• Kürdistani İttifak Grubu, iktidarın son halkası İzmir saldırısı olan politikalarıyla vermek istediği mesajı aldıklarını belirterek, şu yanıtı verdi: Sizin karşınızda asla diz çökmeyeceğiz. Hak, adalet, özgürlük yürüyüşümüze bir an bile ara vermeyeceğiz. İnkar, asimilasyon ve tecrit politikalarınıza asla biat etmeyeceğiz. 

Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Azadî Partisi, Devrimci Demokratik Kürt Derneği (DDKD), İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA), Kürdistan Komünist Partisi (KKP), Kürdistan Demokratlar Platformu (PDK) ve Kürdistan Demokrat Partisi-Türkiye'nin (PDK-T) içinde yer aldığı Kürdistani İttifak Grubu, HDP İzmir  İl binasına saldırıda Deniz Poyraz’ın katledilmesine ilişkin yazılı mesaj yayımladı. 

Deniz Poyraz'ın katledilmesinin, AKP-MHP iktidarının toplumu kutuplaştıran, şiddeti besleyen, kin ve nefret dolu siyaset dili ve yönteminin geldiği yer olduğu belirtilen ortak yazılı mesajda, şunlar ifade edildi:

Suçludurlar

 Yasallığını ve resmiyetini anayasa ve yasalardan, meşruiyetini sandıktan ve toplumsal tabanından alan, 3. büyük parti olarak Meclis’te temsiliyeti bulunan HDP'nin, başta Cumhurbaşkanı ve MHP başındaki zat olmak üzere iktidarın en yetkin kişileri ile yandaş basın organları tarafından her gün 'terörist' ilan edilmesi, hem anayasal bir suç hem de bu saldırının başlıca sorumlusudur.

Kürtleri sindirmek için

 Demokratik zeminde siyaset yapan partilere kapatma davası; yeni açılacak partilerin hukuksuz bir şekilde engellenmesi; siyasetçilerin hapishanelerde rehin tutulması; halkın meşru oylarıyla seçilmiş belediye eşbaşkanlarının görevden alınıp yerine hiçbir hukuki gerekçeye dayanmayan kayyum ataması; dile, kimliğe yönelik inkar, asimilasyon ve topyekun baskı politikaları, meselenin HDP’yi de aşan Kürtleri sindirme amaçlı olduğunu apaçık ortaya koyuyor.

İktidarın mesajını aldı

 İktidarın son halkası İzmir saldırısı olan politikalarından vermek istediği mesajı aldık ve cevaben diyoruz ki; sizin karşınızda asla diz çökmeyeceğiz. Hak, adalet, özgürlük yürüyüşümüze bir an bile ara vermeyeceğiz. İnkar, asimilasyon ve tecrit politikalarınıza asla biat etmeyeceğiz. 

Şunu iyi bilesiniz ki; yarattığınız korkunun karşısında cesareti, yılgınlığın karşısında umudu, tutsaklığın karşısında özgürlüğü, zulmün karşısında adaleti ve ölümün karşısında yaşamı inşa edeceğiz. Size asla itaat etmeyeceğiz.

24 saat geçmeden

 Hukukun iktidarın tehdit aracı haline getirildiği, mafya, devlet, siyaset ilişkilerinin gün yüzüne çıktığı bir zeminde haktan, hukuktan, adaletten, bahsedilemez. Soruyoruz; muhalif kesimleri suçsuz oldukları halde cezalandırmak amacı ile günlerce gözaltında tutup cezaevine atanlar, katilleri 24 saat geçmeden, etkin bir soruşturmaya tabi tutmadan cezaevinde koruma altına almanın sebebi arkasındaki güçlerin deşifre olmasından duyulan korku mudur?

Saldırgan Suriye’ye hangi amaç ile gitmiş, orada hangi örgütlerin kamplarında kalmış, kimin adına kimlerle savaşmıştır? 

Bu sorular cevap bulmadan tamamlanan soruşturma olayın ciddiyetini ve vahametini bir kez daha ortaya koymuştur.

Organize ve katliam hedefli

 Bu saldırı organize ve asıl hedefi iptal edilen toplantıya yönelik bir toplu katliam girişimidir. Bu saldırı münferit bir olay olmadığı gibi arkasındaki güçler deşifre edilmedikçe Türkiye daha derin bir kaos iklimine doğru sürüklenecektir.

Bu saldırılar karşısında tüm demokrasi güçlerini, sivil toplum kuruluşlarını dayanışmaya ve güç birliği yapmaya davet ediyoruz.”

 

72 baro başkanı saldırıyı kınadı

72 baro başkanı, HDP İzmir İl binası silahlı saldırıda Deniz Poyraz’ın katledilmesini yaptıkları açıklamayla kınadı.

Baro başkanları, ortak yazılı açıklama yaptı. Açıklamada şöyle denildi: “İzmir İl Başkanlığı'na düzenlenen silahlı saldırıda bir vatandaşımız öldürülmüştür. Bu saldırı toplumsal birlikteliğimize, demokrasiye ve ülkemiz barışına saldırıdır. Siyasi faaliyet yürütenlerin yaşam hakkını, fiziksel ve ruhsal bütünlüğünü korumak ; devletin asla terk edemeyeceği zorunlu görevlerdir.  Son olarak İzmir HDP il binasında çalışan bir emekçinin kızı olan Deniz Poyraz'ın öldürülmesi, ülkemizin şiddet iklimine çekilmeye çalışıldığı ve toplumsal bütünlük konusundaki kaygılarımızı artırmaktadır.

Birlik ve beraberliğimize ve bir arada yaşama kültürümüze yönelik bu saldırıyı kınıyor, hayatını kaybeden Deniz Poyraz’a Allah’tan rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Yasal mercilerin bir an önce sorumluların, saldırının ardındaki karanlık odakların ve hedeflerinin tüm yönleri ile ortaya çıkarılması için gerekli soruşturmayı tamamlayarak yargıya teslim etmesini talep ediyoruz.”

 

HDP binalarında nöbet

HDP İzmir İl binasına saldırı ve Deniz Poyraz’ın katiledilmesini protesto için HDP binalarında nöbet de tutuluyor. Barış Anneleri de HDP binalarında nöbet tutacaklarını söyledi. Barış Annesi Hediye Korkut, şunları söyledi: "40 yıldır ayaktayız, direniyoruz. Bundan da geri adım atmayacağız. Asla başımızı eğmeyeceğiz. Bu saldırı karşısında korkmadık. ‘Biz Deniz’i öldürdük, korkacaklar, bir daha partiye gitmeyecekler’ sanıyorlar. Şimdi her gün gideceğiz. Ben 5 gün gideceğim. Deniz 10.00’da gidiyordu, biz saat 09.00’da gideceğiz. Nöbet tutacağız. Gece gündüz partimize sahip çıkmamız gerekiyor.”