HTŞ Êzîdî tutsakları rehin tutuyor

• Suriye Êzîdîler Birliği üyesi Sûad Hiso, HTŞ hapishanelerinde Êzîdî tutsakların rehin tutulduğunu söyledi. Almanya Êzîdî Kadın Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi Cîhan Rojava, HTŞ’nin DAİŞ’ten farklı olmadığını belirtti.

ARAT ARARAT

Almanya Êzîdî Kadın Meclisi Yönetim Kurulu (SMJÊ) kısa bir süre önce Rojava’yı ziyaret etti. Cîhan Rojava, Şehba’dan ikinci kez sürgün olan Efrînli Êzîdî aileler ile görüştüklerini belirtti. Cihan Rojava izlenimlerini gazetemize anlattı.

 

 

HTŞ’nin içinde 2014’de Şengal’de işlenen soykırıma ortak olan çok sayıda unsurun olduğuna da dikkat çeken Cîhan Rojava, "2014’te dünyanın gözleri önünde Şengal’de biz Êzîdîlere soykırım uyguladılar. Bize yapılan 72 fermanın hikayelerini dinleyerek büyüdük. Fakat sonuncusunu gözlerimizle gördük. Êzîdî kadınlarına yapmadıkları zulüm kalmadı. Böyle bir zulüm var mı dünyada? Halen Êzîdî kadınları çetelerin elinde" diye konuştu.

Rojava ziyareti esnasında Şehba’dan ikinci kez sürgün olan Efrînli Êzîdî aileleri de ziyaret ettiklerini aktaran Rojava, Tirbespîyê’de gençlerden oluşan komitenin göç edenler için çalışma yürüttüğünü belirterek, ”Bir heyetle gittik. Orada satın aldığımız soba, bebekler için süt ve su bidonlarını ziyaret ettiğimiz 40 aileye dağıttık. Gençlerden oluşan komite çocuklar için bir etkinlik organize etmişti. Bizim gidişimiz onları çok mutlu etti. Bir an önce Efrîn’deki evlerine dönmeyi istiyorlar. Fakat durumları iyi değildi. Naylon çadırlarda kalanlar vardı. Bazı evlerde kapı yerine battaniye asarak idare ediyorlardı. Her gün Türk devletinin çeteleri saldırıyordu.”

 

 

Tutsak Êzîdîlerin akibeti bilinmiyor

Suriye Êzîdîler Birliği üyesi Sûad Hiso ise rejim hapishanelerindeki Êzîdî tutsakların varlığına dikkat çekerek, "HTŞ hapishane kapılarını açtı fakat Êzîdî tutsaklar halen evine gelmiş değil. Benim şahsen tanıdığım 3 Êzîdî evlerine dönmüş değiller. Akibetleri hakkında bir bilgimiz yok" dedi. 

Şehba’da yaklaşık 450 Êzîdî ailenin saldırılar başlayınca Efrîn, Halep ve Özerk Yönetim’in kontrolünde olan bölgelere dağıldığını belirten Sûad Hiso şunları söyledi: “Kuzey ve Doğu Suriye’ye 300 aile geldi. Bu ailelerimizi genellikle Êzîdîlerin yaşadığı Tirbespîyê, Qamişlo, Hesekê, Amudê gibi kentlere yerleştirdik. Burada kurduğumuz komiteler aracılığı ile her türlü ihtiyaçlarını gideriyoruz.” 

Başlarına gelmedik zulüm kalmadı

Şehba’dan canını kurtarmak için yollara düşen Êzîdîlerin başlarına gelmedik zulüm kalmadığını dile getiren Sûad Hiso şunları aktardı: "Şehba’dan çıkan Êzîdîler çeteler tarafından çok kötü muamelelerine maruz kaldılar. Saldırıya uğradılar. Şehba’dan çıkabilenlerin değerli eşyalarına el konuldu. Malları ellerinden alındı. Katledilenler oldu. Örneğin Ehmed Cimo Huso ve ailesi iki araçla giderken araçları taranmış. Ehmed Cimo yaşamını yitirdi. Eşi ve Herbiye adlı kadın yaralandı. Yine HTŞ, Haleb’e girdiği zaman Memduh Osman adlı insanımızı katletti. Birçok insanımız Şehba’dan çıkamadı. Durumları nedir bilmiyoruz."