kürtçe bir seçenek olarak sunulmadı ya da varsa daha sonra çıkarıldı. Müfredat, 12 yıllık mecburi Türkçe eğitiminin 5, 6, 7 ve 8. sınıflarında, öğrencilerin bir sınıf ya da yeterli grup oluşturacak sayıya ulaşması halinde haftada iki saat Kürtçe (Kurmancî, Kirmançkî) ders alınabileceği yönünde. MEB’in “Kürtçe seçmeli ders haritası”na göre; birçok ilde 10 rakamına ulaşılamadığı için Kürtçe seçmeli ders olarak okullarda yerini alamadı. Kürtçe dersini talep eden öğrencilerin ailelerine göre, kimi okul müdürleri yeterli derslik olmadığı için öğrencilere Kürtçeyi seçtirmedi; kimilerine göre de Kürtçe öğretmeni olmadığı için Kürtçeyi seçenler başka derslere kaydırıldı.

‘Seçilmiş’ öğretmenler

Kurdistan’da Kürt çocuklarının hızla asimile olması özel çalışmalar da yapıldı. Bölgeye özellikle bu eğitimin devamlılığı için ‘seçilmiş’ öğretmenler gönderildi. Çocuklar, 'okul gezisi' adı altında Türk illerine gezilere gönderilirken bazı uygulamalarla kimlik bilincini yok etmenin yolları geliştirildi. Okullarda çocuklar arasında Kürtçe konuşmak yasaklandı. Çocuklara cihatçı marşlar okutuldu; yine bazı okullarda çocukların alınlarına Türk bayrağı çizilip evlerine gönderildi. Bunlar yaşananlara sadece birkaç örnek. 

Önergeler reddedildi

HDP, defalarca çocukların ana dillerinde eğitim görmeleri için Meclis’e önergeler, teklifler, öneriler sundu, ancak dikkate alınmadı.

Yaşam hakkını tehdit

Çalıştırılan çocuklar, cinsel saldırı, çocuk yaşta zorla evlilikler, ebeveynleriyle cezaevinde olan çocukların maruz bırakıldığı hak ihlalleri gibi pek çok başlıkta ciddi hak ihlalleri yaşanıyor. Kürt çocukları ve özelde kız çocuklarının yaşamları tehdit altında. Türkiye bugün resmi sınırlarını da aşarak “sınır ötesi operasyonlar” adı altında çocukları katletmeye devam ediyor. Kürt kentlerinde zırhlı araç çarpması sonucu 15 yılda 44 çocuk yaşamını yitirdi. Savaş nedeniyle binlerce çocuk zarar gördü, eğitimlerinden uzak kaldı ya da yarıda bırakmak zorunda bırakıldı. Zırhlı araç dışında çatışma, mayın, savaş atıkları nedeniyle yine binlercesi aldıkları yaralarla yaşama devam etmek durumunda bırakıldı. AKP-MHP rejimi çocukları korumasız hale getirirken onlarca dosyada failler cezasızlıkla ödüllendirildi.

Özgüven ve başarı

Türk eğitim sistemi ve müfredatının Kürt çocuklarını asimile etme, kendi değerlerinden uzaklaştırma, kimlik bunalımı ve travmalar oluşturması bir yana, sistemin ölçülerinde de düşünüldüğünde onların bu sistem içindeki başarısını da etkiliyor. Uzmanlara göre ana dilde eğitim her şeyden önce çocukların özgüvenini ve başarısını etkiliyor. İnsanların anne ve babalarından öğrendikleri, kendilerini en iyi ifade edebildikleri dil olarak tanımlanan ana dilde eğitim, çocukların ileriki yaşlarında sağlayacakları başarıyı da arttırıyor. Yapılan araştırmalar ana dillerinde eğitim alan çocukların kendilerini daha iyi ifade ettiklerini gösteriyor. AMED

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.