Almanya’da adalet yok

Çetin Gültekin

Çetin Gültekin

  • Hanau’da 2 yıl önce bugün 9 kişi Tobias Rathjen isimli ırkçı tarafından katledildi. Katille ilgili soruşturma kapatıldı, sorumlulardan hesap sorulmadı. Ailelerin acısı tazeliğini koruyor. 
  • Katliamda kardeşi Gökhan’ı kaybeden Çetin Gültekin, “Almanya’da adalet yok. Bize kurbanlık muamelesi yapılıyor. Sorumlular hesap verecek” derken; Ferhat’ın annesi Serpil Temiz Unvar, “Baştan başlamaya cesaret edin. Tüm ırkçı saldırıları aydınlatın” dedi. 

FEHMİ KATAR/BERLİN

Almanya’nın Hanau kentinde 9 kişinin ölümüyle sonuçlanan ırkçı katliamın bugün 2. yıl dönümü. Başta Hanau olmak üzere Almanya genelinde onlarca merkezde, katliamda yaşamını yitirenler için tören ve çeşitli etkinlikler düzenlenecek. 

Hanau’da 19 Şubat 2020’de ırkçı Tobias Rathjen tarafından kafe, büfenin de aralarında bulunduğu çok sayıda noktaya düzenlenen saldırıda; Ferhat Unvar, Gökhan Gültekin, Hamza Kurtović, Said Nesar Hashemi, Vili Viorel Păun, Mercedes Kierpacz, Sedat Gürbüz, Fatih Saraçoğlu und Kaloyan Velkov katledildi. Saldırıyı gerçekleştiren 43 yaşındaki ırkçı ve 72 yaşındaki annesi evlerinde ölü bulundu. Federal Savcılık Aralık 2021’de saldırıyla ilgili “başka kişilerin suç ortağı, azmettirici olduğuna dair yeterli delil yok” iddiasıyla takipsizlik kararı verdi. Karara tepki gösteren aileler, Rathjen’in ırkçı görüşleriyle tanınan babasının katliamdaki rolünün araştırılmasını istiyor. Emniyetin ve savcılığın da katliamın önlenmesi ve aydınlatılmasındaki rolünü oynamadığını belirterek, dava açmaya hazırlanıyor. Irkçı saldırıda kardeşi Gökhan Gültekin’i kaybeden Çetin Gültekin, “Katliamda sorumluluğu olan bütün güçlerin de açığa çıkarılmasını istiyoruz“ dedi. Katliamın aydınlatılması, sorumluların yargılanması için mücadele eden 19 Şubat Hanau İnisiyatifi’nin yönetiliğini de yapan Gültekin ile iki yıl boyunca yaşananları, üzerindeki sis perdesi hala kalkmamış olan katliamla ilgili soruşturmayı ve ailelerin beklenti ile taleplerini konuştuk. 

Federal Başsavcılık, katil intihar ettiği ve başka suç ortağı olmadığı gerekçesiyle soruşturmayı kapattı. Aileler bu durumu nasıl karşılıyor? 

Savcılık sadece katliamda katil Tobias Rathjen’den başka rolü olan, yardım eden birinin olup olmadığını araştırıyordu. İkinci kişi etkisine rastlanmadığı belirtilerek dava kapatıldı. Emniyet, savcılık gibi kurumların yaşadığı eksiklikler ise soruşturulmadı. Mesela Arena Bar’da acil çıkış kapasının kapalı olması, polisin acil arama numarasına ulaşılamaması, polislerin katliamdan sonra ailelere yaklaşımı bunların hiçbiri soruşturulmadı. Bunları biz şimdi Hessen Eyalet Meclisinde büyük mücadeleler sonucunda açtırdığımız Araştırma Komisyonunda sorguluyoruz. Ancak bu süreç uzun sürecek, 2024-2025’e kadar sürebilir. 

Yani bundan sonra herhangi bir mahkeme süreci olmayacak değil mi? 

