Emekçilerin tercihi Erdoğan’ı göndermek
- İzmirli emekçiler de emek düşmanı politikalarından işçi katliamlarına kadar emekçileri yok sayan anlayışı sandığa gömmeye kararlı.
ERDOĞAN ALAYUMAT/İZMİR
İşçi ve emekçilerin hakları en çok 20 yıllık AKP iktidarı döneminde geriledi. Esnek ve kuralsız çalışma, düşük ücret, güvencesiz ve iş güvenliğinden yoksun çalışan milyonlarca emekçi için 14 Mayıs’ta yapılacak seçimler çok önemli. 1 Mayıs mitinginde konuştuğumuz işçi ve emekçiler ülkede bir değişimin şart olduğunu söyledi.
Alandan ilk olarak konuştuğumuz Rapro Kimya fabrikasında 6 yıldır işçilik yapan 36 yaşındaki Utku Kaymaz, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonuna (DİSK) Lastik İş Sendikası üyesi. Ülkede geçinmenin mümkün olmadığının altını çizen Kaymaz, daha iyi şartlarda çalışmak, yaşamak ve geleceğini teminat altına almak için mücadele ettiğini söyledi. Şu anda yaşandıkları sıkıntı ve sorunların tek nedeninin mevcut iktidar olduğunu ifade eden Kaymaz, 14 Mayıs’ta değişimi hep beraber göreceklerini ifade etti.
İşçi bedelini iktidara ödetecek
İşçi sınıfının her dönem Türkiye’de belirleyici bir güce sahip olduğunu ifade eden Lastik İş Sendikası İzmir Şube Başkanı Yusuf Ziya Sarı, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimin sonucunu da işçi sınıfının belirleyeceğini söyledi. Sarı, “AKP iktidarının 20 yıllık döneminde işçi sınıfı ne kadar zor döneme girdiğinin artık farkında. Bunun bedelini de iktidara ödetecek. İşten atmalar, esnek ve kuralsız çalışma, sendikal örgütlenmenin önündeki engeller tüm bu sorunlar işçi sınıfı için kangrenleşmiş sorunlar. İşçi sınıfı kendi göbeğini kendisi kesmek zorunda. Açlık sınırı 10 bin TL’nin üzerinde, asgari ücret ise 8 bin 500 TL. İşçi sınıfı için bıçak kemiğe dayandı. İktidar 20 yılda yaptıklarının bedelinin ödemek zorunda” şeklinde konuştu.
Haklarını aradıkları için iktidarın kendilerini ‘terörist’ ilan ettiğini sözlerine ekleyen Sarı, “İşçi sınıfı 14 Mayıs’ta iktidara iyi bir ders verecek. İşçi sınıfı kesinlikle değişim istiyor. İşçisi sınıfı özgürlük, hak, hukuk diyor. İşçi sınıfı yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret istiyor. İşçi sınıfı kökten bir değişim istiyor” diye ekledi.
Kavgaları kenara bırakma zamanı
İşçi emeklisi ve DİSK eski Genel Sekreteri Cafer Koncer ise şöyle konuştu: “20 yılı aşkın süredir işçi ve emekçilere yönelik, emek, adalet ve bu ülkede insanlığa ait ne kadar güzel değer varsa hepsini yok eden bir anlayışla karşı karşıyayız. Artık kendi bireysel kaygılarımızı, kavgalarımızı bir kenara bırakıp bu faşist anlayışı bir an önce sonlandırmalı ve yüzümüzü emeğe, işçiye, adalete ve demokrasiye döndüğümüz bir anlayış egemen kılınmalı.”
Türkmen Kılıç’ın oyu Yeşil Sol’a
Eşi ve torunuyla birlikte 1 Mayıs’a katılan Türkmen Fatma Kılıç aynı zamanda Kadın Yazarlar Derneği üyesi. En büyük isteğinin değişim olduğunu ifade eden Kılıç, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden çok parlamento seçimlerine önem verdiğini belirtti. Kılıç, “Daha çok kadının meclise girdiği ve eşit temsiliyetin sağlandığı bir parlamento görmek istiyorum. Halkın istediği ve halkın yaşamını iyi edecek kanunların çıkması için parlamentoya çok milletvekili göndermek zorundayız. Ülke 20 yılda çok geriye gitti” diyerek, daha fazla geriye gidilemeyeceğinin altını çizdi. Seçimlerde bir oyunu Yeşil Sol Parti’ye bir oyunu da Kemal Kılıçdaroğlu’na vereceğini dile getiren Kılıç, “Doğada tüm canlılar katliamla karşı karşıya, bu katliamları durmamak için değişim şart. Doğaya, kadına ve yaşama değer verdiği için Yeşil Sol Partiyi destekliyorum” ifadelerini kullandı.
AKP’ye oy veren de Bay Kemal diyor
Türk İş’e bağlı Petrol İş Sendikası üyesi olan Perihan Akın ise milletvekili seçimlerinde AKP’ye oy vereceğini ancak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu’na oyuna vereceğini söyledi. Bu seçimlerde milletvekili seçimleri için AKP’ye bir şans daha vermek istediğini söyleyen Akın, “Cumhurbaşkanlığı için ise Erdoğan’ın gitmesini düşünüyorum. Bu yüzden Kemal Bey’e oyumu vermeyi düşünüyorum” dedi.
14 Mayıs başlangıç olacak
Son olarak konuştuğumuz Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Dönem Sözcüsü ve Eğitim Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Necip Vardal ise emek ve demokrasi güçlerinin 21 yıldır süren AKP iktidarına son vermek gibi bir görevleri olduğunu söyledi. Vardal, “14 Mayıs’tan sonra her şey güllük gülistanlık olmayacak, emekçiler yine iktidara, işverene, sermayeye karşı mücadelelerini yürütecekler. 14 Mayıs’taki mesele cehennemin kapılarının kapatılma meselesidir. Cennetin kapılarını nasıl açacağımızı, nasıl bir ülke hayal ettiğimizi, nasıl bir dünya hayalimiz olduğunu 14 Mayıstan sonraki mücadelenin kendisi belirleyecek. Bu mücadele, emek güçleri ile demokrasi güçlerinin birlikte yürüteceği bir mücadeledir. Türkiye’nin aydınlık yarınları ve geleceğini emek ve demokrasi güçleri birlikte kuracaktır.”