Şam'ın kararı Şam'da kalır

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim

  • HTŞ'nin Şam'daki tekçi konferansına itiraz eden Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi, konferans ve kararlarının kendileri için yok hükmünde olduğunu söyledi. 

Demokratik Özerk Yönetim, Şam’da düzenlenen ve adı 'Ulusal Diyalog' konulan kongrenin, Suriye halkını temsil etmediğini vurgulayarak, "Biz Suriye'nin bir parçasıyız ve temsil edilmiyoruz. Kongrenin sonuçlarının uygulanmasının bir parçası olmayacağız" dedi.

Suriye'nin başkenti Şam'da 600'den fazla davetlinin katılımıyla düzenlenen 'Ulusal Diyalog Konferansı' kapanış bildirisiyle tamamlandı. Kapanış törenine HTŞ lideri Ahmed Şara ile yetkilileri katıldı. Hazırlık Komitesi Başkanı Huda El-Atasi, sonuç bildirisini okudu. 

Alaturka bildiri

Türk devlet zihniyetinin nakşedildiği bildiride, ülkenin parçalanmasına veya herhangi bir toprağından vazgeçilmesine kesinlikle karşı çıkılması gerektiği belirtildi. Silah kullanma yetkisinin devletle sınırlandırılması, profesyonel bir ulusal ordu kurulması ve resmi kurumlar dışındaki tüm silahlı oluşumların yasa dışı gruplar olarak görülmesi hükmü yer aldı. 

İsrail'in Suriye'nin egemenliğine yönelik saldırdığı iddia edilen bildiride, uluslararası topluma seslenildi. Bildiride haklarla ilgili afaki ifadelerin ardından asıl meram olan uygulanan yaptırımların kaldırılması çağrısı yapıldı. 

Suriye'yi temsil etmiyor

Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi, yazılı bir açıklama yayımlayarak kongrenin Suriye halkını temsil etmediğini vurguladı. Ulusal diyalog için öncelikle birleşik bir komitenin kurulması ve ardından katılımcılarla ilgili tartışmalar yapılması halinde anlamlı bir genel diyalog kongresine dönüştürülebilecekken bundan uzak kalındığı belirtilen açıklamada, özetle şunlar ifade edildi: "Kongre hazırlığı için kurulan komite, Suriye halkının bileşenlerini temsil etmemekte. Açıklamaları diyalog dilinden ve görüş yakınlığından oldukça uzak kalmaktadır. Suriye'nin birçok vilayetinde ulusal diyalog adıyla Suriye halkının çeşitliliğinin gözardı edildiği, halkın gerçek temsilcilerinin ise katılmadığı toplantılar yapıldı. Başkent Şam'da ulusal diyalog adı altında düzenlenen kongrenin Suriye halkını temsil etmediğini belirtiyoruz. Biz, Suriye'nin bir parçasıyız fakat bu kongrede temsil edilmiyoruz. Kongrenin içeriğinden memnun değiliz ve sonuçlarının uygulanmasının bir parçası olmayacağız. Tüm Suriyelileri temsil eden, kimseyi dışlamayan ve yok saymayan gerçek bir kongre düzenlenmesi taleplerimizi yineleyerek, halkımıza layık olmak, onların umut ve taleplerini yerine getirmek ve devrimimizin hedeflerini gerçekleştirmek için çabalarımıza devam edeceğimizi bir kez daha taahhüt ediyoruz.”

MSD: Biçimsel prosedür

Demokratik Suriye Meclisi (MSD) de konuyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, şunların altı çizildi: "Suriye'deki ulusal, toplumsal ve siyasal unsurların adil bir şekilde temsil edilmemesi, şeffaf temeller ve gerçek güvenceler sağlanmadan konferansın aceleyle düzenlenmesi, Suriye'nin kader meselelerini ve geleceğini ciddiye almadığını, Suriye'nin inşasında gerekli çözümlere ve ulusal ortaklığa hizmet etmeyen biçimsel bir prosedürden ibaret olduğunu teyit etmektedir. 

Bölünmeyi derinleştirir

Şam'daki yetkililerin, Esad rejiminin siyasi karar alma süreçlerini tekeline alarak, etkili ulusal güçleri ve bileşenleri dışlayarak izlediği eski başarısız yöntemlere güvenmeleri, yalnızca bölünmeyi derinleştirecek ve geçiş sürecinin başarısı için her türlü şansı ortadan kaldıracaktır. Yapılması gereken, tiranlık rejiminin izlediği bu yöntemlerden vazgeçilerek, Suriye halkının iradesini yansıtan, siyasi tekelcilik ve karar alma mekanizmalarından uzak, dengeli bir geçiş süreci tesis eden, demokratik, çoğulcu, ademi merkeziyetçi, eşit vatandaşlık temelli bir devlet inşasını hedefleyen kapsamlı bir diyalog yürütülmesidir." QAMIŞLO

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.