Yerli ve milli ekonomik savaş

Forum Haberleri —

Ekonomist

Ekonomist

  • Erdoğan ekonomik kurtuluş savaşı verecekmiş! BAE’den alacağı birkaç milyar dolarla mı bunu yapacak? Dışarıdan para çekmek, yabancı yatırımcıları teşvik ederek mi ekonomik kurtuluş savaşı verecek?

Zeki AKIL

Türk devleti Kürt düşmanlığında sınır tanımadı. Ülkenin bütün kaynaklarını Kürtleri bastırmak ve soykırımı tamamlamak için kullandı. Ekonomik kriz giderek derinleşiyor ve AKP-MHP hükümeti çaresiz durumda.

Yıllarca savaşı ve sonuçlarını halktan gizlemeye çalıştılar. Batı illerinde oturanlar savaşı günlük yaşamlarında hissetmediler. Hükümet ölen asker haberlerini de vermez olunca savaşın sürekli gizleneceğini varsaydı.

Kürt düşmanlığı sınırları aşıp Suriye ve Irak işgal seferleriyle savaş harcamaları daha da arttı. Faşist Erdoğan ve Bahçeli Suriye’yi işgal edip zafer havaları yaratmaya çalıştılar. Kandil’e bayrak dikip PKK ve gerillayı yenerek seçime gideceklerinin hesabını yaptılar.

Ancak AKP-MHP faşist hükümetinin hesapları gerillanın ve Kürt halkının direnişine çarptı. Savaş uzadı. Türkiye içeride ve dışarıda giderek tecrit oldu. Para kaynakları kurudu. İşi uyuşturucu ve kara paraya vardırdılar. Bunlar da deşifre oldu ve dünyada kredibilitesi dibe vurdu.

Ve Kürtlere karşı yürütülen savaş ekonomik kaynakların tükenmesiyle Türkiye halkına yansımaya başladı. Dolar sürekli artıyor, zamlar peş peşe geliyor ve enflasyon durmadan yükseliyor. Şimdi yoksulluk derinleşiyor, siyasi ve toplumsal kriz ekonomik krize eşlik ediyor.

Erdoğan ve şürekası bolca yerli ve milli edebiyatı yaptılar. Ancak bu konuda da söylediklerinin hep tersini yaptılar. Kürtler bu toprakların yerlisiydiler. Ama onlar Kürtleri düşman bellediler ve imha etmek için milli olmayan bütün güçlerin önünde eğildiler, yalvar yakar oldular, Türkiye’yi onlara pazarladılar.

ABD ve Rusya herhalde milli güçler kategorisine girmiyor. Erdoğan bir Trump’a bir Putin’e koşarak kıblesini şaşırdı. Yerli Kürtleri öldürmek ve topraklarını işgal etmek için Rusya’ya büyük tavizler verdiler.

Şimdi de BAE temsilcisini Saray’da halılar sererek karşılıyorlar. Bunlara ağzına geleni söylemişti. Şimdi tükürdüklerini yalayarak ve onlara yaltaklanarak biraz dolar elde etmeye çalışıyor.

Yerli ve milli olanlar dolar görünce dayanamıyorlar! Ne din ne iman dinliyorlar. Milli paraları liradan kaçarak dolara dolanıyorlar.

Cumhuriyet tarihinde hiçbir hükümet AKP kadar yolsuzluk, hırsızlık ve vurgunculuk yapmadı. Cumhuriyet tarihinin rekoru AKP’dedir. Bürokratları birkaç yerden maaş alıyor. Basını ele geçirmelerine rağmen halk içinde desteklerini ve inandırıcılıklarını yitiriyorlar.

Normal bir seçimi kazanma şansları kalmamıştır. Bu krizi aşmak için muhalefet erken seçim talebinde bulunuyor. Ama Erdoğan burası kabile devleti midir ki, erken seçime gitsin diyor. Ama kendisi 7 Haziran 2015’te seçimi yitirdiğinde Türkiye’yi katliamlar eşliğinde 1 Kasım’da seçime götürdü.

Bahçeli bir politikacı gibi değil, bir general gibi konuşuyor. Halkı ve muhalefeti tehdit ediyor. Yırtınsa seçimde barajı geçemez. Bu tehdit gücünü nereden alıyor? Bahçeli’yi bu kadar pervasız yapan nedir?

Açık ki, Ergenekon ve AKP’yle yaptığı ittifaktır. Onlar kontrgerillanın hep sokaktaki ayağı, kirli işlerini yapan kolu oldular. Bu uğursuz rolünü oynamak için hazır olduğunu söylemeye çalışıyor.

Erdoğan ekonomik kurtuluş savaşı verecekmiş! BAE’den alacağı birkaç milyar dolarla mı bunu yapacak? Dışarıdan para çekmek, yabancı yatırımcıları teşvik ederek mi ekonomik kurtuluş savaşı verecek?

Aslında çırpındıkça batıyor. Bu “millilerin’’ çaldıkları ve haram paraları bile Türk lirası değildir. Hatırlanırsa 17-25 Aralık operasyonlarında bakan çocuklarının evlerinde, ayakkabı kutularında hiç TL’ye rastlanmadı. Paraların hepsi dolar ve Euro’ydu. Erdoğan evdeki paraları sıfırlamaya çalıştığında da sözü edilenler yine milyonlarca dolar ve Euro’ydu.

Süleyman Soylu, ‘Sedat Peker bir politikacıya ayda on bin dolar gönderiyor’, demişti. Sedat Peker de, ’S. Soylu, Engin Baran Korkmaz’ı çağırıp 45 milyon doların üzerini çiz’ demişti.

Ayrıca M. Ağar ve otellere vb çökenlerin hep milyon dolarlardan söz ettiğini söyleyip duruyorlar. Binali Yıldırım’ın oğlunun milyar dolara sahip olduğunu da öğrenmiş olduk.

Dikkat edilirse iktidardakiler ve onlara dayananlar hep yerli ve milli diye demagoji yapıyorlar. Ancak binlerce yıldır bu topraklarda yaşayan ve Türklerden de eski ve yerli olan Kürtlere düşmanlık yapıyorlar.

Milli diye diye Türkiye’nin vatandaşları olan aydınları, sol ve demokratik çevreleri, Alevileri, kadınları eziyorlar, işkencelere tabi tutup zindanlara dolduruyorlar. Aynısını 12 Eylül darbesinde faşist generaller de yapmıştı.

Düşünün 600 binden fazla insan gözaltına alınmış, işkence görmüş. On binlerce insan yurtdışına kaçmış. Zindanlar tıka basa doldurulmuş. Halbuki yabancı bir güç Türkiye’yi işgal etse bu kadar insana işkence yapmaya ve hapse atmaya cesaret etmez. Türkiye’de iktidardaki millicilerin gücü ancak kendi vatandaşlarına yetiyor.

Türkiye ağır bir kriz içinde. Kriz giderek derinleşecek. Bu hükümetin halka vereceği bir şeyi kalmamıştır. Bu sorunların kaynağı durumundadır.

Ayrıca zaten yirmi yıldır iktidarda. Sorun AKP ve MHP belasından Türkiye nasıl kurutulacak?

Hükümet kendiliğinden gitmez. Zaten halkı ve muhalefeti tehdit edip duruyorlar.

Burada asıl görev demokratik güçlere, muhalif olduğunu söyleyen güçlere düşüyor. Güçlü bir demokratik program etrafında buluşarak ve güçleri ortaklaştırarak, yaşamın bütün alanlarında mücadeleyi yükselterek sürece dahil olmak gerekiyor.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.