Harpagos ve ihaneti…

Dosya Haberleri —

Harpagos

Harpagos

  • Heredot’a göre M.Ö 625 ile 585 yılları arasında bölgede yaklaşık 40 yıl Kyaxenes öncülüğünde bir Med hakimiyeti söz konusudur. Ninova’nın alınmasıyla, Babil dışında kalan bütün Asurlular üzerinde bir egemenlik kurulmuştur. Kyaxenes’in bu etkili önderliği 40 yıl sürmüş ve ölümü üzerine, krallığı oğlu Astyages devralmıştır. Harpagos’un bilinen ihaneti de işte bu  kral Astyages döneminde gerçekleşmiştir.
  • Harpagos’un oğlu Astyages’in yanına varınca, kralın emriyle boğazlatılıp parçalandı. Çocuğun başı, elleri ve ayakları bir sepete konuldu, gövdesi ise pişirilip baharatlanarak yemek haline getirildi. Yemek vakti tüm konuklar ile birlikte Harpagos’un önüne de pişirilmiş etler konuldu. Tüm konukların önünde koyun eti, Harpagos’un önünde ise oğlunun vücudundan pişirilmiş etler duruyordu.

CÜNEYT MERCAN

Bilinen Kürt tarihinde Enkidu’yu saymazsak, ihanetle özdeşleşen en önemli figür olarak Harpagos ismi karşımıza çıkıyor. Farklı isimlerin de öncesinde veya sonrasında, aynı düzeyde olmazsa bile benzer ihanetleri sergilemiş olması olasıdır. Yakın tarihe bakıldığında Binbaşı Kasım, Cemile Çeto, Rayber, Şahin Dönmez vb. isimleri ihanetleriyle öne çıkan kişilikler olarak hatırlıyoruz. Kapsamlı bir Kürt tarih araştırması yapıldığında, kuşkusuz farklı ihanet paratiklerinin yanı sıra madalyonun diğer yüzünü oluşturan kahraman ve direnişçi kişiliklerde gün yüzüne çıkartılmış olacaktır. Tarih, bu açıdan da öğreticilik rolünü eşsiz bir şekilde oynamaya devam etmektedir. Yeterki tarih ve sosyoloji bağını koparmayalım.

Harpagos hakkındaki en ayrıntılı bilgiye tarihin babası olarak nitelendirilen Heredot’un kaleme aldığı tarih kitabında rastlıyoruz. M.Ö. 490 yılında dünyaya geldiği ifade edilir. Heredot’un doğduğu Halikarnasos’un gözde ailelerinden birine mensup olduğu söylenir. Eğitimli, gezmeye, öğrenmeye meraklı biridir. Büyük keşif yolculuklarına Somos’tan çıktığı, Karadeniz bölgesine dolaştığı ve ardından pers makamlarının sağladığı kolaylıklardan da yararlanarak, bu imparatorluğun birçok yerini, Lydia, Media, İran, Mısır, Fenekeyi gezdiği belirtilir. Tüm bu yerlerde, halkın ağzından anlatılanları dinler, ileri gelen kişilerle konuşur, resmi yazı ve tabletleri inceler, bilginlerle bir araya gelir. Edindiği bütün bilgileri, gezdiği yerlerin gelenek, görenek ve inançlarıyla birlikte etkileyici bir şekilde kaleme alır. İşte bu yolculuğun Med durağında rastlıyoruz Harpagos anlatısına. Aktardıklarının ne kadarı bire bir yaşanmıştır, ne kadarı efsanedir araştırmaya, tartışmaya değer. Ancak üzerinde hemfikir olunan bir gerçeklik vardır ki o da Harpagos’un ihanetidir. Madem Heredot’tan bahsettik Heredeot anlatısı üzerinden irdelemeye çalışalım.

Bir rüya ve sonrası

Heredot’a göre M.Ö 625 ile 585 yılları arasında yaklaşık 40 yıl Kyaxenes öncülüğünde bölgelede bir Med hakimiyeti söz konusudur. Ninova'nın alınmasıyla, Babil dışında kalan bütün Asurlular üzerinde bir egemenlik kurulmuştur. Kyaxeres’in bu etkili önderliği 40 yıl sürmüş ve ölümü üzerine, krallığı oğlu Astyages devralmıştır. Harpagos’un bilinen ihaneti de işte bu kral Astyages döneminde gerçekleşmiştir. Heredot'tan aktarmaya devam edelim.

Astyages’in bir kızı oldu, Mandane adını verdi. Rüyasında kızının işediğini gördü. O kadar çoktu ki bütün kenti, sonra baştan başa bütün Asya’yı sel götürüyordu. Rüya yorumlamakla usta falcılar bu rüyayı bütün ayrıntılarına kadar, yüreğine korku salacak kadar açıklama yanlışlığını işlediler. Mandane, erkeği tanıma çağına geldiği zaman onu kendisine layık bir Medya’lı ile evlendirmedi babası. Zira görmüş olduğu rüyanın korkusu içinden çıkamamıştı. Kambtses adında bir persliye verdi. Hem iyi bir soydandı, hem de uysal yaradılışlıydı. Kral, bu persliyi, orta tabaka bir Medyalıdan bile daha aşağı görüyordu.

Oğlan çocuğu doğdu

Mandane, Kambyses’in çatısı altında yaşıyordu. Evliliğin birinci yılında Astyapes, bir rüya daha gördü. Kızın döl yatağından bir asma görüyordu. Asma’nın çubukları, bütün Asya’nın üstünü kaplıyordu. Bu rüyadan sonra, rüya yorumcularının sözüne uyarak, kızını doğum yapacağı zaman Perslerin yanından alıp kendi yanına getirtti ve sıkıca gözaltına aldı. Doğacak çocuğu öldürmek istiyordu. Çünkü rüya yorma sanatında ustalaşmış falcılar, bu kızdan doğacak oğlanın kendi yerini alacağını söylemişlerdi. Oğlan çocuğu doğdu. Kyros adı verildi. Astyages, Kynos doğar doğmaz, aynı zamanda akrabası da olan komutamlarından Harpagos’u çağırttı. Med’lerin içinde kendisine en bağlı olan ve en güvendiği isim Harpagos’tu. Kızından doğan ve öz be öz torun olan Kyros adlı bebeği Harpagos’a teslim edip öldürmesini kesin bir dille emretti. Bu emrin yerine getirilmemesini kendisini tehlikeye atacağını, o nedenle gereğinin tereddütsüzce yapılması gerektiğini net bir şekilde ifade etti. Harpagos, emri aldığını ve eksiksiz olarak yerine getireceği belirterek bebekle birlikte oradan ayrıldı.