Evet, bundan sonra bir mahkeme süreci olmayacak. Çünkü savcılığın verdiği karara göre; katliamı yapan kişi intihar ettiği ve başkaca da bir suç ortağı olmadığı için mahkemeye çıkartılacak kimse yok. Bunu tabi ki kabullenmiyoruz. Evet katliamı yapan kişi intihar etti ama bu katliamın oluşmasında Alman hükümetinin ve kurumlarının eksiklikleri göz ardı edilemez. Sorumluların hesap vermesine dair bir umudumuz olmasa da, Hessen Eyalet Meclisi’ndeki bu komisyonda ısrar ettik. Çünkü katliamda sorumluluğu olanların kamuoyu tarafından da bilinmesini istiyoruz. 

Açıklamalarınızda altını çizdiğiniz, katilin ırkçı fikirlere sahip babası hakkında da mı dava açılmayacak?

Ona dava açtık ve bu davadan baba sadece 5 bin 400 Euro para cezası aldı. Ama bu cezayı ırkçı söylemlerinden dolayı ya da ailelere hakaretinden dolayı değil, hakime mahkeme günü yaptığı ağır hakaretten dolayı aldı. Hakime hanıma hakaret etmeseydi, hiçbir ceza almadan elini kolunu sallayarak çıkacaktı. Katilin babası 25 tane dilekçe yazmış ve biz ailelerin de öldürülmesini istiyor. Yani kardeşimin katledilmesi yetmiyor bizim de öldürülmemizi istiyor. Ama mahkeme salonundan eline kolunu sallayarak çıktı ve o dava da kapandı. Yani sonuç olarak şu an devam eden hiçbir hukuki süreç yok.  

 Peki katliam üzerindeki sis perdesi aralanda mı? Siz sorularınıza yanıt alabildiniz mi iki yıl içerisinde?

 Katliam henüz aydınlatılmadı, cevap bekleyen, soruşturulması beklenen birçok konu var. Mesela polislerin acil arama telefonuna neden ulaşılamadı, katilin psikolojik durumu ve ırkçı profili bilinmesine rağmen neden silah ruhsatı verildi.  Polisler kurban ailelerine çok kötü davrandı. Buna rağmen Hessen hükümet yetkilisi çıkıp ‘polis çok harika bir iş çıkardı’ diyebilir. Bir yetkilinin böyle bir konuşma yapabilmesi için katliamın bütün yönleri ile açıklığa kavuşturulması lazım. Yine bizim çabalarımız sonucu Hessen Eyalet Meclisi’ndeki Araştırma Komisyonu kuruldu. 

Yapacağınız anma etkinliklerinde “adalet” vurgusu da öne çıkacak. Aileler için ne olursa adalet yerine gelmiş olacak? 

Almanya tarihinde Solingen, Möln gibi ırkçı saldırılar da var. Orada tam olarak neler yaşandığını, kurbanların yakınlarının neler hissettiğini ancak Hanau yaşandıktan sonra, başımıza gelince anladık. Öncelikle şunu anladık; bizim için Almanya’da adalet yok. Almanya kendine ‘hukuk devleti’ diyor ama benim gözümde Kuzey Kore’den farkı yok. Bize dedikleri şu; ‘Sizi öldüreceğiz ama siz konuşmayacaksınız. Kurbanlık koyun bekleyeceksiniz, kasap hangi koyunu isterse onu seçip kesecek.” Yani bize kurbanlık muamelesi yapılıyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. Sorumlular kimlerse çıkıp hesap verecekler.  

Ailelerin öncelikli beklenti ve talepleri neler?

Biz ilk olarak NSU davalarında Thüringen eyaletinin uyguladığı programı Hessen eyalet hükümetine sunduk. Katliamda eksiklikleri olan bütün kurumların ve idarecilerinin eksikliklerini kabul etmeleri ve özür dilemelerini istiyoruz. Hessen eyaletinden katledilenlerin yakınları için bir yardım fonu oluşturulmasını istedik. Bu talebimizde istediğimiz gibi olmasada bir sonuca vardık. Hessen eyaletinde kurbanların yakınları için bir fon açıldı. İki yıllık mücadele sonucunda ailelere toplam 1 milyon euro yardım yapılması kararlaştırıldı. Katledilenlerin ailelerine 100 bin euro ödenecek, geri kalan da yaralılar arasında paylaşılacak. 

