Bu zihniyeti sandığa gömeceğiz

• Mor Dayanışma’nın kurucularından Yeşil Sol Parti İstanbul 2. Bölge milletvekili adayı Nilay Kuş, “Kadına yönelik şiddetin, kadın cinayetlerinin önünü açan bir zihniyet var karşımızda. Bu iktidarı 14 Mayıs’ta sandığa gömeceğiz. Yaşamlarımız, haklarımız ve güvenliğimiz için bunu yapmak zorundayız” diyor.

ERDOĞAN ALAYUMAT/İSTANBUL

Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilleri seçimlerine sayılı günler kaldı. Seçim meydanları gittikçe ısınırken, sokaklarda en fazla kadınların sesi duyuluyor.

İstanbul’un her ilçesinde de kadınlar kendi rengi ve kendi sözüyle seçim çalışmalarını örgütlüyor. Kentteki seçim stantlarından seçim irtibat bürolarına kadar neredeyse tüm seçim çalışmalarına kadınlar öncülük ediyor. Öncelikli talepleri ise; kadın cinayetlerinin durdurulması ve İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmesi. Kürt nüfusunun yoğun olduğu ilçelerde ise annelerin öncelikli talebi barış.

Yeşil Sol Parti’nin Bağcılar ilçesinde kurulan seçim standı karşılaştığımız 65 yaşındaki Sebiha Bozan, 40 yıl önce Bitlis’in Tatvan ilçesinden ekonomik sebeplerden kaynaklı İstanbul’a göç etmek zorunda kalmış, 7 yıl sonra ise devlet köylerini yakmış. Eşi inşaat işçisi olan Bozan’ın kendisi de ev emekçisi. Erdoğan’ın “Barışın yolu Diyarbakır’dan geçer” sözünü hatırlatan Sebiha Ana, “Erdoğan Kürtlerin dostu değil. Erdoğan öncesinde cinayetler faili meçhul bırakılırdı, şimdi faili belli ama cezasızlık politikası uygulanıyor” diyor.

Açlık ve yoksulluk getirdi

“Türkiye halkları açlığın pençesinde yaşıyor. Ama onlar hırsızlık yapıp yandaşlarını kollayarak, kendi zenginlerini yarattılar” diyen Sebiha Ana şöyle devam ediyor: “Bir kilo soğan 30 TL olmuşsa bu ülkede artık yaşam kalmamıştır. Bu ülkenin gençleri, doktorları ve mühendisleri yüzünü Avrupa’ya döndü. Bu halka bir gelecek verilmedi ve mülteci olmaya mecbur bırakıldı.”

Yeşil Sol ışık kaynağımız

HDP hakkında açılan kapatma davasıyla Kürt halkının seçeneksiz bırakılmak istendiğini belirten Sebiha Ana’nın kazanılacağına inancı tam: “Yeşil Sol Parti bizim için ışık kaynağı oldu. Tüm baskı politikalarına karşı seçimleri kazanacağına inancımız tam. Seçimlerden tek talebimiz barış. Halkın uyanması tek beklentimiz. Yeşil Sol Parti’nin güçlü bir çıkış yaparak güçlü bir meclis gurubuyla Türkiye halklarını temsil edeceğine inanıyorum.”

Kadınlar eşitlik istiyor

İstanbul’un en kozmopolit ilçelerinden biri olan Şişli’de Yeşil Sol Parti standında konuştuğum Ayşe Aksoy ise bu seçimin kadınların çok önemli olduğunun altını çiziyor. “Kadın katliamlarının, kadına dönük şiddet ve tecavüzlerin arttığı hatta önünün açıldığı bir dönemde seçimler biz kadınlar için çok önemli. Talebimiz eşit hak, eşit söz sahibi olmak ve eşit temsiliyet” diyor.

Varlık yokluk seçimi

Emekli Öğretmen Fatma Öztürk ise, “Bu iktidar eliyle kadınlar toplumdan tamamen dışlanıyor. Bu seçim, kadın varlığının, yaşamının korunması açısından çok önemli. Tercihim, kadın kimliğini tanıyan, demokratik, kadın özgürlükçü ve ekolojik yaşamı destekleyen Yeşil Sol Parti’den yana olacak” diye belirtiyor.

Gelecek güvencesi

Yeşil Sol Parti Şişli İlçe Eşsözcüsü İlknur Akgül Ardıç da seçim çalışmalarının tüm hızıyla devam ettiğini belirterek, “Savunduğumuz tüm değerler etrafında bir araya gelip bir güç oluşturduk. Bu durum halk içinde de destek gördü. Ülkede iktidara karşı bir yılgınlık ve bıkmışlık var. İnsanlar artık geleceğinin güvende olmasını istiyor” dedi.

Tek adama son vereceğiz

Şişli’deki seçim standında yer alanlardan kadınlardan birisi de aynı zamanda tekstil işçisi olan Yeşil Sol Parti Tekirdağ milletvekili adayı Gülşen Daşdöğen. Kadınların önceliğinin tek adam rejimine son vermek olduğunu söyleyen Daşdöğen ekliyor: “İktidar kadınların ne giyeceğine, yiyeceğine, nasıl yaşayacağına, kaç çocuk doğuracağına kadar karar vermek istiyor. Artık yeter. Seçimlerde Yeşil Sol Parti çatısı altında en yüksek kadın temsiliyetini sağlayacağız.”

Karşımızda karanlık bir ittifak var

İstanbul 2. Bölge milletvekili adayı Nilay Kuş ise seçimin kaderini kadınlar ve İstanbul’un belirleyeceğini söylüyor. Hem AKP öncesi hem de AKP iktidarı ile birlikte giderek yoğunlaşan kadın kazanımlarına karşı yıllardır direndiklerini belirten Kuş, “Onlar saldırdıkça sokakları, meydanları dolduruyoruz. Karşımızda çok karanlık bir ittifak var. AKP-MHP iktidar blokunun politikalarını zaten biliyoruz. Bunlara HÜDA-PAR ve Yeniden Refah Partisi de dahil oldu. Bu tabloya bakınca ne kadar karanlık bir ittifakla karşı karşıya olduğumuz net bir şekilde görülüyor” dedi.

Yaşamımız, hakkımız ve güvenliğimiz için

İstanbul Sözleşmesi’ni kaldıran, 6284 sayılı yasaya düşman bir zihniyete karşı mücadele ettiklerini söyleyen Kuş, “Kadına yönelik şiddetin, kadın cinayetlerinin önünü açan, kadın katillerini cezalandırmayan aksine ödüllendiren bir politika var karşımızda. Bu iktidar cephesinin kazanması halinde zaten kısıtlanmış ve daraltılmış yaşamlarımız daha da kötüleşecek ve nefes alamaz hale geleceğiz. Bu yüzden bu iktidarı 14 Mayıs’ta sandığa gömeceğiz. Kendi yaşamlarımız, haklarımız ve güvenliğimiz için bunu yapmak zorundayız” dedi.