Kadın tutsaklara Hizbulkontra işkencesi!

• Patnos L Tipi Kapalı Cezaevi’nde siyasi tutsaklar Mizgin Kayıtbey, Lale Kabişen ve Nazlıcan Barışer, 40 kişilik erkek gardiyan grubu tarafından 40 dakika boyunca darp edildi. 4 saat ‘domuz bağıyla’ bekletildi, saçlarından sürüklenerek hastaneye götürüldü ve işkenceyi anlatmamaları yönünde tehdit edildi.

Kurdistan ve Türkiye’deki cezaevlerinde siyasi tutsaklara yönelik hak ihlallerine her gün bir yenisi ekleniyor. Bu ihlallerden birisi de Patnos L Tipi Kapalı Cezaevi’nde yaşandı.

Mezopotamya Ajansı’nda (MA) yer alan habere göre, siyasi tutsaklar Mizgin Kayıtbey, Lale Kabişen ve Nazlıcan Barışer 31 Ağustos’taki sayıma erkek gardiyanların gelmesine itiraz ederek, erkeklerin kadınların özel yaşamlarının olduğu alana giremeyeceğini belirtti.

‘Domuz bağıyla’ bekletildiler

Olaydan bir gün sonra savcılıkla görüşme talebi reddedilen kadınlar, bunun üzerine kapıya vurarak eylem yaptı. Ardından 40 kişilik gardiyan grubu eylem yapan kadınları 40 dakika boyunca darp etti ve 4 saat boyunca Hizbulkontra yöntemi olan “domuz bağıyla” bekletti. 

İşkenceyi anlatmaya tehdit

4 saat süren işkence boyunca cezaevi yönetimin 1., 2. ve 3’üncü müdürleri de kadınların başında bekledi. Birinci müdür kadınları, yaşadıkları işkenceyi dışarıya aktardıkları için tehdit etti.

Kadınlar hastaneye götürüldüğü sırada da cezaevi ringi araçlarına kadar saçlarından sürüklendi ve ters kelepçeyle hastaneye götürüldü. Burada üstünkörü bir muayeden sonra tekrar cezaevine getirildi ve herhangi bir eylem yapmamaları yönünde yine tehdit edildi.

Saldırıyı protestoya soruşturma

Öte yandan, saldırıyı protesto etmek için kapılara vuran erkek tutsaklar hakkında da 4 ayrı disiplin soruşturması başlatıldı.

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Agirî Milletvekili Nejla Demir, özelde Patnos Cezaevi’nde yaşanan şiddet ve işkence politikalarını Jinnews’ten Rojda Aydın’a değerlendirdi.

 

 

İçerideki iradeyi kırmaya çalışıyor

Patnos cezaevinin uzun zamandır özellikle kadın tutsaklara yönelik sistematik işkence ve kötü muamele uygulamalarıyla gündemde olduğuna işaret eden Demir, iktidarın, dışarıda baskı ve göz altılarla kıramadığı iradeyi, içeride işkence ve infaz yakmalarla kırmaya çalıştığını kaydetti.

Meclis’te Patnos Cezaevi’nde sistematik olarak yaşanan ağır hak ihlallerine ilişkin insan hakları inceleme komisyonuna dilekçe ve Adalet Bakanlığına soru önergesi ilettikleri bilgisini veren Demir, şöyle devam etti: “Tarafımıza sağlıklı bir dönüş yapılmadı. Bu tutum söz konusu işkence politikalarının sadece o cezaevinin yönetimiyle sınırlı olmayıp bir iktidar politikası olduğunu tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor.”

Sorumlu iktidar

Patnos Cezaevi’nde insanlık dışı muamelenin yaşandığına işaret eden Demir, “Kadın tutsaklar erkeklerin sayıma gelmesine itiraz ettikleri için ki bu çok temel ve yasal bir hak. Kadın koğuşuna erkek gardiyan sayım yapamaz, bu her yerde böyledir. Kadınlar buna itiraz ettikleri için domuz bağıyla bağlanıyor. Bu uygulamalar açık ve net olarak işkencedir. Olayı protesto etmek için kapıya vurmak suretiyle eylem yapan kadınları yaklaşık 40 kişilik gardiyan grubu, 40 dakika boyunca darp etmiş. Öte yandan tutsakların 4 saat boyunca ‘domuz bağıyla’ bağlanıp bekletme odasında tutulduğu aileler aracılığıyla insan hakları örgütlerinin ve kamuoyunun gündemine yansıdı. Bir iktidar politikasına dönüşen bu işkence ve kötü muamele politikalarını asla kabul etmiyoruz. Yaşanan ihlallerden bu iktidar sorumludur” şeklinde konuştu.

Sistematik işkence

Son cezaevi ziyaretine değinen Demir, kadın tutsaklara türlü bahanelerle hücre cezalarının verildiğini, cezası bitmeye yakın olanlara yine benzer bahanelere yeni cezalar verildiğine dikkat çekti.

Demir, cezaevi müdürünün gardiyan başı olan eşinin de ayrıca kadın tutsaklara baskı kurduğunun altını çizerek, “Dilekçeleri ya sisteme koymuyor ya da görüşme taleplerini idareye iletmiyor. Savcıyla görüşmelerine engel oluyor” dedi.

Nejla Demir son olarak yaşanan ihlallerin takipçisi olacaklarını ve konuyu gündeme getirmeye devam edeceklerini vurguladı. AGİRİ