Katledilen yakınlarımız için bir anıt yapılmasını istedik. Anıt hazır, ancak nereye konulacağı konusunda henüz tartışma sürüyor. Aileler, Markplatz’a belediye ise otobüs garına yerleştirmek istiyoruz. Yer kesinleşseydi yıl dönümünde açılışını yapmak istiyorduk. 

Sonuç olarak bizim 4 temel konumuz var. Adalet için yardım fonunun eksikleriyle de olsa hayata geçirilmesini sağladık. Kayıplarımızın unutulmaması için anıt yapılmasını sağladık. Katliamın bütün yönleri ile açıklığa kavuşturulması için araştırma komisyonunun kurulmasına da sağladık. Umudumuz bu araştırma komisyonu yoluyla sorumluların hesap vermesidir. 

Tabi şunun altını da özellikle çizmek gerekiyor: Hiçbir adım kendiliğinden atılmıyor. Bir sonuca varılıyorsa bunda ailelerin ve bizi destekleyenlerin çabasının büyük rolü var. 

Devlet yetkililerine, Hessen eyalet hükümetine açık mesajınız nedir?

 Politik olarak yaptırımlar olmazsa, sorumlular hesap vermezse ve ırkçılıkla mücadele konusunda net adımlar atılmazsa, yarın başka bir yerde aynı katliam olacak. Devletin artık bu ikircikli yaklaşımı son verip bütün vatandaşlarına eşit yaklaşmasını talep ediyoruz. Halen sanki Hanau’da 9 insan öldürülmemiş de 9 ağaç sökülmüş gibi bir yaklaşım var. Böyle yaklaşılmasının tek sebebi bu insanların göçmen kökenli olmasıdır. Bu konuda özelikle Yeşiller bizi büyük hayal kırıklığına uğrattı. Ortağı CDU ile hükümette kalmak için CDU’nun bütün ırkçı kararlarına iştirak ediyor. Verdiği sözlerden hiçbirini yerine getirmiyor. Bize devamlı olarak değersiz olduğumuzu hissettiriyorlar. ‘Biz adım atmayacağız, Nazileri durdurmak için bir şey yapmayacağız’ deseler, biz de kendi önlemlerimizi alırız.  

 

Hala cevap bekliyoruz

Serpil Temiz Unvar

Katliamda oğlu Ferhat’ı kaybeden Serpil Temiz Unvar, kamuoyuna yazdığı açık mektupla seslendi: “Aradan 2 yıl geçti ve hala cevap bekliyoruz.” Ailelerin büyük çabası sonucu Hessen eyalet parlamentosunda soruşturma komisyonu kurulduğuna vurgu yapan Unvar, “Şimdi küçük bir ihtimal, eksikliklerin, hataların kabul edilme olasılığı var. Bu ise -eğer olacaksa- son 2 yıldır yas tutmak yerine her gün savaşıyoruz olmamız sayesindedir” dedi. “Adalet yoksa, daha iyi bir gelecek olmayacak” diyerek hükümete seslenen Unvar, son 30 yılın ırkçı saldırılarının aydınlatılması gerektiğini belirterek şu mesajı verdi: “Irkçı saldırıların aydınlatılması için verdiğimiz mücadeleyi destekleyin. Tüm kurbanların yakınlarını ve ailelerini dinleyin. Baştan başlamaya cesaret edin. Sizden öncekilerin aksine kurbanları ve hayatta kalanları aşırı sağcılığa karşı koruyun.”  

 

Onlarca merkezde anılacaklar

Katliamın ikinci yılı nedeniyle bugün Hanau başta olmak üzere onlarca merkezde tören ve etkinlikler düzenlenecek. Hanau’da saat 11.00’de yapılacak tören 80 kişiyle sınırlandırıldı. Törene ailelerin yanı sıra Alman Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser, Hessen Başbakanı Volker Bouffier de katılacak. Saat 16.00’da Markplatz’da kitlesel bir protesto organize edilecek. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.