Kürtler bizi korudu sıra bizde

Dosya Haberleri —

Christian Dandrès

Christian Dandrès

Tecrit politikasını ve Rojava’ya dönük artan saldırıları İsviçre Sosyalist Parti Ulusal Parlamento Milletvekili Hukukçu Christian Dandrès ile konuştuk.

  • Kurdistan’da yürütülen savaş ciddi bir savaş ve bu savaşla Türkiye, uluslararası insancıl hukuku ciddi bir şekilde ihlal ediyor. Rojava’da okullar gibi kamu altyapısı hedef alınıyor. Sivillere saldırılar düzenleniyor. Temel gıda malzemeleri de dahil olmak üzere tarlalar bombalanıyor. Bu açıkça sorunlu bir durum.
  • Kürtler, DAİŞ tehlikesine karşı koymayı başararak, aynı zamanda ABD ve Avrupalıların hayatını kaybetmesini önledi. Rojava var olma hakkını savunmak için kanla bedel ödedi. Bugün, bu unutulmuş durumda. Dolayısıyla, Rojava’yı korumak gibi bir görevimiz var. Bence bugün kapsamlı iletişim ve bilgilendirme çabalarıyla bunu hatırlatmalıyız.

SERKAN DEMİREL

AKP-MHP iktidarının, Kürt düşmanlığı üzerinden savaşa yaptığı devasa yatırımlar sonucu, Türkiye halkları adeta ekonomik, siyasi ve kültürel çöküşü yaşıyor. Bu savaşın en önemli parçası olan tecrit ise Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde tam olarak 24 yıldır sürdürülüyor. İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde başlayan tecrit politikası, Türkiye ve Bakure Kurdistan’da bulunan en küçük mezraya kadar yayılmışken, Başûr ve Rojava’daki halkların üzerine ise bomba olup yağdırılıyor. Yaşanan tüm bu krizlerin çözümünün Öcalan’da saklı olduğunu bilen iktidar, tecridi daha da derinleştiriyor. Kürtler bir yana dursun, Ortadoğu’da çözümü isteyen ve bunun için mücadele eden halkların tamamı, bu tecrit politikasının bir an önce sonlandırılmasını ve Rojava’ya statünün verilmesi gerektiğini sık sık gündeme getiriyor. Türk Devleti, Rojava’dan Başûr’a, Bakur’dan Türkiye kentlerine kadar Kürt halkına karşı kirli savaşını sürdürürken, uluslararası hukuku korumakla yükümlü olan uluslararası güçler ise kafasını kuma gömüyor. Oysa Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı kurumlar ve Bağımsız İnsan Hakları Kuruluşları yayınladıkları raporların tamamında, Türkiye’nin saldırılarının uluslararası hukukun ihlali ve savaş suçları kapsamında olduğuna sık sık dikkat çekiyor. Bu çelişkileri, tecrit politikasını ve Rojava’ya dönük artan saldırıları İsviçre Sosyalist Parti Ulusal Parlamento Milletvekili Hukukçu Christian Dandrès ile konuştuk.

Türk rejimi bir felaket

AKP-MHP rejimini bir felaket olarak değerlendiren Milletvekili Christian Dandrès, “Son seçimlerde bu rejimin düşeceğini ummuştuk. Ne yazık ki durum böyle olmadı. Rejimin devam etmesiyle, Türkiye’yi oluşturan halkların özgürleşmesinin ve ülkede insan haklarının savunulmasının sorunlu bir hal aldığını düşünüyorum” diye konuştu.

Tecrit liderlik rolüne dönük

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış mutlak tecridi insan hakkı ihlali olarak değerlendiren İsviçreli Parlamenter Christian Dandrès, tecridin temel nedeninin Abdullah Öcalan’ın liderlik rolüne dönük olduğunun altını çizdi. Türkiye’nin, Avrupa Konseyi üyesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi altında imzası olan bir ülke olduğunu hatırlatan Christian Dandrès, “Tecrit politikasıyla bu sözleşme ihlal ediliyor. Sayın Öcalan üzerindeki bu uygulamalar temel insan haklarına aykırıdır” dedi.

Tüm kurumlar gündeme getirmeli

Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için başlatılan kampanyaların anlamlı olduğunu ifade eden Dandrès, “Öcalan, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni imzalayan devletler tarafından belirlenen çerçevenin dışında, kendisine kısıtlamaların uygulandığı siyasi bir mahkumdur. Uluslararası alandaki avukat örgütleri ya da İnsan hakları ligi gibi kurumlar da Sayın Öcalan’ın durumunda olduğu gibi hükümlülerin istisnai olmayan bir cezaevi sistemine sahip olma hakları olduğunu gündeme getirmeliler” diye belirtti.

Merkezi bir rolü var

Öcalan’ın rolünün Kürt sorununun çözümünde merkezi bir rol oynadığının altını çizen Dandrès, “Bugün, Öcalan hala bu tür bir cezaevi sisteminde tutuluyorsa bunun nedeni Kürt nüfusunun büyük bir kesimi için güçlü bir figür ve etkili bir lider olmaya devam etmesidir. Öcalan, Kürt sorunun çözümünde merkezi bir rol oynuyor ancak bu aynı zamanda Türk ilerici örgütleriyle iş birliğini de gerektiriyor. Çözümün bir kısmının bu birliktelikte yattığına inanıyorum” vurgusunda bulundu.

Kamusal alanlar hedef alınıyor

“Türk hükümeti, insanların dikkatini ülkenin siyasi, ekonomik sorunlarından uzaklaştırmak için Kürtlere karşı savaşı tercih ediyor” diyen Christian Dandrès, şöyle devam etti: “Dahası, Kurdistan’da yürütülen savaş ciddi bir savaş ve bu savaşla Türkiye, uluslararası insancıl hukuku ciddi bir şekilde ihlal ediyor. Rojava’da okullar gibi kamu altyapısı hedef alınıyor. Sivillere saldırılar düzenleniyor. Temel gıda malzemeleri de dahil olmak üzere tarlalar bombalanıyor. Bu açıkça sorunlu bir durum.”