KDP kulaklarını halka kapatmış

• Birakujî’yi haram ettik diyenler halkı Birakujî’ye razı etmek için uğraşıyorlar. Kürt halkının ve aydınlarının, siyasi çevrelerin bu gerçeği görmeleri gerekiyor.

ZEKİ AKIL

KDP ısrarlı ve istikrarlı biçimde PKK ve gerillaya karşı savaş hazırlığı yapıyor. Halkın bütün beklentilerine, aydın ve sanatçıların girişimlerine rağmen gerilla bölgelerine güç kaydırmaya ve kuşatma faaliyetlerine devam ediyor.

Son olarak da Xelifan bölgesinde göreve giden üç gerillayı kuşatarak imha ettiler. HPG’nin bütün çağrılarına rağmen gerillaların akıbeti hakkında herhangi bir açıklama yapmadılar. Kirli savaş taktikleri uygulamaktan vazgeçmiyorlar. Halka da sürekli yalan söylüyorlar.

Xelifan’da hedef alının ve kuşatılan gerillalar sadece üç kişiymişler. Ve içlerinden birisi uzun yıllar devrime hizmet etmiş, eyalet komutanı olarak görevi başına gidiyor. KDP yetkilileri ise sanki bunlar onların asayiş güçlerine saldırı yapmışlar gibi göstermeye çalışıyorlar.

Deneyimli bir gerilla komutanının vurulması KDP’ye ne kazandıracak? Bu olsa olsa Kürtlerin düşmanlarını ve faşist Türk devletini sevindirir ve ona hizmet eder. Kürt halkının bunda asla bir çıkarı olmaz.

KDP bir Kürt hareketi olduğunu söyleyip duruyor! Üstelik kime hizmet ettikleri bilinmeyen bazı tipler KDP adına çıkıp PKK’nin Kürt olmadığını ve Kürt halkına hizmet etmediğini söylüyorlar!

PKK’yi karanlık ve dış güçlerin maşası olarak lanse etmeye çalışan bu tipler gerillaları katlederek Kürt halkına hangi hizmeti yapmış oluyorlar?

En azından herkesin bildiği bir gerçek var; PKK bugüne kadar hiçbir sömürgeci devletle birleşip bir Kürt hareketine saldırmış değildir. PKK’yi böyle karalayanlar dönüp arkalarına, kendi pratiklerine baksınlar.

KDP artık belden aşağı vurmaya ve seviyeyi oldukça düşürmeye başladı. Savaşacaksa da bari Kürt mertliğine yaraşır biçimde davransın. Çokça Kürtlük lafı ediyorlar ama onun değerlerine göre davranmıyorlar.

Seviyeyi çok düşürdüklerini söyledik. Düşünün, Önder Apo 23 yıldır İmralı’da. Dünyadan izole edilmiş ve yaşamı tehlikede. Konuşacak ve suçlamalara cevap verecek durumda değil. Zorda ve darda olana saldırmak mı, yoksa sahiplenmek mi, Kürt geleneklerine uygundur? Bu soruyu bütün Kürtler kendilerine sormalıdırlar.

Selim Çürükkaya diye birisi Apo’nun Ayetleri diye bir kitap yazmış. Bu şahıs PKK’den kopalı çeyrek asır oldu. Ve bu karalama, ısmarlama kitabı da yeni yazılmış değil. Uzun yıllar önce yazılmış. KDP, Selim’den ve Önder Apo’yu karalamadan ne umuyor? Selim’i Güney’e getiriyorlar, televizyonlara çıkarıyorlar, o da Apo’nun ne kadar kötü ve diktatör birisi olduğunu anlatıyor.

KDP iflas etmiş tüccarlar gibi eski defterleri karıştırıyor. PKK’nin aleyhinde propaganda yapmak için kala kala Selim Çürükkaya gibi birisine kalmışlar. Selim’den bir şey çıkmaz. Ona o kadar masraf etmenize ve zaman ayırmanıza değmez. Onun ne olup olmadığını onu tanıyan herkes iyi biliyor. Kimse ondan bir hayır görmedi, size de hayrı olmaz. O kitabı Güney’de basmanızın size kazandıracağı bir şey yoktur. PKK karşıtlığını ne kadar ayağa düşürdüğünüzü kanıtlar. Zaten Kuzey’de da MİT’e çalışan ve deşifre olmuş tipleri Kürt aydını ve yazarları olarak sahiplenmeniz Kürtlerde size olan güveni daha da azaltır ve tepkiyi artırır.

KDP televizyonları Türk yetkililerini televizyonlarında ağırlıyorlar. Bol bol PKK’nin ne kadar kötü ve terörist olduklarını Güney halkına servis ediyorlar. PKK’ye karşı Güney halkını savaşa ikna etmek için Türk soykırımcılarından medet umuyorlar.

Birakujî’yi haram ettik diyenler halkı Birakujî’ye razı etmek için uğraşıyorlar. Kürt halkının ve aydınlarının, siyasi çevrelerin bu gerçeği görmeleri gerekiyor.

KDP sürekli PKK’yi suçluyor. Hiçbir açıklamalarında Türk faşistlerine herhangi bir itirazlarına ve eleştirilerine tanık olmadık. Bütün kötülüklerin kaynağı ve nedeni PKK’ymiş gibi çırpınıp duruyorlar.

PKK, bir Kürt hareketi olarak Başûr’da (Güney Kürdistan) bulunuyor. 1980’lerden beri oralarda. KDP’nin, hükümetin ve meclisin işleyişine, yönetimine müdahale etmemiş. PKK’nin Başûr’u yönetme vb hesabı ve girişimi olmamıştır. KDP de şimdiye kadar PKK’yi bu konularda hedef yapmamış ve öyle bir gündemi olmamıştır. Bu propaganda ve dezenformasyonlar Türk devletinin son dönemlerdeki saldırılarıyla ilgilidir.

KDP, Türk devletiyle gizli bir anlaşmaya gitmiştir. Bu anlaşmaya göre gerilla güçlerinin olduğu alanlara güç kaydırmaya ve kuşatmaya başlamıştır. Türk devleti PKK’yi ezmeyi ve Kürtlerin kazanımlarını ortadan kaldırmayı planlamıştır. Ancak bunu kendi gücüne dayanarak yapamıyor. Başûr yönetimini ve Bağdat’ı dahil etmeye çalışıyor.

Bağdat’ın bu saldırılara karşı sergilediği sessizlik de rastlantı değildir. Ancak çatışma bölgesi ağırlıklı Türk sınır bölgesi, Behdinan olduğu için KDP öne çıkmaktadır. Türk devleti de KDP üzerinde çalıştı ve onları bir noktaya getirdi. 

Kürt halkı ve partiler, aydınlar, sanatçılar, Kürtler arası çatışma istemeyen bütün çevreler bu gerçekleri bilerek harekete geçmelidir. Durum tehlikelidir. Türk devleti ne yapar, soykırımı tamamlamak ister, saldırır vb. Bu anlaşılırdır. Ancak anlaşılmayan Kürt çevrelerinden bazılarının bu soykırımı tamamlama operasyonlarına dahil olması veya kolaylık sağlamasıdır. Bu açıdan gelişmeleri izlemek yerine daha etkili biçimde harekete geçmek ve tehlikeyi önlemek gerekiyor.